Doktorsitesi.com

Travma Odaklı Yogaterapi Nedir?

Doç. Dr. Psk.  Gizem Akcan
Doç. Dr. Psk. Gizem Akcan
6 Kasım 202512 görüntülenme
Randevu Al
Travma, yalnızca zihinsel bir yara değildir; aynı zamanda bedenin derinliklerinde saklanan, kimi zaman sessiz ama sürekli hissedilen bir izdir. İnsan, yaşadığı sarsıcı deneyimlerin ardından yalnızca düşünceleriyle değil, kaslarında, nefesinde, hatta duruşunda da bu izleri taşır.
Travma Odaklı Yogaterapi Nedir?

Modern psikoloji bu bağlantıyı “beden-zihin bütünlüğü” kavramıyla açıklar. Beden, travmayı yalnızca “hatırlamaz”; aynı zamanda onu taşır.

Yogaterapi, bu derin bağlantıyı dikkate alan, bilimsel temelli bir iyileşme yöntemidir. Amacı travmanın bedende yarattığı izleri nazikçe fark etmek, bu farkındalıkla bedeni ve zihni yeniden özgürleştirmektir. Travma odaklı yogaterapi, klasik yoga uygulamalarından farklı olarak, bedensel farkındalığı artıran, nervous system (sinir sistemi) regülasyonunu destekleyen ve psikolojik güven hissini yeniden inşa etmeyi amaçlayan bir yaklaşım sunar.

Klinik Psikoloji ve Yogayı Buluşturan Özel Bir Alan

Travma odaklı yogaterapi, klinik psikolojinin kanıta dayalı yöntemlerini ve yoganın kadim bilgeliğini bir araya getirir.

Bu özel seanslarda:

✨ Duygusal yüklerin bedensel karşılıklarını tanırsın.

Vücudunda tuttuğun gerginliklerin, bastırılmış duyguların fiziksel izdüşümleri olduğunu fark edersin.

✨ Nefes, farkındalık ve hareketle güvenli bir alanda yeniden denge kurarsın.

Zihin ve beden, güven hissini yeniden hatırlamaya başlar. Bu güven, iyileşmenin temelidir.

✨ Zihinsel sessizliğin ve bedensel huzurun yeniden inşa edilmesine alan açarsın.

Beden, artık bir tehdit alanı değil; yeniden yaşamanın mümkün olduğu bir ev hâline gelir.

Travma, kişi için çoğu zaman kontrol kaybı anlamına gelir. Yogaterapi bu nedenle “kontrolü geri almak” değil, bedenle yeniden bağlantı kurmak üzerine kuruludur. Uygulamalar yavaş, nazik ve yargısızdır. Amaç, kişinin bedensel sınırlarını fark etmesi ve bu sınırlar içinde güvenli hareket edebilmesidir.

Yoga Terapinin ve Psikolojinin Ortak Kullanılması

Bu iki disiplinin birleşimi, hem duygusal hem bedensel düzeyde bütünsel bir iyileşme süreci sunar. Psikoterapi, travmanın bilişsel ve duygusal katmanlarına ulaşırken; yoga terapi bedensel tepkileri düzenler, sinir sistemini sakinleştirir.

Bazı Faydaları

1. Stres ve Anksiyete Yönetimi

Yoga, nefes egzersizleri ve meditasyon teknikleriyle stresin fizyolojik belirtilerini azaltır.

Kalp atışları yavaşlar, kas gerginliği azalır, nefes derinleşir. Psikoterapi ise stresin altında yatan bilişsel kalıpları ele alır; kişinin neden sürekli alarm hâlinde olduğunu anlamasına yardımcı olur.

Bu iki yaklaşım birleştiğinde hem bedensel hem zihinsel gevşeme gerçekleşir.

2. Duygusal Denge

Yoga, bedensel farkındalık aracılığıyla duyguların bedendeki karşılıklarını gözlemlemeyi öğretir.

Bir kas sıkıştığında, bir nefes tutulduğunda, kişi aslında bastırdığı bir duygunun sinyalini fark eder.

Psikoterapi ise bu duyguların nereden geldiğini, neye hizmet ettiğini anlamaya yardımcı olur.

Sonuçta kişi, duygularını bastırmak yerine tanımayı ve düzenlemeyi öğrenir.

3. Travma ve Depresyon

Araştırmalar, yoga pratiklerinin travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) belirtilerini hafifletmede etkili olduğunu göstermektedir.

Nefes çalışmaları ve farkındalık temelli hareketler, beynin duygusal regülasyondan sorumlu bölgelerini yeniden dengelemeye yardımcı olur.

Psikoterapi ise travmanın bilişsel ve ilişkisel köklerine ulaşarak, uzun vadeli iyileşmeyi destekler.

İki yaklaşım birlikte kullanıldığında, hem bedenin “tehdit algısı” azalır hem de zihnin “anlamlandırma kapasitesi” güçlenir.

4. Öz-farkındalık ve Kendini Kabul

Yoga, bireyin bedenine şefkatle yaklaşmasını öğretir.

“Yapamıyorum” yerine “Bugün buradayım” diyebilmek, iyileşmenin en somut göstergelerinden biridir.

Psikoterapi ise kişinin içsel eleştirmenini tanımasına, yargısız bir iç ses geliştirmesine yardımcı olur.

Bu süreç, kişinin hem bedeniyle hem de duygularıyla barış kurmasını sağlar.

5. Uyku Kalitesi ve Sinir Sistemi Düzeni

Yoga, özellikle parasempatik sinir sistemini (dinlenme-tepki mekanizması) aktive eder.

Bu sayede uykuya geçiş kolaylaşır, bedenin toparlanma kapasitesi artar.

Psikoterapi ise uyku bozukluklarının altında yatan kaygı, korku ya da bastırılmış düşünce döngülerini ele alır.

İki yaklaşımın birlikteliği, hem gece hem gündüz zihinsel dinginliği destekler.

Sonuç: Beden ve Zihin Arasındaki Köprü

Travma odaklı yogaterapi, kişiye “bedenini yeniden sahiplenme” alanı sunar.

Travmatik deneyim sonrası çoğu kişi bedeniyle bağını koparır; çünkü beden, acının yaşandığı yerdir.

Yogaterapi bu bağı yeniden, güvenli bir biçimde kurmayı öğretir.

Psikoterapi ise bu yeniden bağlantı sürecinde ortaya çıkan duyguları anlamlandırmaya destek olur.

İyileşme, yalnızca “unutmak” değildir. Bazen bedenin, zihnin anlayabileceği bir dilde konuşmasına izin vermektir.

Travma odaklı yogaterapi, bu dili yeniden hatırlamanın, bedende güveni yeniden inşa etmenin nazik bir yoludur.

💠 “Beden, zihin ve ruh bir bütündür. İyileşme; yalnızca konuşarak değil, hissederek de mümkündür.”

Etiketler

TravmaYoga terapiStres ve Anksiyete YönetimiDuygusal Denge

Yazar Hakkında

Doç. Dr. Psk.  Gizem Akcan

Doç. Dr. Psk. Gizem Akcan

Merhaba,

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.