Kaygı bozukluğu kalıcı değildir

Kaygı bozukluğu kalıcı değildir

Kaygı bozukluğu olarak da adlandırılan anksiyete yaşayan kişiler, panik seviyelerinin yükseldiği kriz durumlarında sanki çok kötü bir şey olacakmış duygusuna kapılarak içinde bulundukları durumu olduğundan daha kötü, tehlikeli görme eğilimindedirler.

Anksiyete (kaygı) bozukluğu yaşayan kişilerde bu his o kadar kuvvetlidir ki sanki hiç geçmeyecekmiş gibi gelir ancak anksiyete (kaygı) bozuklukları çoğunlukla bilişsel davranışçı terapi uygulamalarıyla rahatlıkla tedavi edilebilir.

Araştırmacılar özellikle erken yaşta yaşanan travmatik olayların bireylerin korku işleme mekanizmalarında hassasiyete yol açarak stres tetikleyicilerine karşı aşırı duyarlı hale gelmelerine yol açtığını da belirtiyor. Anksiyeteye etken olan çevresel faktörlerin yanında aynı zamanda genetik faktörlerdir. Son yıllarda yapılan araştırmalar ise, anksiyetenin en yoğun olarak çocukluk ve gençlik çağlarında görüldüğünü ortaya koyuyor.

ANKSİYETE NEDEN OLUR?

Psikiyatri alanında görülen grup hastalıklardan olan anksiyete;  panik bozukluk, fobik bozukluk, obsesif kompulsif bozukluk, sosyal fobi, travma sonrası stres bozukluğu,  akut stres reaksiyonu, ayrılık anksiyete bozukluğu gibi rahatsızlıkların şiddeti yoğun olmayanıdır. Anksiyetenin nedenleri ise sanıldığı gibi kesin bir yargı ile ifade edilemez.

Ancak kalıtsal faktörlerin birçok hastalıkta olduğu gibi yaygın anksiyete bozukluğunda da etkisi olduğu kabul edilmektedir. Bunu kabul etmemizi sağlayan ise tek yumurta ikizlerinin her ikisinde birden yaygın anksiyete bozukluğunun olma oranının yüksek olmasıdır. Yine yapılan çalışmalar biyolojik ve çevresel faktörlerin bu bozukluğun nedenleri arasında olduklarını göstermektedir. Bir çok psikilojik rahatsızlık gibi anksiyete genetik ve çevresel faktörlerin yanında, kişinin ruhsal durumu ve mizacı ile de yakından ilgilidir.

Anksiyeteye neden olabilecek tıbbi sebepler;

Kalp hstalıkları

Diyabet

Tiroid problemleri, hipertiroid

Solunum yolu problemleri, astım

Madde bağımlılığı ya da yoksunluk

Kronik ağrılar ve huzursuz bağırsak sendromu

Savaş/Kaç mekanizmasını etkileyebilecek nadir tümörler

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Ruhsal durumda meydana gelen değişikliğin fizyolojik durumu da farklılaştırması ile ortaya çıkan anksiyetede bir takım belirtiler baş gösterebilir. Bunların başında; terleme, titreme, çarpıntı vb. gelir. Kaygı bozukluğu olarak bilinen duruma sahip olan kişiler her şeyi olabilecek en olumsuz yönüyle ele alır, moral seviyeleri en alt düzeydedir. Kan basıncı ve kalp atışının şiddeti bedensel olarak da yorgun düşmesine sebebiyet verir.

Bunların yanında anksiyete yaşayan bireyde meydana gelebilecek belirtiler aşağıdaki gibidir;

Sinirli, gergin, huzursuz hissetme

Kötü bir şey olacakmış gibi hissetme, panik duygusu

Kalp atışlarında hızlanma

Nefes alışın hızlanması

Teleme

Ellerde titreme

Kendini zayıf, güçsüz hissetme

Rezil olmaktan, komik duruma düşmekten korkma

Odaklanmakta güçlük, dikkati kaygı yaratan düşünceden uzaklaştırmakta zorlanma

Uykuya dalmakta güçlük

Mide problemleri, hazımsızlık

Kaygıyı kontrol etmede güçlük

Anksiyeteye neden olduğu düşünülen durumlardan kaçınma hissi

NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Birçok psikolojik rahatsızlık gibi anksiyetede de tedavi için akla gelen ilk yöntem depresyon ilaçları olan antidepresanlar ve psikoterapilerdir. İlaç tedavisinden evvel ilk olarak psikoterapi uygulamaları olan konuşma terapisi ve bilişsel davranışçı terapi uygulaması çok daha önemlidir.

