İki dil ile büyümek avantaj mı ? yoksa dezavantaj mı ?

Bu yazıda Bilingual (İki Dilli) olmak üzerine yapılan çalışmalar ele alınmış. İki dile sahip olarak büyümenin olumlu ve olumsuz yönleri ele alınmıştır. Buna ek olarak birden fazla dile sahip olmanın fmri görüntüleri üzerindeki değişimi de incelenmiştir.

İki dil ile büyümek avantaj mı ? yoksa dezavantaj mı ?

İki Dillilik (Bilingual) Beyne Olan Etkisi

Son yüzyılda gerçekleşen teknolojik gelişmeler ile ticaret, iletişim ve kültür yapılarında değişiklikler meydana gelmiştir. İnsanlar, eskiden sadece komşusu ve yakın çevresi ile iletişim kurabiliyorken bu teknolojik gelişmeler sayesinde kendisinden binlerce kilometre ötedeki insanlarla iletişim kurabilir hale gelmiştir. Peki, bu sadece teknoloji sayesinde mi gerçekleşmekte ? Tamamen teknolojiye bu rolü atfetmek haksızlık olur. Teknolojik gelişmeler dışında iletişimin en temel ögesi olan dil ve kullanımında da değişiklikler meydana gelmiştir. Örnek olarak bilimsel dil olmasında karar kılınan İngilizce gösterilebilir. Ana dili İngilizce olmamasına rağmen milyonlarca insan İngilizce öğreniyor. Ebeveynler de bu gerekliliğin farkına varıp çocuklarına erken yaşta ikinci hatta üçüncü bir dil öğretme arayışı içerisine giriyorlar. Peki iki dil çocuklarımıza yararlı mı ?

Öncelikle “dil”in ne olduğu ile başlayalım. Dil öğrenimi ve bilişsel beceriler birbirine paralel ilerlemektedir. 1 aylık bebeğin kitap okuması beklenemeyeceği üzere, yaşla beraber bireyler dil becerileri edinirler. İlginç olan nokta ise; her bir birey dünyaya geldiği anda, dünyada kullanılan bütün dilleri konuşabilecek beceriye sahiptir ama büyüdüğü çevrede kullanılan dil ve model aldığı kişilerin kullandığı dile göre, bireyin dil becerisi ve o dile göre gırtlak, ağız yapısı o dille olumlanır. Diğer dillere olan becerisindense ana dilin gerektirdiği konuşma becerisine sahip olur. Bireyin çevresinde Fransızca konuşuluyorsa ve maruz kaldığı bütün iletişim kanalları Fransızca ise bu birey Fransızca konuşacaktır. Yani, ana dili Fransızca olacaktır. Kulağa avantajlı gelse de bu durum her zaman böyle midir? Bundan önce daha iyi anlaşılması için beyni modelleyelim. Bu modelde insan beyni bir bilgisayar olsun. Bildiğiniz üzere bilgisayarlar, girdi ve çıktıların bütünüdür. Bu beyne uyarlanırsa; uyaran adı verilen ses, ışık gibi kaynaklar insan beynini şekillendirir. Girdi, burada bireyin çevresinde konuşulan dilin zenginliği ve bireyle kurulmaya çalışılan iletişim miktarıdır. Çıktı ise bireyin dil gelişimidir. Genelleyecek olunursa bir birey ne kadar doğru miktarda uyarana maruz kalırsa bilişsel becerisi de o denli gelişecektir.

Beyindeki durum; çift dillilerin ve tek dillilerin beyin aktivitesi karşılaştırıldığında O.Potzl’ın araştırmasına göre (1930) şu sonuçlar ortaya çıkmıştır;

İki dilliler konuşurken dil becerisi ile ilgili olan beynin sol yarımküresinde aktivite artmıştır ama içten seslenme biçimlerinde de tek dillilerin sol yarımküresinde de aynı artış gözlemlenmiştir (Lingualego,2014).

Beynin Temporal (alt) bölgesinde ise iki dilli bireylerde daha çok aktivite gözlemlenmiştir (Lingualego,2014).

Bu iki dilli bireyler de kendi içlerinde ikiye ayrılmaktadır,

1.Kendiliğinden iki dilli olan (dünyaya geldiklerinde iki dilli olan bireyler).

2.Erken evre iki dilli olanlar yani çevreden ya da eğitimle iki dil edinen bireyler.

3.Geç evre iki dilli olanlar yani sonradan başka bir ülkeye göç eden bireyler.

Bu 3 tip dil öğreniminin birbirinden farklı sonuçları vardır. Dil öğrenimi iki dillilik ve tek dillilik olarak ikiye ayrıldığı bilinse de iki dillilik de kendi içinde ayrılmaktadır ve bu da iki dilliliğin avantajlarını etkilemektedir. Yazının devamında 3. tip olan “geç evre iki dilli bireyler” hakkında bilgi verilecektir.

Evreleri daha iyi görebilmek adına Konuşma ve Dil Bilimleri Profesörü Patricia Kuhl bir deney düzenlemiştir. Deneyde beyindeki boz madde gözlemlenmiştir. Boz maddenin gözlemlenme nedeni ise beyin içi iletimden sorumlu olan aksonların bir araya gelmesinden dolayıdır. DTI tekniği ile bu gözlem gerçekleştirilmiştir (Karabulut,2018).

FA (sol) ve RD (sağ) ile yakın ilişkideki bölgeler: Kırmızı renk, konuşmayla ilgili alanları; sarı renk, dinleme ili ilişkili alanları göstermektedir.

DTI testinde gönderilen moleküller su damlacığı gibidir ve beyne dağılır. Bu dağılım incelenirken sağlıklı bir beyinde boz madde (FA) bir tarafa akım ve (RD) diğer tarafa akım referans alınır (Karabulut,2018).

İki dillilerde daha fazla FA akışı ile birlikte daha düşük RD akışı gözlemlenmiştir. Bu şekilde değerlendirildiğinde iki dillilik dezavantajlı gibi gözükse de aslında gerçek böyle değildir. Dinleme ve konuşma sırasında harcanan zaman karşılaştırıldığında iki dilliler daha az zaman harcamaktadır (Karabulut,2018).

Bu çalışmaya katılan bireyler yakından incelendiğinde, iki dilli olarak seçilen bireylerin göçmen olduğu fark edilmiştir. Tek dilli bireyler ise göçmen değillerdir. Bu da sonuç olarak beyin gelişiminde tek kıstasın ya da tek belirleyici faktörün dil olmadığı konusunda bir işarettir. Kalıtım ve çevre de aynı zamanda dil gelişiminde etkilidir (Karabulut, 2018).

Yazının başında da belirtildiği üzere, yeteri kadar doğru uyarana maruz kalmak bile dil gelişimini etkilemektedir. Buna bir diğer ek gelişme olarak iki dilli çocukların tek dilli çocuklar ile karşılaştırıldığında; bir nesneyi kapsayan daha çok kelimeye sahip olması onların bilişsel becerisini arttırmaktadır (Konuk, 2012).

Demans, sinir sisteminde sinir iletiminden sorumlu olan sistemdeki fonksiyon kaybıdır. Çevresel etkenler ayrı tutulursa, çoğunlukla Demans’ın nedeni Alzheimer hastalığıdır. Bilişsel beceri ile yani iki dillilik ile Demans’ın önüne geçilebilmesi ile ilgili Magali Perquin bir araştırma yapmıştır. Çalışmada, iki dil bilen ve ikiden daha fazla dil bilen insanların bilişsel becerisi incelenmiştir ve ikiden daha fazla dil bilen bireyler beyin ve biliş sağlığı açısından öne geçmişlerdir (Konuk,2012).

Tüm sonuçlar göz önüne alındığında birden fazla dil kullanan bireylerin biliş, konuşma ve öğrenme açısından farkı vardır. Buradan varılacak olan sonuç iki dilliliğin bireyleri tamamen bilişsel olarak koruduğu ve onları öne geçirdiği demek değildir. Kohl’un çalışmasında görüleceği üzere sosyodemografik yapı bile kişilerin biliş becerileri üzerinde etkilidir. Bu etkiye bir diğer örnek ise Fransaya göç etmiş bireylerin çocuklarının hem anadilini öğrenememesi hem de ikinci dili yeterli düzeyde öğrenememesi gibi sonuçlar ortaya çıkmıştır. Bu sonuçların başlıca nedeni de sosyodemografik faktörlerdir (Gürbüz,2017). Commin’s (2014) yarı dillilik kuramı da bu durumu kanıtlar niteliktedir. Yani ikinci dil öğrenimi birinci dilin iyi öğrenilmesine bağlıdır. Sonuç olarak iki dilliliğin bilişsel beceri üzerindeki etkisi görülse de iki dilliliğin özellikle avantajı kültür ve ekonomide görülmektedir. Birden fazla dil bilen kişilerin daha fazla kültürle karşılaşması ve kelime haznesinin daha çok gelişmesinden ve ticari kaygılardan ötürü ebeveynler bu yüzyılın devamında da birden fazla dil öğrenimine önem vermeye devam edecektir. İki dil bilmenin sadece avantajı yoktur, aynı zamanda doğru planlanmayan eğitim ve sosyodemografik etkenler nedeniyle yarı dillilik gibi sorunlar ortaya da çıkabilmektedir.

