Psikolojik açıdan uygunluk bireyin ait olduğu sosyal grubun konuşulmamış kurallarını veya davranışlarını takip etme eğilimini ifade eder. Araştırmacılar uzun zamandır insanların sosyal normlara ne derece uyduklarını veya isyan ettikleri ile ilgileniyorlar. Asch,bir grubun baskısının, grubun geri kalanının yanlış olduğunu bildiği zaman bile, insanların uyuşmasına nasıl yol açabileceğine bakmakla ilgiliydi.
Asch'in deneyleri, deneyde “içeride” bulunan kişilerin, çalışmanın gerçek, farkında olmayan konuları olanların yanında düzenli katılımcılar olduğunu iddia ediyordu. Deneyde bulunanlar, eylemlerinin gerçek deneysel katılımcılar üzerinde bir etkisi olup olmadığını görmek için belirli şekillerde davranacaktır. Her deneyde, bir "naif" öğrenci katılımcısı, deneyde "olan" diğer birkaç konfederatın bulunduğu bir odaya yerleştirildi. Naif deneklere "görüş testi" de katıldıkları söylenmiştir. Tümü, toplam 50 öğrencinin katılımcının Asch'ın deneysel koşullarının bir parçası olduğunu söyledi. Müttefiklere, hat görevi sunulduğunda cevaplarının ne olacağı anlatıldı. Ancak, naif katılımcı, diğer öğrencilerin gerçek katılımcılar olmadığına dair bir niyeti yoktu. Çizgi görevi sunulmasından sonra, her öğrenci hedef hattın hangi çizgiyle (A, B veya C) eşleştiğini sözel olarak duyurdu. Deney koşullarında 18 farklı deneme yapıldı ve konfederatlar 12 sorgusunda yanlış cevap verdi, Asch "kritik denemeler" olarak adlandırdı. Bu kritik denemelerin amacı, katılımcıların cevabını, gruptaki diğer kişilerin nasıl karşılık verdiğine uyum sağlamak için değiştirip değiştirmeyeceğini görmek olmuştur. Prosedürün ilk bölümünde, konfederatlar soruları doğru bir şekilde yanıtladı. Ancak, nihayetinde, deneyciler tarafından nasıl yönlendirildiklerine bağlı olarak yanlış cevaplar vermeye başladılar. Çalışmada ayrıca kontrol koşullarında 37 katılımcı yer almıştır. Bu, her bir katılımcının, sadece odadaki deneyciyle ve hiçbir konfederasyon grubuyla hat görevine yanıt vermesini içermiştir.
SONUÇLARI:
Uygunluk deneylerindeki katılımcıların yaklaşık yüzde 75'i en az bir kez grubun geri kalanı ile birlikte gitti. Denemeler birleştirildikten sonra, sonuçlar katılımcıların zamanın yaklaşık üçte biri kadar yanlış grup yanıtına uyduğunu gösterdi. Katılımcıların satırların uzunluğunu doğru bir şekilde ölçebilmelerini sağlamak için katılımcılardan doğru eşleşmeyi ayrı ayrı yazmaları istenmiştir. Bu sonuçlara göre, katılımcılar doğru kararın %98'ini seçerek doğru kararlarında çok doğruydular. Deneyler ayrıca, grupta bulunan insan sayısının uygunluğa dayandığı etkiyi inceledi. Sadece bir başka konfederasyon mevcut olduğunda, katılımcıların cevapları üzerinde neredeyse hiçbir etkisi yoktu. İki konfederasyonun varlığı sadece küçük bir etkiye sahipti. Üç ya da daha fazla konfederasyon ile görülen uygunluk seviyesi çok daha önemliydi. Asch ayrıca, konfederallerden birinin doğru cevabı verdiklerini, buna karşılık konfederasyonların geri kalanının yanlış cevabı dramatik olarak azaltılmış bir uyum sağladığını buldu. Bu durumda, katılımcıların sadece% 5 ila% 10'u grubun geri kalanıyla uyumludur. Daha sonraki çalışmalar da bu bulguyu desteklemiş, sosyal destek almanın uyum ile mücadelede önemli bir araç olduğunu öne sürmektedir.
Denemeler sonucunda, katılımcılara neden grubun geri kalanı ile birlikte gittikleri soruldu. Çoğu durumda, öğrenciler grubun geri kalanının yanlış olduğunu bilseler de, alay konusu olma riskini almak istemediklerini belirtmişlerdir. Katılımcılardan birkaçı, grubun diğer üyelerinin cevaplarında doğru olduğuna inanmışlardır. Bu sonuçlar, uyumluluğun hem uyuma ihtiyacı hem de diğer insanların daha akıllı veya daha iyi bilgilendirildiğine dair bir inançtan etkilenebileceğini göstermektedir. Asch'in deneylerinde görülen uygunluk seviyesi göz önüne alındığında, uyaranın daha muğlak veya yargılanması daha zor olduğu gerçek yaşam koşullarında uyum daha da güçlenebilir.
Asch uygunluk deneyleri, psikolojinin tarihinin en ünlüleri arasındadır ve uygunluk ve grup davranışı üzerine zengin bir ek araştırma esin kaynağı olmuştur. Bu araştırma, insanların nasıl,niçin ve ne zaman uydukları ve sosyal baskının davranış üzerindeki etkilerine dair önemli bilgiler sağlamıştır.
-STAJYER PSİKOLOG RABİA USTABAŞ