Bugün son zil tatil için çaldı. Karne bazı aileler için huzurlu bir tatilin kapısını aralarken maalesef bazı aileler için de aile içi şiddete ve hüzünlü sonlara neden olabilmektedir. İstenmeyen olayların yaşanmaması için bugün karnenin ve yaz tatilinin nasıl değerlendirilmesi gerektiği konusunda yazmak istedim.
Karne değerlendirmesi yaparken çocuğun kişilik gelişimine zarar vermeden, yüksek notlardan takdir ederek başlayıp, diğer notlarının düşük olmasının nedenleri araştırılmalıdır. Çocuğunuzun düşük notlarından dolayı yapacağınız amacını aşan eleştiriler, kıyaslamalar çocuğunuzla olan bağınızı daha da zayıflatarak çocuğunuza öz güvenini kaybettirebilir. Çocuğu karnesi ile cezalandırmak yerine hatalarından ders alabilmesi için ders ve tatil dengesini kurarak çocuğa rehberlik edilmelidir. Kırmak, kızmak, küsmek yerine yol gösterici olmak daha yararlı olacaktır. Hayatta notlardan daha önemli şeylerin olduğunu unutmadan bu süreçte öğrenciyi eğlendirerek eğitmek esas alınmalıdır. Tatilin eğlenceye de ders çalışmaya da yetecek kadar uzun olduğunu tekrar hatırlatmak isterim.
Karnesi iyi olan çocukların da pahalı oyuncak ve hediyelere boğulmaması gerekir. Notları iyi olan çocuklara ödüllendirme hep maddi şeylerle yapıldığı takdirde çocukta doyumsuzluk oluşacaktır. Çünkü bu yaklaşım çocukta değer bilmemek ve sabretmeyi öğrenememek olarak anne-babaların karşısına çıkacağı için ödüllendirmenin teşvik edici olması gerekiyor. Mesela karnende zayıf olmazsa ya da takdir alırsan seni desteklediğin takımın maçına götüreceğim, amcanların yanına tatile göndereceğim, yüzme kursuna yazdıracağım, bisiklet alacağım gibi teşvikle çocuğunuzu motive edebilirsiniz; ama çocuğunuz sizin söylediğinizi yerine getirirse sizin de mutlaka sözünüzü tutmanız gerekir.
Yaz tatilini nasıl değerlendirmek gerektiğine gelince genelde tatil deyince kuralların kalktığı, defterin kitabın bir kenara atıldığı, sınırların aşıldığı, uzun bir başı boşluk dönemi akla gelir. Öğrenciler neredeyse öğrendiklerini unutup, yeni eğitim-öğretim döneminde bilgilerinin üstüne koymaları gerekirken hiç öğrenmemiş gibi sil baştan öğrenmek zorunda kalarak, okula ve derslere adaptasyon sorunları yaşamaktalar. Öğrenciler öğrenmeyi okulla sınırlandırmamalı, tatili bir öğrenme, kişisel gelişim sürecinin en eğlenceli dönemlerinden biri olarak görmelidirler. Ailelerin en önemli görevlerinden biri de çocuklarının tatile olan bakış açılarını değiştirmelerine yardımcı olmaktır.. Aileler özellikle de çalışan anne-babalar çocuklarını kendi hallerine bırakmamalıdırlar.”Saldım çayıra Mevlam kayıra” anlayışı çocuklara da anne-babalara da telafisi mümkün olmayan zararlar verebilir. Yalnız kalan çocuk zamanının çoğunu bilgisayar, internet, cep telefonu, televizyon gibi sanal ortamlarda geçirmekte ve ekran bağımlılıkları oluşmaktadır. Çocuğunuz bu etkinlikleri sizin yanınızda yapsa dahi yaptıklarını mutlaka denetlemeli ve gerekli sınırlamaları yaparak tedbir almanızı öneririm. Tamamen yasaklama ise çözümden öte çözümsüzlüğün artmasını sağlayacaktır.
”Boş duranın ayağına şeytan takılır” derler. Ekranlar insanlardan daha masum değiller. Çocuğunuzu boş bırakarak ekranlara ve sanal yaşantılara hapsetmeyin. Çocuklarınızın ilgi, yetenek ve ihtiyaçlarına uygun hedefler koyup onları motive ederek sportif , sanatsal ve kültürel faaliyetlere yönlendirebilirsiniz.
Bireysel ve ailevi farklar, yaşadığınız şehir ve imkanlara göre yapılacak faaliyetler tabi ki farklılıklar gösterebilir. Müze,kütüphane,sinema ,konser gibi kültürel faaliyetlerden olabildiğince faydalanılmalıdır.Çocuğun yüzme,futbol,basketbol gibi sportif alanlara yöneltilmesi çocuğun enerjisini harcamasını,disipline olmasını ve diğer çocuklarla iletişime girip sosyalleşmesini artırarak takım ruhunu geliştirmesini sağlar.Müzik,resim,ebru gibi sanatsal alanlara yönlendirerek çocuğunuzun kendini keşfetmesine imkan tanıyabilirsiniz.
Tatil dönemleri aile fertlerinin bir araya toplandığı , kaliteli iletişimin kurulduğu, günlük hayatın koşuşturmasından uzak, aile bireylerinin birbirine daha kaliteli vakit ayırdığı , ortak etkinliklerin , oynanan oyunların ,eğlencenin, sevginin, muhabbet ve kaynaşmanın daha yoğun yaşandığı, gelmesini dört gözle beklediğimiz güzel günlerdir. Tekrar yaşanması için hayalini kuracağınız sağlıklı ve huzurlu bir tatil geçirmenizi dilerim.