Yazımı okuduğunuz için sizlere teşekkür ederim.

-Özgü Akgün

Kaynaklar

Angela Grant (2018) The Bilingual Brain: Why One Size Doesn’t Fit All  https://knowingneurons.com/2018/07/25/the-bilingual-brain/ adresinden alındı.

Aydın, C. (2010), Fransa‟da Yaşayan Türk Çocuklarının Anadil Eğitimi Eksikliklerinden Kaynaklanan Başlıca Sorunları Ve Çözüm Önerileri, Iıı. Uluslararası Dünya Dili Sempozyumu.

Bayındır Sağlık Grubu. (n.d.). Demans ve Alzheimer. Retrieved from https://www.bayindirhastanesi.com.tr/blog/demans-ve-alzheimer-217

Cummins, J. (2014). L‟éducation Bilingue : Qu‟avons-Nous Appris De Cinquante Ans De Recherche? Dans Isabelle Nocus, Jacques Vernaudon Et Mirose Paia (Dir.). « L‟école Plurilingue En Outre-Mer », Presses Universitaires De Rennes.

GURBUZ, O. (4). Fransa'da yaşayan iki dilli Türk göçmen çocukların Trükçeye karşı tutumları ve Fransa'daki ana dil eğitim politikaları. Sobider, 354-378.

Karabulut, Ş. (2018, 11 25). Bilingual Beyin: İki Dilli Olmak Avantaj Mı, Dezavantaj Mı?  nöroblog: http://noroblog.net/2018/11/25/bilingual-beyin-iki-dilli-olmak-avantaj-mi-dezavantaj-mi/adresinden alındı.

Khul, P. K. (n.d.). Institute for Learning & Brain Sciences: http://ilabs.uw.edu/institute-faculty/bio/i-labs-patricia-k-kuhl-phd adresinden alındı.

Konuk, E. (2013, 03 16). İki Dillilik / Çok Dillilik Ve Beyin Gelişimi III. Retrieved from Davranış Bilimleri Enstitüsü: https://www.dbe.com.tr/Kurumsal/tr/iki-dillilikcok-dillilik-ve-beyin-gelisimi-iii/

 

Bu makale 19 Aralık 2022 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Psk. Özge Akgün

Psikolog Özge Akgün. Çankaya Üniversitesi Psikoloji %100 İngilizce Bölümünü Onur Öğrencisi olarak bitirerek Psikolog unvanı almaya hak kazanmıştır. Lisans eğitimi süresince insan hayatına dokunmadan, insan ile çalışılamayacağına inandığı için gönüllü bir şekilde çeşitli derneklerde görev almıştır. Bunlar; Türk Psikologlar Derneği Kadın ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Öğrenci Komisyonu Ekip Sorumluluğu (6 ay) Genç Psikologlar Meclisi Psi’us Fikiryum Dergi Yazarlığı, Toplum Gönüllüleri Vakfı ile yürütülen Eğitimde Fırsat Eşitsizliği Projesi kapsamında mentörlük ve çok sayıda dernek üyeliği ile devam etmiştir. Aynı zamanda Prof.Dr. Ertuğrul Köroğlu’nun kurmuş olduğu Boylam Psikiyatri Hastanesi’nde Psikiyatri ve Amatem kısmında 5 hafta süren Klinik Görüşme, Psikopatolojik belirti tanıma, mesleki beceri kazandırma eğitimlerine katılıp psiki ...

Psk. Özge Akgün
Psk. Özge Akgün
Ankara - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube