Evlilik, iki bireyin hem kendi bireysel alanını koruyup hem de karşıdaki birey ile yakın ilişki de bulunabilmesi sürecine bireylerin dahil olmasıdır. Bu süreç bağlamında birçok faktör dahil olmaktadır. Özellikle evlilik çatışmaları, en rahatsız edici problemler silsilesinden birisidir. Her evlilikte birtakım problemler yaşanır ancak kimi zaman bu problemler yumağı, çiftleri derin bir hayal kırıklığına sürüklemekle birlikte evliliğin devamını sorgulamaya kadar varabilir. Oysa bu olumsuz gidiş içerisinde kaybolmaktansa sürece sağlıklı müdahalede bulunmak mümkündür. Çiftler, bunu bazen kendi çabalarıyla problem çözme becerileri geliştirerek başarabilseler de çoğu zaman dışarıdan profesyonel bir göz yardımı gerekmekte ve Evlilik ve Aile Terapisine ihtiyaç duyulmaktadır.
İçerisinde anlamlandırdığımız aile dinamiği her çiftte farklı değerlendirilmekte ve yansıtılmaktadır. Öncelikle evlilik sürecinde bireyler, yaşanan durumları, olayları kendi bireysel penceresinde yorumlamakta ve anlamlandırmaktadır. Bireylerin önce kendisini net bir şekilde anlamak, keşfetmek, benlik bütünlüğünü oluşturması gerekmekle birlikte karşısındaki bireyi de etkili bir şekilde dinleyip, anlayarak yorumlaması lazımdır. Ancak ne yazık ki hiçbir evlilik mükemmel uyum şeklinde ilerleyemiyor. Evlilik; kendini anlamak, eşini anlamak, tartışmayı doğru anlamlandırmak, problem çözmek ve farklılıkları kabul edebilmek gibi bazı beceriler gerektirir. Bazen, ister istemez yetiştiğimiz ailedeki dinamikleri kendi kurduğumuz aileye aktarabilmekteyiz. Etkili olmayan, olumsuz davranış kalıpları hatta kendimize yapıldığında eleştirdiğimiz tutumlar bir bakmışız evliliğimizi şekillendirir hale gelebilir. Ya da yaşamın getirdiği güçlükler mutlu bir evlilik sürmeyi zorlaştırabilir.
Evlilik ve Aile terapisi ile, aile dinamiği içerisindeki bireylerin öncelikle eşlerin birbirleri ile olan iletişimini sağlıklı hale getirmek hedeflenir. Problem çözme becerileri ile ilişkiyi yeniden yapılandırma sürecine yardım edilir. Süreç içerisinde eşlerin birbirlerinin, birey oluşlarına saygı duyması ve kabul etmesi üzerinde durulur.
Eşler arasında süregelen sorun alanları, tartışmaların yoğunlaştığı, kısır döngüye girdiği belli başlı konular olabilir. Evlilik terapisinde amaç; eşlerin bu konuları konuşabilir hale gelmesi ve farklı açılardan bakarak çözüm bulabilmeleri sürecine eşlik etmektir. Terapi süreci zor sorunlarla mücadele ederken bile eşlerin ilerleme rotası içinde olmalarını sağlar ve ilişkinin çıkmaza girmesini engelleme konusunda yardımcı olur.
Terapi Süreci ve Uygulama
Evlilik ve Aile Terapisinde, ailenin terapiye başvurma nedeni ne olursa olsun, öncelikle ilişkileri ve aile dinamiği tüm yönleri ile ele alınır. Bazen görünen sebep asıl sebep olmamakla birlikte farkındalık ile sorunun kökenine inilebilir. Her aile bireyi için sorunun ne ifade ettiği, bireysel olarak nasıl anlamlandırdığı önemlidir. Çözüm, öneriler ve terapiden beklentiler nelerdir her birey için konuşulur. Evlilik içerinde gelişen iletişim tarzları, oluşan koalisyonlar, üçgenleşmeler, aile örüntüsü ve aile haritası gibi birçok yapı derinlemesine incelenir. Sürece bireylerin etkin bir şekilde dahil olması amacı ile çeşitli testler, uygulamalar ve ödevler verilir. Bireylerin istekli oluşu ile birlikte de kalıcı değişimler yakalamak daha da kolaylaşacaktır.
Terapinin süresi yaşanan problemin türüne, yoğunluğuna ve kişilerin katılımı ile değişim hızına göre değişiklik gösterebilir. Görüşme sayıları, gelişmelere göre belirlenmektedir. Görüşme aralıkları, seanslarda ele alınan konuların yaşama geçmesine fırsat tanıyacak kadar uzun ama eski alışkanlıkların sürmesine izin vermeyecek kadar da kısa zaman diliminde olmasına dikkat edilir.
Eğer evlilik probleminiz varsa bir çift terapisine baş vurun!
Evlilik terapisine başlamak kolay değildir. Evlilik gibi oldukça özel bir yaşamın sorunlarını, tanımadığı bir kişiyle paylaşmak çoğu insan için zordur ve problemlerin bir terapistin önünde tartışılması düşüncesi hoşa gitmeyebilir. Çiftler kendi başlarına sorun çözmeye çalışıp da başarısız oldukları ve konuşmalar çoğunlukla çözüm getirmeyen kavgalara dönüştüğü için terapi sürecinde de bunun yaşanmasından korkulur. Oysa terapi sürecinde, üçüncü bir kişi olarak terapistin karşısında, sorunlar tartışılsa bile kavganın şiddetlenmesi olası değildir, çünkü terapist duruma müdahale eder ve uygun yönlendirmelerle çiftler giderek problem çözücü konuşmayı ve etkili iletişim ilkelerini öğrenirler. Etkili konuşabilmeyi ve problem çözücü tartışabilmeyi öğrendikleri için iletişimde kendi başlarına iken yaşanan tıkanmalar olmaz ve başta zor olsa bile giderek ilerleme yaşanır. Aile içerisinde bireylerin birbirleri ile değil de birlikte 'sorun' ile mücadele edebilmelerine olanak tanınır. İşbirliği içerisinde aile, terapist bir yolculuğa çıkmış gibi düşünülebilir.