Gizli Yas: Kaybın Adı Yoksa Yas Nasıl Tutulur?


1. Gizli Yas Nedir?
Gizli yas, bireyin yaşadığı kaybın sosyal olarak kabul edilmediği ya da yas tutma hakkının tanınmadığı durumlardır. Bu kayıplar şunlar olabilir:
- Gizli bir ilişki sona erdiğinde yaşanan kayıp
- Evcil hayvan ölümü (bazı çevrelerde küçümsenir)
- Düşük, kürtaj veya infertilite deneyimleri
- Ruh sağlığı nedeniyle yaşanan iş kayıpları
- Hayatta olan ancak kaybedilmiş hissedilen ebeveynler
- Göç, taşınma veya kimlik kayıpları
2. Neden Gizli Kalır?
Toplumun bazı kayıpları “gerçek kayıp” olarak görmemesi, bireyin yasını dile getirmesini engeller. Bu da kişinin yalnız hissetmesine, duygularını bastırmasına ve süreci sağlıklı yaşayamamasına neden olur.
3. Gizli Yasın Belirtileri
- Yoğun ve açıklanamayan hüzün
- İçsel suçluluk veya utanç
- Toplumdan uzaklaşma
- Uyku ve yeme bozuklukları
- Bastırılmış öfke ve sık sık ağlama nöbetleri
4. Terapötik Süreçte Ele Alınması
Gizli yas, ifade edilemeyen bir duygusal yük oluşturur. Terapist bu süreçte:
- Danışanın kaybını tanımlamasına yardımcı olur
- Kaybın anlamını keşfetmesini sağlar
- Yasın meşrulaştırılması için güvenli bir alan sunar
- Anlatı terapisi ile kaybın hikâyesini yeniden yazma imkânı verir
- Yasın evrelerini (inkâr, öfke, pazarlık, depresyon, kabullenme) danışanla birlikte çalışır
5. Bireyin İçsel Süreci
Gizli yas yaşayan bireyler, kendilerini “aşırı hassas” ya da “abartan” biri gibi görebilir. Oysa bu yas, sosyal olarak görünmese bile psikolojik olarak gerçektir. Kişi önce kendi yasına şefkatle yaklaşmalı, ardından bunu anlatabileceği güvenli bağlar oluşturmalıdır.
6. Toplumsal Duyarsızlık ve Şifanın Önündeki Engeller
Toplumun yas sürecine gösterdiği sabırsızlık, bireyin iyileşmesini zorlaştırır. “Hâlâ atlatamadın mı?”, “Daha kötüleri var” gibi cümleler, gizli yası daha da derinleştirir. Bu noktada psikolojik destek, bireyin duygularını sahiplenmesine yardımcı olur.
Sonuç olarak, her kayıp görünür olmayabilir ama her yas gerçektir. Gizli yas, dile gelemediği için ağırlaşır. Psikoterapi bu sessiz yükü konuşulabilir hale getirerek bireye duygusal bir hafiflik sunar.
Hazırlayan: Uzman Psikolog Mustafa Cem Oğuz