MANİK DEPRESYON

MANİK DEPRESYON

“ Sizlerin de zaman zaman ortada hiçbir sebep yokken çok yorgun, mutsuz, çökkün hissettiğiniz süreçler oldu mu? Peki kısa bir zaman sonra anlaşılmaz biçimde aslında ihtiyacınız olmadığı halde yüklü harcamalarda bulunduğunuz oldu mu? Bu süreçte madde ve alkol kullanımına yöneldiğiniz veya kullanımınızda artış fark ettiğiniz oldu mu? Bazen aşırı olarak tanımlanabilecek şekilde mutlu ve enerjik, bazen de mutsuz ve umutsuz hisseder misiniz? Gelin Manik depresyonu birlikte tanıyalım.”

                  Bipolar bozukluk, iki farklı hastalık dönemiyle karakterize, ilerleyen iki uçlu bir ruhsal bozukluktur, aynı zamanda aşırı çoşkunluk ve depresyon dönemlerinde aşırı çökkünlük şeklinde kendini gösteren ve duygu hali, enerji, düşünce ve davranışlarda ciddi dalgalanmalara neden olan bir rahatsızlıktır. bu hastalarının ruh hallerinde gündelik hayatı çok etkileyecek şekilde iniş çıkışlar, değişimler olduğu gözlemlenebilir. Ancak bipolar bozukluk yaşayan kişilerde bu iniş ve çıkışlar daha ağır geçmekteyle birlikte kişinin ailesiyle ve arkadaşlarıyla geçirdiği zaman ve bulunduğu ilişkilerini, iş hayatını , okul performansını, maddi durumunu olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

           Manik depresyonda görülen bazı başlıca semptomlar aşağıda sıralanmıştır:

• Özgüven düzeyinde artış ve kendini olduğundan çok daha büyük görme
• Sürekli para harcama (Çok fazla alışveriş yapmak, gereksiz şeyler almak gibi. )
• Gerçek olmayan inanışlara sahip olması ve inanması
• Uyku ihtiyacında belirgin azalma hatta uyku gerekliliğini inkar etme, fazla ya da az uyumak
• Odaklanmada güçlük yaşama
• Alkol ve madde kullanımında artış
• Keyif veren veya riskli olan davranışlara karşı dürtüsellik artışı , (  aşırı hızlı araba kullanmak aşırı güç isteyen şeyler yapmak gibi)
• Artmış enerji, etkinlikler ve yerinde duramama hali
• Konuşmasında hızlanma
• Aşırı neşeli olma hali
• Sabırsız olma hali
• Uygun olmayan davranışlarda artış göstermesi.
• Uyku problemleri

             Aile veya yakın arkadaşlarınız ile vakit geçirin, duygularınızı ifade edin, geçmişe takılı kalmayın, açık havada yürüyüş yapın ve temiz hava alın, gün ışığında uyumaya özen gösterin, haftalık planlar yapın, uzman doktorunuz tarafından ya da psikoterapisten yardım almaya geri durmayın.

             Atak dönemlerinde hasta eğer depresif bir dönemdeyse genellikle antidepresanlarla duygu – durum düzenleyici ilaç tedavisi yapılır. Manik dönemde ise eğer psikotik belirtiler eşlik ediyorsa antipsikotiklerden faydalanılabilir. Bipolar bozukluğa sahip hastalar bir süre sonra kendilerini iyi hissettikleri için ilaç kullanımını bırakmak isteyebilirler. Burada hasta yakınlarının, hastaya yaklaşımı oldukça önemlidir. Hastanın ilaç kullanımını destekleyici söylemlerde ve özellikle hastalığın atakları açısında aile yakınlarının farkındalığının yüksek olması oldukça önemlidir. Düzenli uyku ve egzersiz alışkanlıkları kişiyi hem fiziksel hem de ruhsal açıdan güçlendirirken belirli rutinlerin oluşturulması, özellikle bu tür psikiyatrik hastalıkların seyrini oldukça iyileştirir. Bipolar bozukluk tanısı almış kişilerin aynı saatlerde uyuyup uyanması, kahvaltı, öğle ve akşam yemeği öğünlerini her gün aynı saatte olacak şekilde planlaması, günün belirli saatlerinde belirli aktiviteleri yapmaya özen göstermesi tavsiye edilir.

