İlişkide Yaşanan Sorunlar Karşısında Doğru Terapi Seçimi Üzerine Bir Yol Haritası İlişkilerde sorunlar yaşamak kaçınılmazdır; ancak bazen bu sorunlar, başa çıkılamayacak kadar karmaşık ve zorlayıcı hale gelebilir. Özellikle partnerinizin madde kullanımı, kumar bağımlılığı ya da öfke sorunları gibi ciddi problemler yaşaması, hem bireysel olarak sizin hem de ilişkinizin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Bu tür durumlarda, destek almak için terapiye başvurmayı düşünmek büyük bir adımdır. Ancak hangi tür terapiye ihtiyacınız olduğuna karar vermek, bir başka zorlu süreç olabilir. Bu yazıda, çift terapisi ile bireysel terapinin farklarını ve hangi durumlarda hangi tür terapinin daha faydalı olabileceğini ele alarak size bir yol haritası sunacağız.

19 Kasım 2024

1. Bireysel Terapi Nedir ve Hangi Durumlarda Tercih Edilir?

Bireysel terapi, kişinin kendi duygu, düşünce ve davranışlarını keşfetmesi ve anlaması amacıyla bire bir bir terapistle çalıştığı bir süreçtir. Bu süreçte, kişinin yaşadığı zorluklar, stres, kaygı, depresyon ya da travmalar ele alınır ve bunlarla başa çıkma stratejileri geliştirilir. Eğer partnerinizin sorunlarından kaynaklanan olumsuz etkiler sizin ruh sağlığınızı ciddi biçimde etkiliyorsa, bireysel terapiye başlamak iyi bir seçenek olabilir.

Bireysel terapi şu durumlarda etkili olabilir:

Kendinizi tükenmiş hissediyorsanız: Partnerinizin madde kullanımı ya da öfke problemleri, sizin duygusal sağlığınızı ciddi şekilde etkileyebilir. Bu tür durumlarda, bireysel terapi kendinize odaklanmanıza ve sağlıklı sınırlar belirlemenize yardımcı olabilir.
Kendi duygularınızı anlamakta zorlanıyorsanız: Partnerinizin bağımlılığı ya da sorunları, kendinizle ve duygularınızla olan ilişkinizi bozabilir. Terapi, bu karmaşık duyguları çözümlemenizi sağlar.
Kendi başınıza iyileşmek istiyorsanız: Eşiniz değişmeye hazır olmayabilir veya terapiyi kabul etmeyebilir. Bu tür durumlarda bireysel terapi, kişisel dayanıklılığınızı artırma ve kendinizi yeniden inşa etme fırsatı sunar (Kottler, 2011).

Bireysel terapinin en büyük avantajı, tamamen size odaklanmasıdır. Kendi duygusal iyilik halinizle ilgilenmek ve bu süreçte yalnızca kendinizi desteklemek, uzun vadede ilişkinize de olumlu yansıyabilir. Araştırmalar, bireysel terapi sürecinde sağlıklı sınır koyma ve kendini anlama becerilerini geliştiren bireylerin, ilişkilerinde daha sağlıklı ve dengeli bir yaklaşım sergilediklerini göstermektedir (Bowlby, 1988).

2. Çift Terapisi Nedir ve Ne Zaman Tercih Edilmeli?

Çift terapisi, ilişkinizde yaşadığınız sorunları birlikte çözmeyi amaçlayan bir terapi türüdür. Terapi süreci boyunca hem sizin hem de partnerinizin ihtiyaçlarına, iletişim tarzınıza ve duygusal bağlarınıza odaklanılır. Eğer yaşadığınız sorunlar ilişki dinamiklerinden kaynaklanıyorsa ya da partnerinizin sorunları ilişkinize büyük zarar veriyorsa, çift terapisi bu süreçte faydalı olabilir.

Çift terapisi şu durumlarda tercih edilebilir:

İlişkinizde ciddi çatışmalar varsa: Sürekli tartışmalar, yanlış anlaşılmalar ya da çözülmeyen öfke patlamaları ilişkinizin temelini zayıflatabilir. Çift terapisi, bu sorunları ele alarak iletişim becerilerini geliştirmeye odaklanır (Gottman & Silver, 1999).
Bağımlılık ya da öfke problemi ilişkinizi tehdit ediyorsa: Partnerinizin bağımlılık ya da öfke problemleri ilişkide güven sorunlarına ve duygusal mesafelere yol açabilir. Terapistler, bu tür durumları ele almak için hem bağımlılıkla hem de ilişki sorunlarıyla başa çıkma stratejileri sunar.
İlişkinizi kurtarmak istiyorsanız: Çift terapisi, ilişkide yeniden bağlanma ve güven oluşturma üzerinde çalışır. Partnerinizin yaşadığı problemler karşısında siz de kendinizi çaresiz hissediyorsanız, bu süreci bir profesyonelle ele almak etkili olabilir (Johnson, 2004).

