Fobi kelimesi Yunanca Phobos kelimesinden türemektedir ve bireyin çeşitli nesne ya da olaylara karşı duyduğu korkuyu ve bu korkunun günlük yaşamını etkilemesi anlamına gelmektedir. Fobiler basit ve karmaşık olarak ikiye ayrılır. Basit fobiler tek bir nesneye veya olaya karşı olan fobilerdir ve genelde günlük yaşamı etkilemezler. Karmaşık fobiler ise günlük yaşamı ciddi boyutta etkileyecek kadar yoğun fobilerdir.
Her insanın fobiler hakkında az çok bilgisi vardır. Kapalı yerde kalma fobisi, kedi/köpek fobisi, yükseklik fobisi gibi yaygın fobilerin yanında hiç duyulmamış, ihtimal verilmeyen ama tanımlanmış fobiler vardır. İşte bu ilginç fobilerden bazıları:
Limnofobi: Göllerden korkmak. Göl ve benzeri su birikintilerinden korkmaya limnofobi, korkan insanlara da limnofobik denir. Bu insanların geçmişlerinde su ile ilgili travmatik bir olay yaşadığı düşünülür.
Mageirofobi: Yemek yapmaktan korkmak anlamına gelir. Dengesiz beslenen kişilerde görülme oranı daha fazladır.
Eisoptrofobi: Aynadan ve kendini aynada görmekten korkmak demektir. Bu fobiye sahip kişiler aynaya baktıkları an kendilerinden başka birilerini ya da ruhani varlıkları görebileceklerini düşünürler.
Cathisofobi: Oturmaktan korkmaktır. İlk olarak 1904 yılında ortaya çıkmıştır. Oturur haldeyken herhangi bir biçimde yara almış olan insanlarda daha sık görülür.
Allodoxaphobia: Herhangi bir fikre sahip olma ya da diğer insanların fikirlerini belirtme fobisi olarak bilinir. Tedavisi genelde grup terapisi ile olur.
Epistemofobi: Bilgelik fobisi anlamına gelmektedir. Düşük benlik saygısı olan bireylerde sık görülür.
Bunlar gibi yüzlerce fobi vardır. Ancak bilinmesi gerekir ki fobilerin altında geçmişte yaşanmış travmatik bir olay vardır ve tedavi de travmayı çözmeye dayalı olmalıdır. Fobiler tedavisi olan rahatsızlıklardır.
Uzman Klinik Psikolog
Merve Saraçoğlu
