Bir kişinin dış görünüşü, yetenekleri, zekası, insan olarak değeri, cinsiyeti, ırkı, rengi ile yapılan iğneleyici ve aşağılayıcı söylemler SÖZLÜ TACİZ’dir. Bu söylemler kötü niyetlidir, bireyin kendine olan özsaygısını zedeler. Bu pasif saldırı, karşıdakini hiçe sayan ve şiddet içeren bir mücadele sergiler.
Örneğin:
• Şişko! O üstünde ki yaşına başına kilona hiç uygun değil!
• O burun o kulak ancak filler de var!
• Ezik!o dersi geçmek kim sen kim!
Bu tür sözel tacizciler, bu durumdan şikayet edilmesi halinde de “mizaç kıtlığına ve şakadan anlamamazlığa” vurdurarak sözlü saldırıya devam etmeye ve söylemlerinin sorumluluğunundan sıyrılmaya çalışırlar. Oysa ki bu ne bir şaka türü ne uyarı ne de oyun.
Peki bu tür konuşmalara maruz kadığımızda ve ya sistematik olarak maruz kaldığımızı fark ettiğimizde ne yapmalıyız?
Rahatsızlığınızı dile getirin. İşe yaramazsa,
Hiçbir özür kabul etmeksizin bu söylem tarzını kabul etmeyeceğinizi belirtin. İşe yaramazsa,
Hangi düzeyde ilişkiniz olursa olsun bu uslupta bir iletişim tarzının sürdürülemeceğini eninde sonuda kopacağını söyleyin. Bazen bazı patronlar bu şekilde bir tarz ile çalışanları üzerinde ego tatmini yapabiliyorlar. Ona sizin sınırlarınızı ihlal için değil iş gücünüz için ödeme yaptığını söyleyin.
Sınırlarınızı net çizin ve Profesyonel yardım alın.
Bu adımlar, sözlü tacizle mücadelede hem kişisel hem de toplumsal düzeyde önemli bir fark yaratabilir. Önemli olan, bu tür tacizlerin kabul edilemez olduğunu ve kimsenin buna maruz kalmaması gerektiğini bilmektir.
İyi bir gün dilerim.