Bilişsel davranışçı terapi kişilerde anksiyeteye yol açan düşünce kalıplarını yeniden irdelemelerine ve farklı davranış alışkanlıkları edinmelerine olanak sağlayan bir psikoterapi türü; sorunun çözümü için köküne inmeyi sağlayacaktır. Kişinin mevcut halini kısa süreli düzeltecek ilaç tedavisi ileri safhalardaki kişiler için uygulanmalıdır.

Bu durumlar varsa hemen doktora görünmelisiniz!

*Fazla kaygılı olduğunuzu düşünüyorsanız ve bu durum iş, aile ve özel yaşamınızı etkilemeye başladıysa,

*Yaşadığınız korku, kaygı ve anksiyetenin kontrolünüzden çıktığını hissetmeye başladıysanız,

*Kendinizi depresyonda hissetmeye başladıysanız,

*Yaşadığınız kaygıların fiziksel bir sağlık sorunu nedeniyle olabileceğini düşünüyorsanız

*İntihar ya da ölüm ile ilgili düşünceleriniz başladıysa hiç gecikmeden bir doktora görünerek durumu iyileştirmelisiniz.

ANKSİYETE (KRİZİ) ATAĞI NEDİR? BU DURUMDA NE YAPILMALIDIR?

Kalp atışlarının aniden hızlanması, vücudunuzda bir anda başlayan uyuşmalar, anlam veremediğiniz titremeler, soğuk terlemeler, geçmeyen bir “her an çok kötü bir şey olacakmış” duygusu, dünya sanki üzerinize geliyormuş gibi hissetmenizi sağlayan bir daralma hissi olan anksiyete atağı, içerilerde sinsice ilerleyen ve durumu kurtarmak için hemen harekete geçmeniz gereken bir haldir.

Bu durumdan kolayca sıyrılmak için aşağıdaki önerilere kulak vermelisiniz;

-Hangi tür bir anksiyete bozukluğu yaşadığınızı, belirtilerini ve özelliklerini öğrenin.

-Mutlaka bir psikoterapist ile görüşmeye başlayın.

-Anksiyetenin sağlığınızı hem psikolojik hem fiziksel olarak etkileyen bütünsel bir rahatsızlık olduğunu unutmayın.

-Anksiyete atağı yaşadığınızı anladığınız anda sizi destekleyen kişilerle iletişime geçin.

-Vücudunuzu düzenli olarak hareket ettirin, oturma sürenizi bir saatten uzun tutmayın.

-Vücudunuzun ihtiyacı olan uykuyu aldığından emin olun, gece uykunuzun bölünmemesine dikkat edin.

-Rahatlama tekniklerini öğrenin.

Bu makale 14 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Psk. Esma ŞAHPERİYEVA

1987 yılında Azerbaycan'in Bakü ilçesinde doğan Psikolojik Danışman Esma Şahperiyeva ilkokul, ortaokul ve liseyi Bakü'de tamamladıktan sonra psikoloji lisans eğitimini Yurtdışın da özel bir Üniversitede yüksek şeref öğrencisi olarak bitirmiştir. Üniversite hayatı sürecinde depresyon tanısı almış hastalar için başlatılan önemli bir sosyal sorumluluk projesi olan "Huzur Projesi" daki etkinliklerde ve projelerde yer almıştır. psikoloji bölümünden mezun olduktan sonra yine Yurtdışı özel Üniversite de  Klinik Psikoloji Yüksek Lisans programına başlamıştır ve eğitimini tamamlamıştır. Bu esnada Bakü'de bir kolejde okul psikoloğu olarak çocuk ve ergenlerle çalışmaya başlamıştır. Bilimsel çalışmalarını yurt içi ve yurt dışında kongrelerde sunma olanağı olmuştur ve bu çalışmaları farklı uluslararası dergilerde yayımlanmıştır. Uzmanlığını tamamladık ...

Etiketler
Kaygı bozukluğu
Psk. Esma ŞAHPERİYEVA
Psk. Esma ŞAHPERİYEVA
İstanbul - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube