Doktorsitesi.com

Aşkın Beyinde Yarattığı Etkiler

Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz
Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz
1 Ekim 202543 görüntülenme
Randevu Al
Aşk, yüzyıllardır şairlerin dizelerine, sanatçıların tablolarına ve insanların hayallerine konu olmuştur. Ancak aşk yalnızca romantik bir duygu değil, aynı zamanda beyinde gerçekleşen kimyasal bir süreçtir. Bilim insanları, aşkın beynimizde nasıl izler bıraktığını araştırdıkça, bu güçlü duygunun aslında oldukça biyolojik temellere dayandığını ortaya koymuştur.
Aşkın Beyinde Yarattığı Etkiler

Aşkın Kimyası: Hormonlar ve Nörotransmiterler

1. Dopamin: Haz ve Motivasyon
Aşık olduğumuzda beyinde dopamin salınımı artar. Bu nörotransmiter, mutluluk ve ödül
duygusuyla ilişkilidir. Sevgiliden gelen bir mesajın bile insanda büyük heyecan
yaratmasının sebebi dopamindir.

2. Oksitosin: Bağlanma Hormonu
Fiziksel temas sırasında salgılanan oksitosin, ilişkilerde güveni ve bağlılığı güçlendirir. Bu
nedenle oksitosine “sevgi hormonu” da denir.

3. Serotonin: Obsesif Düşünceler
Aşık bireylerde serotonin seviyesinin düştüğü görülür. Bu durum, kişinin sürekli sevdiğini
düşünmesine ve takıntılı gibi görünmesine yol açabilir.

4. Adrenalin ve Noradrenalin: Heyecan ve Çarpıntı
Aşkın ilk dönemlerinde kalbin hızla çarpması, ellerin terlemesi veya heyecanlanma gibi
tepkiler, adrenalin sayesinde ortaya çıkar.

Aşkın Beyinde Yarattığı Değişimler
Odaklanma artar: Kişi sevdiğine yoğun şekilde odaklanır.
Ödül sistemi aktive olur: Aşk, bağımlılık yapan maddelerin beyni etkilediği bölgeyi uyarır.
Empati yükselir: Sevilen kişinin mutluluğu ve üzüntüsü daha yoğun hissedilir.

Stres azalır: Güven ve bağlılık arttıkça kortizol (stres hormonu) düşer.

Bilim Ne Diyor?

Nörobilim araştırmalarına göre aşk, beynin hem duygusal bölgelerini (amigdala,
hipokampus) hem de ödül merkezlerini (ventral tegmental alan, nucleus accumbens)
etkiler. Bu nedenle aşk hem yoğun duygular hem de güçlü bir motivasyon kaynağı olarak
deneyimlenir.

Sonuç
Aşk, yalnızca kalpte hissedilen bir duygu değil, aynı zamanda beyinde gerçekleşen
biyokimyasal bir fırtınadır. Dopaminin heyecanı, oksitosinin bağlılığı, serotoninin yoğun
düşünceleri ve adrenalinin yarattığı kalp çarpıntıları... Hepsi bir araya geldiğinde aşk,
insan yaşamının en güçlü deneyimlerinden biri haline gelir.
Aşkın beyne etkileri bilimsel olarak açıklanabilir, ama onun insan ruhuna kattığı derinlik
hâlâ eşsizdir.

Yazar Hakkında

Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz

Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz

Mustafa Cem Oğuz 29/08/1983  tarihinde Ankara'da doğdu. İlkokul – Orta ve   Lise eğitimlerini Ankarada tamamladı. Psikoloji bilimininden aldığı ilhamla  ruh sağlığını korumak ve iyileştirmek amacı ile yola çıkan  Mustafa Cem Oğuz  Rusya Fedarasyonunda Psikoloji ve Pedagoji Çift anadal  bölümünden mezun olmuştur.Türkiyede Pedagoji diplomalı nadir pedagoglardandır. Sonrasında gene Rusya Fedarasyonunda Genel psikoloji alanında Yüksek Lisansını tamamlamıştır.  Ankara'da yaşamaktadır.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.