Doktorsitesi.com

Danışanda Terapiste Yönelen Duygular: Aktarımın Farklı Yüzleri

Psk. Mustafa Cem Oğuz
Psk. Mustafa Cem Oğuz
25 Temmuz 202588 görüntülenme
Randevu Al
Terapötik süreçte danışan, yalnızca mevcut yaşantılarını değil; geçmişteki ilişkisel deneyimlerini, duygusal kalıplarını ve bilinçdışı beklentilerini de seans odasına taşır. Bu aktarım, çoğu zaman terapiste yönelen duygular aracılığıyla görünür hale gelir. Aktarım, danışanın geçmişteki önemli figürlerle olan ilişkilerinden kaynaklanan duygu ve düşünceleri terapiste yansıtmasıdır. Terapist, bu yansımaları anlamlandırarak hem süreci derinleştirir hem de danışana içgörü kazandırır.
Danışanda Terapiste Yönelen Duygular: Aktarımın Farklı Yüzleri

Aktarımın Farklı Yüzleri

1. İdealize Edilmiş Aktarım: Danışan terapisti kusursuz bir figür olarak görür; çoğu zaman ebeveyn ya da kurtarıcı rolüne yerleştirir.
2. Düşmanca Aktarım: Danışan, terapisti eleştiren, test eden ya da düşmanca duygular yönelten bir pozisyona koyar.
3. Cinsel/Aşk Aktarımı: Terapiste karşı romantik ya da cinsel duygular beslenebilir. Bu durum çoğu zaman derin görülme ihtiyacından kaynaklanır.
4. Bakımveren Aktarımı: Terapist, danışanın gözünde koruyan, destekleyen ama aynı zamanda hayal kırıklığı yaratabilecek ebeveyn figürüdür.
5. Güvensiz Aktarım: Danışan, terapiste şüpheyle yaklaşır, samimiyetine inanmaz, reddedilmekten korkar.

Terapistin Rolü

- Aktarımı tanımak ama hemen müdahale etmemek
- Danışanın duygularını yargılamadan tutmak ve işlemek
- Kendi karşı aktarımını gözlemleyerek süreci sağlıklı yönetmek
- Aktarımı zaman içinde görünür kılmak: 'Bu duyguyu daha önce biriyle yaşamış mıydın?' gibi yansıtmalı sorularla çalışmak
- Danışanın duygularını kişiselleştirmeden, terapötik materyal olarak ele almak

Aktarımın Terapötik Gücü

Aktarım, yalnızca zorluk yaratan bir süreç değil; aynı zamanda iyileşmenin merkezidir. Danışan, geçmişte çözümleyemediği ilişkisel yaraları terapistle kurduğu güvenli bağ içinde yeniden deneyimleme fırsatı bulur. Bu tekrarlar, geçmişin izlerini dönüştürme potansiyeli taşır.

Sonuç

Terapiste yönelen duygular, çoğu zaman danışanın içsel dünyasının aynasıdır. Aktarımı fark etmek, görünür kılmak ve duygusal olarak tutabilmek; terapinin en derin şifalandırıcı alanlarından biridir. Çünkü bazen terapist, geçmişte duyulamamış bir çocuğun sesini duyan ilk kişidir.

Hazırlayan: Uzman Psikolog Mustafa Cem Oğuz

Yazar Hakkında

Psk. Mustafa Cem Oğuz

Psk. Mustafa Cem Oğuz

Mustafa Cem Oğuz, 1983 yılında Ankara’da doğmuştur. Psikoloji alanındaki eğitimini tamamlayarak Türkiye’de pedagojik diplomaya sahip nadir uzmanlardan biri olmuştur. Genel psikoloji alanında yüksek lisans yapmış, eğitim sürecinde okul, huzurevi ve hastane gibi farklı kurumlarda stajlar gerçekleştirmiştir.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.