                                                                                      Uzman Klinik Psikolog Damla Kankaya

                                                                                                           Yazan: Psikolog Arif Eren

MANİK DEPRESYON

“ Sizlerin de zaman zaman ortada hiçbir sebep yokken çok yorgun, mutsuz, çökkün hissettiğiniz süreçler oldu mu? Peki kısa bir zaman sonra anlaşılmaz biçimde aslında ihtiyacınız olmadığı halde yüklü harcamalarda bulunduğunuz oldu mu? Bu süreçte madde ve alkol kullanımına yöneldiğiniz veya kullanımınızda artış fark ettiğiniz oldu mu? Bazen aşırı olarak tanımlanabilecek şekilde mutlu ve enerjik, bazen de mutsuz ve umutsuz hisseder misiniz? Gelin Manik depresyonu birlikte tanıyalım.”

                  Bipolar bozukluk, iki farklı hastalık dönemiyle karakterize, ilerleyen iki uçlu bir ruhsal bozukluktur, aynı zamanda aşırı çoşkunluk ve depresyon dönemlerinde aşırı çökkünlük şeklinde kendini gösteren ve duygu hali, enerji, düşünce ve davranışlarda ciddi dalgalanmalara neden olan bir rahatsızlıktır. bu hastalarının ruh hallerinde gündelik hayatı çok etkileyecek şekilde iniş çıkışlar, değişimler olduğu gözlemlenebilir. Ancak bipolar bozukluk yaşayan kişilerde bu iniş ve çıkışlar daha ağır geçmekteyle birlikte kişinin ailesiyle ve arkadaşlarıyla geçirdiği zaman ve bulunduğu ilişkilerini, iş hayatını , okul performansını, maddi durumunu olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

           Manik depresyonda görülen bazı başlıca semptomlar aşağıda sıralanmıştır:

• Özgüven düzeyinde artış ve kendini olduğundan çok daha büyük görme
• Sürekli para harcama (Çok fazla alışveriş yapmak, gereksiz şeyler almak gibi. )
• Gerçek olmayan inanışlara sahip olması ve inanması
• Uyku ihtiyacında belirgin azalma hatta uyku gerekliliğini inkar etme, fazla ya da az uyumak
• Odaklanmada güçlük yaşama
• Alkol ve madde kullanımında artış
• Keyif veren veya riskli olan davranışlara karşı dürtüsellik artışı , (  aşırı hızlı araba kullanmak aşırı güç isteyen şeyler yapmak gibi)
• Artmış enerji, etkinlikler ve yerinde duramama hali
• Konuşmasında hızlanma
• Aşırı neşeli olma hali
• Sabırsız olma hali
• Uygun olmayan davranışlarda artış göstermesi.
• Uyku problemleri

             Aile veya yakın arkadaşlarınız ile vakit geçirin, duygularınızı ifade edin, geçmişe takılı kalmayın, açık havada yürüyüş yapın ve temiz hava alın, gün ışığında uyumaya özen gösterin, haftalık planlar yapın, uzman doktorunuz tarafından ya da psikoterapisten yardım almaya geri durmayın.

             Atak dönemlerinde hasta eğer depresif bir dönemdeyse genellikle antidepresanlarla duygu – durum düzenleyici ilaç tedavisi yapılır. Manik dönemde ise eğer psikotik belirtiler eşlik ediyorsa antipsikotiklerden faydalanılabilir. Bipolar bozukluğa sahip hastalar bir süre sonra kendilerini iyi hissettikleri için ilaç kullanımını bırakmak isteyebilirler. Burada hasta yakınlarının, hastaya yaklaşımı oldukça önemlidir. Hastanın ilaç kullanımını destekleyici söylemlerde ve özellikle hastalığın atakları açısında aile yakınlarının farkındalığının yüksek olması oldukça önemlidir. Düzenli uyku ve egzersiz alışkanlıkları kişiyi hem fiziksel hem de ruhsal açıdan güçlendirirken belirli rutinlerin oluşturulması, özellikle bu tür psikiyatrik hastalıkların seyrini oldukça iyileştirir. Bipolar bozukluk tanısı almış kişilerin aynı saatlerde uyuyup uyanması, kahvaltı, öğle ve akşam yemeği öğünlerini her gün aynı saatte olacak şekilde planlaması, günün belirli saatlerinde belirli aktiviteleri yapmaya özen göstermesi tavsiye edilir.

                                                                                      Uzman Klinik Psikolog Damla Kankaya

                                                                                                           Yazan: Psikolog Arif Eren