Bebekler 5. aydan itibaren yavaş yavaş bir şeyleri yakalamaya çalışırlar. Aynı zamanda dik de oturmaya çalışırlar. Dengeleri çoğu zaman bozuktur. Desteksiz olarak oturamazlar. Özellikle de vücutlarının karşısına gelecek şekilde ortalı nesneleri tutmak isterler. Nesne avcuna sığıyorsa tutabilirler de. Derinlik algıları yetişkinler kadar gelişmediği için nesnenin ellerinin önünde mi arkasında mı olduğunu anlamayabilirler. Hareket kabiliyetleri kısıtlıdır. Ama aynı yerde olmaktan ya da yatmaktan da sıkılabilirler. Bu aylarda “İyice kucağa alıştı” cümlelerini bol bol duyarız. Biraz yorucu olabilir ama ilgilenerek çocuğunuza çok şey katabilirsiniz.
6. aya yaklaşırken bebekler daha çok merak ederler. Çevrelerinde olup bitenlere dikkat etmeye başlarlar. Bu dönemlerde oyuncak alırken dikkat etmeniz gereken noktalar var. Çocuklar aldıkları nesneleri sallayabilirler ya da bir anda ellerinden bırakabilirler. Ellerine bir şeyler verirken kendisine zarar verebilecek oyuncakları almamaya özen gösterin. Sivri uçlu keskin yerlerinin olmamasına dikkat edin. Yavaş yavaş uzanabildikleri nesneleri yakalayabilirler. Çevrelerine almamaları gereken nesneleri de koymayın.
Oyuncak seçerken aktif olarak oynamaları güç olacağından kendiliğinden hareket eden ya da sallandığında ses çıkaran oyuncaklar ilgisini çekebilir. Küçük kasları çalışmadığından parmakla basmak, çekmek ya da kaydırmak gibi becerileri gerektiren oyuncaklarla oynaması zor olabilir. Oyuncakların aynı zamanda duyulara hitap etmesi önemlidir. Tüylü, hışırtılı veya deri kısımları olan oyuncaklar tercih edilebilirler. Farklı duyulara hitap ederek dokunma duyusunu geliştirirler.
Elindeki nesneleri yere atabilirler. Arkasından bakmazlar ya da elinizdeki nesneyi istiyorsa göremeyeceği bir yere saklarsanız nesneyi takip etmezler. Nesnelerin görünmedikleri zaman bile var olabileceği algısına “nesne devamlılığı” denir. Bu beceri 6. aydan sonra gelişir. Bu ay ve öncesinde bir nesneyi almasını istemiyorsanız kaybolduğunda peşinden gitmez ama sonraki aylarda arkasından ağlayabilir.
Algıları birden açılır. Öncesinde dikkat etmediği her şey dikkatini çekmeye başlar. Verebildiğiniz kadar uyaran verebilirsiniz. Çocuğunuza bol bol şarkı söyleyin. Onunla gün içinde neler yaptığınızı söyleyin. Büyük ihtimalle dudaklarınıza bakar bebekler. Ağzınızdan çıkan ıslık gibi faklı seslere de meraklıdırlar. Çünkü konuşma becerisinin temellerini atılır bu dönemde. Dudağın aldığı şekil dudaktan çıkan sesin tipini ilerde taklit edecektir. Söylediğiniz şarkılarda ya da ninnilerde ses tonunu kontrol etme, hayvan seslerini taklit etme gibi becerileri öğrenir. Ayrıca aranızdaki bağ da güçlenir.
Kitap okumak her zaman olduğu gibi çok önemlidir. Okuduğunuz hikâyeyi anlamayabilir ama resimleri ilgilisini çekebilir. Kitaptaki resimlere bakıp sizi dinlemek keyif verebilir. Büyüdüğünde beraber kitap okuyabilirsiniz. Uykuya geçmek için de bir rutin haline gelebilir. En sonunda kitapla büyüyen çocuk kitap okur hale gelir. Ayna karşısında şarkı ya da ninni söylemek etkili bir yöntemdir. Sizin ağzınızı da kendi ağzının da aldığı şekli görmesi için iyi bir yöntemdir.
Bu dönemde yüzünüze dokunmayı isteyebilir. Tutmak, hissetmek isterler. Annelerin saçları babaların sakalları bol bol yolunur. Yüzleri çizilir. Dünyanın en keyif verici anlarındandır. Tadını çıkarın! Aynı zamanda kendi ayakları elleri de ilgisini bolca çeker.
Her ay gelişiminde “oyuncağa değil oyuna odaklanmak” daha doğru olacaktır. Bir oyuncak aldığınızda oyuncaklarla yapabilecekleri oyuncağın izin verdiği yere kadardır. Oyuncağı işlevsel yapan onunla oynayanlardır. Oyuncağı yaratıcı hale getirmek ve bunu çocuğunuza öğretmek için onunla oynamalısınız. Deri bir topu çocuk sadece elinde de çevirebilir. Siz o topla birbirinize atma futbol oynama basketbol oynama ya da tenis oynama gibi oyunlarla eşitlendirerek yeni kavramlar ve hareketler öğrenmesini sağlayabilirsiniz. Tabi ki beraber oynadığınız oyunlardan aldığınız haz her şeyden farklıdır.
