Doktorsitesi.com

OLUMSUZ DUYGULAR BİRER SİNYALDİR

Uzm. Kl. Psk. Emine Özdemir
Uzm. Kl. Psk. Emine Özdemir
6 Mayıs 2019188 görüntülenme
Randevu Al
OLUMSUZ DUYGULAR BİRER SİNYALDİR

Günlük hayatta yaşadığımız birçok duygu vardır. Sevgi, mutluluk, üzüntü, korku, öfke, kaygı vb. Bu duygulardan bazıları yaşamak istediğimiz pozitif olarak değerlendirilen duygular iken, bazıları da yaşanmak istenmeyen duygulardır. Aslında yaşadığımız tüm duygular deneyimlerimizin bir parçasıdır. Üzüntü olmadan neşe, öfke olmadan sakinlik ve korku olmadan cesaret duygularını yaşayamayız. 

Olumsuz olarak değerlendirdiğimiz birçok duygu vücudun ihtiyaçlarının sinyalleridir. Açlık hissi nasıl bizi yemek yemeye sevk ediyor ve bu ihtiyacı gidermeye yöneltiyorsa, olumsuz duygular da karşılanamayan bir ihtiyacın varlığını ve bu ihtiyacın giderilmesi için çaba gösterilmesi gerektiğini belirtir.

Kaygı, gelecekte olabilecek olası risklere karşı dikkatli olmamızı ve risklerle ilgili önlem almamızı sağlar. Eğer kaygı olmasaydı, karşılaşabileceğimiz risklerle ilgili herhangi bir tedbir almazdık. Sınav kaygısı olmayan bir öğrencinin ders çalışma konusunda çaba göstermediği veya gelecek kaygısı taşımayan cırcır böceğinin kış için hazırlık yapmadığı gibi. Kaygı bizi tedbir almaya yönelten önemli bir duygudur.

Kalp kırıklığı, kalbimizde daralma, sıkışma ve büyük bir acı hissi şeklinde yaşanır. Öyle büyük bir acı ki bu, kalp krizi ile benzer özellikleri gösteren ağır bir acıdır. Böyle bir durumda acının hafiflemesini veya yok olmasını isteriz ama zihnimiz bunu istemez. Zihnimiz, acıyı aklımızda tutmamızı ve kimin, neyin bu acıya sebep olduğunu hatırlamamızı ister. Aklımız bunu ister çünkü bizi korumaya çalışır. Yaşadığımız deneyim ne kadar acı verici olursa, aklımız unutmamamız için o kadar çaba sarf eder. Kalp kırıklığı da bu misyonu üstlenen bir duygudur.

Üzüntü, acı ve / veya kayıplara verilen sağlıklı duygusal tepkidir. Hayatımızda acı veren bir şeyin olduğunun göstergesidir. Bu herhangi bir kayıp da olabilir, duygusal yaralanma da. Üzüntü, kişinin kendine ve başkalarına karşı özenli ve şefkatli davranılması gerektiğini fark ettirir ve normal yaşantıya dönmeyi kolaylaştırır. Üzüntü, yakınlarımızın şefkatine ve desteğine ihtiyaç duyduğumuza dair bir sinyaldir. “Ben üzgünüm, desteğe ihtiyacım var. Benim yanımda olun” mesajıdır.   

Korku, beynimiz bir tehdit algıladığında, tehlikeye odaklanmak ve tehlikeden kaçmak için vücudun ihtiyaç duyduğu enerjiyi vücuda sağlar. Maymunlarda yapılan bir araştırmada korkuya yol açan hormon işlevsiz hale getirildiğinde maymunda korku duygusu ortadan kalktığı için maymun aslanın karşısına çıkıyor. Kendini koruma veya tehlikeden uzaklaşma gibi herhangi bir davranışa yönelmiyor. Bu örnek bize korku duygusunun, hayatta kalmamız ve kendimizi tehlikeden korumamız için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Pişmanlık, yaptığımız hatalardan ders almak, daha akılcı davranmak ve oluşan hasarı tamir etmek için bizi harekete geçme konusunda motive eden bir duygudur. Pişmanlık duygusu olmasa insan, hatasını telafi etmeye yönelik herhangi bir eyleme geçmez. Ancak, durumu değiştirmek için yapılabilecek hiçbir şey olmadığında pişmanlık yaşamak ve bu duygu içinde sıkışıp kalmak hem akla, hem vücuda zarar verebilir.

Hayal kırıklığı, çevremizdeki kişilerden, işimizden veya kendimizden beklediğimiz şeyleri göremediğimizde yaşadığımız bir duygudur. Örneğin hastalandığımızda en yakın arkadaşımız bizi aramadığında hayal kırıklığı yaşarız. Hayal kırıklığı, ne istediğimizi, neleri ümit ettiğimizi, beklentilerimizin neler olduğunu, nelerden hoşlanmadığımızı ve beklentilerimizin gerçekçi olup olmadığını fark etmemizi sağlayan bir duygudur. Neyi istediğimizi fark ettirdiği için de ihtiyacımız olanı isteyebilme sonucunu ortaya çıkarır.

Suçluluk, kişisel bir bedeli olsa da bizi olumlu davranmaya, çevremizdekilere özellikle suçluluk hissettiğimiz kişilere karşı daha paylaşımcı, daha şefkatli olmaya, davranışlarımızda daha dikkatli olmaya ve hatamızı onarıcı davranışlar yapmaya yönelten bir duygudur.   

Öfke, haksızlığa uğradığımızda, bize yönelen sözel veya fiziksel bir saldırıda kendimizi korumamız için gerekli olan bir duygudur. Eğer haksızlığa uğradığımızda öfkelenmezsek haklarımızı koruyamayız. Bazen de öfke, karşılanamayan ihtiyaçlarımızın varlığını gösteren bir sinyaldir. Örneğin kendimizi yetersiz, değersiz hissettiğimizde veya fiziksel veya duygusal ihtiyaçlarımızı gideremediğimizde gerginlik hissederiz. Bu gerginlik devam ettiğinde öfkeye yol açar. Öfke hissettiğimizde, hangi ihtiyacımızın giderilmemiş olduğuna odaklanmamız ve doyurulmamış ihtiyacımızı gidermeye çalışmaya çalışmamız önemlidir.

Özetle; yaşamak istemesek de her duygunun yerine getirdiği bir görev vardır. Bu görev, bazen yaşadığımız bir eksikliğin, bazen giderilmesi gereken bir ihtiyacın varlığını fark ettirmektir. Sağlıklı yaşandığı sürece, hiçbir duygu zararlı değildir. Zararlı olan şey, duyguların amacı dışında veya aşırı yoğun yaşanmasıdır. Amacı dışında veya kontrol edilemeyen düzeyde yaşandığında bir uzmandan destek almak tüm duyguların sağlıklı bir şekilde yaşanmasına yardımcı olacaktır. Duyguları sağlıklı yaşamak, psikolojik ve bedensel sağlığımız için oldukça önemlidir ve ihmal edilmeye gelmez.

Etiketler

KorkuÖfkeÜzüntüPişmanlıkSuçlulukKaygıhayal kırıklığı

Yazar Hakkında

Uzm. Kl. Psk. Emine Özdemir

Uzm. Kl. Psk. Emine Özdemir

2001 yılında Çukurova Üniversitesi  Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’nden mezun oldu.
2017 yılında Mersin Toros Üniversitesi Psikoloji Yüksek Lisans Programını bitirdi.
2022 yılında İstanbul Rumeli Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programını tamamladı.
2012 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Aile Danışmanlığı Sertifika programını tamamladı. Yine
aynı sene Prof.Dr.Şahin KESİCİ'den oyun terapisi eğitimi aldı.
2014 yılında 'Çözüm Var Sorun Yok' isimli ilk kitabı yayınlandı.
2015 yılında ise 'Suçlamayın Yol Gösterin' isimli ikinci kitabı okurlarıyla buluştu.
2015 yılında Bilişsel Davranışçı Terapi Derneğİ'nin kurucusu ve yöneticisi Prof.Dr.Hakan
TÜRKÇAPAR'dan BDT Psikoterapi Kuramsal Eğitimi aldı.
2015 yılında Girne Amerikan Üniversitesi'den Doç.Dr. Linda FRAIM'den Çözüm Odaklı  Psikolojik
Danışmanlık Eğitimi aldı.
2015 yılında Doğu Akdeniz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç.Dr.Fatih BAYRAKTAR'dan 'Zorbalık'
konusunda eğitim aldı.
2016 yılında Çukurova Üniversitesi rektör yardımcılığı ve PDR Anabilim Dalı Başkanlığı yapmış olan
Prof.Dr.Banu İNANÇ danışmanlığında 'Duygu Yönetimi' Grup terapisi ve yarı deneysel araştırma
projesini tamamladı.
2021 yılında Rasyonel Terapi Enstitüsü tarafından American Psychological Association (APA) ve YÖK
Onaylı “Akılcı Duygucu Davranışçı Terapi Eğitimi”ni aldı.
2021'de Türk PDR Derneği'nin düzenlediği “Resim Yorumlama ve Projektif Çizim Testleri Eğitimi”ni
tamamladı.
2022'de Davranış Bilimleri Enstitüsü'nün düzenlediği “EMDR 1. Düzey Eğitimi”ni tamamladı.
 Prof. Dr. Doğan ŞAHİN tarafından verilen “Dinamik Psikoterapi Temel Eğitimi”ni bitirdi.
 Klinik Psikolojide, “Başa Çıkma Stratejilerinin Cinsiyet Açısından İncelenmesi” konusunda bitirme
projesi hazırladı.
Prof. Dr. Taşkın YILDIRIM tarafından verilen “Dinamik Yönelimli Kısa Yoğun Acil Psikoterapi Eğitimi”ne
katıldı.
İstanbul Psikanaliz Derneği'nin düzenlediği ve Psikanalist Maurice CORCOS ve Talat Parman'ın
konuşmacı olduğu "Ergen ve Bedeni" konulu eğitim programına katıldı.
Doç.Dr. İlim FIRAT' tarafından verilen "Freudçu Düş Yorumu" eğitimine katıldı.
İstanbul Psikanaliz Derneği tarafından düzenlenen "Psikanalitik Kuramda Bilinçdışı Süreçler ve İşleyişi"
konulu eğitime katıldı.
Moxo Dikkat Testi Uygulayıcı eğitimini tamamladı.

2022&r

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.