Çift terapisinin önemli bir avantajı, iki tarafın da süreçte aktif olarak yer almasıdır. Bu, yalnızca bireysel problemleri çözmekle kalmaz, aynı zamanda ilişkinizin bütününü güçlendirmeye yönelik adımlar atılmasını sağlar. Özellikle bağımlılık ya da öfke sorunları olan partnerlerin, çift terapisinde kendi sorumluluklarını fark etmeleri ve bu sorunları çözmek için birlikte çalışmaları mümkündür.

3. Hangi Terapiyi Seçmeliyim?

Her iki terapi türü de farklı sorunlara yönelik farklı çözümler sunar. Eğer yaşadığınız sorunlar daha çok partnerinizin davranışlarından kaynaklanıyorsa ve kendinizi bu durumdan olumsuz etkilenmiş hissediyorsanız, bireysel terapiyle başlamak iyi bir seçenek olabilir. Bu süreçte kendinize odaklanmak, zihinsel ve duygusal olarak daha güçlü olmanıza yardımcı olur.

Ancak, sorunlarınız ilişki temelli ise ve partneriniz bu sorunların çözümüne katılmaya istekliyse, çift terapisi daha uygun olabilir. Özellikle ilişkisel çatışmaların çözümü için çift terapisi, tarafsız bir üçüncü kişinin rehberliğinde daha etkili sonuçlar doğurabilir. Partnerinizin öfke kontrolü ya da bağımlılık sorunları varsa, bu durumların ilişkide yarattığı hasarı birlikte ele almanız gerekebilir (Gurman, 2008).

4. Terapide İlk Adımı Atmak: Nasıl Başlayabilirsiniz?

Terapinin her iki türü de, başlamak için korkutucu görünebilir, özellikle de terapi hakkında hiç deneyiminiz yoksa. İlk adımı atmak genellikle en zor kısımdır, ancak bu adım sizi ve ilişkinizi iyileşme yoluna sokabilir.

Başlangıç olarak, yaşadığınız sorunları dikkatle değerlendirin. Bu sorunların ilişkisel mi, yoksa daha çok kişisel mi olduğunu anlamak, hangi terapi türünün size uygun olduğunu belirlemede yardımcı olacaktır. Eğer emin olamıyorsanız, bir terapistle ön görüşme yapmak ve hangi tür terapiyi önerdiğini öğrenmek faydalı olabilir. Bazen bir terapistle konuşmak, bireysel mi yoksa çift terapisinin mi daha uygun olduğuna dair netlik kazanmanızı sağlar.

5. Sonuç: Sağlıklı Bir İlişki ve Birey Olma Yolculuğu

Partnerinizin yaşadığı bağımlılık, öfke ya da diğer problemler ilişkinizde ciddi zorluklara yol açabilir. Hem bireysel sağlığınız hem de ilişkinizin sağlığı için terapiye başvurmak büyük bir adımdır. Terapiye başlamadan önce, bireysel terapinin mi yoksa çift terapisinin mi daha uygun olduğunu değerlendirerek bu süreci daha verimli hale getirebilirsiniz. Unutmayın, her iki terapi türü de size ve ilişkinize ihtiyaç duyduğunuz desteği sunacak güçlü araçlardır.

Sonuçta, terapi sadece sorunları çözmek değil, aynı zamanda hem bireysel hem de ilişkisel anlamda büyüme ve gelişme sürecidir. İlişkinizdeki çatışmaların üstesinden gelebilir ve kendiniz için daha sağlıklı bir gelecek inşa edebilirsiniz.

Referanslar:

Bowlby, J. (1988). A Secure Base: Parent-Child Attachment and Healthy Human Development. Basic Books.
Gottman, J., & Silver, N. (1999). The Seven Principles for Making Marriage Work. Three Rivers Press.
Gurman, A. S. (2008). Clinical Handbook of Couple Therapy (4th ed.). Guilford Press.
Johnson, S. M. (2004). The Practice of Emotionally Focused Couple Therapy: Creating Connection. Routledge.

Kottler, J. A. (2011). On Being a Therapist (4th ed.). Jossey-Bass.