Mide kapasitesinin dikey eksende %75-80 oranında küçülterek, ameliyat sonrası dönemde çok az gıda tüketimine karşın doymayı sağlaması ve acıkma hissine neden olan Ghrelin hormonunun düzeylerini ameliyat ile yaklaşık %85-90 oranında azaltmasıyla dengeli ve tatminkâr bir şekilde kilo verilmesini sağlamaktadır. Midenin ameliyat sonrasında adeta bir tüp görünümüne bürünmesiyle tüp mide ameliyatı olarak anılmaktadır. Ameliyat sonrası ömür boyu vitamin ve mineral kullanma zorunluluğu olmaması, endoskopi şansının kaybedilmemesi, ideal kiloya inme şansının son derece yüksek olması nedeniyle rağbet görmektedir.
Kimlere uygulanır.
Vücut kitle endeksi 35 ve üzeri diyabet hipertansiyon gibi yandaş hastalıkları olanlar ya da vücut kitle endeksi 40 ve üzeri olan hastalara uygulanır.
Nasıl uygulanır.
Genel anestezi altında laparoskopik yöntem (kapalı ameliyat) ile uygulanır. Midenin 5’te 4 ü staplaer adını verdiğimiz cerrahi bir cihaz ile çıkarılması esasına dayanır
Hastanede yatış süresi
Ameliyat sonrası 2 ila 3 kadar hastanede yatış gerekmektedir.
Ameliyat sonrası oluşabilecek sorunlar nelerdir.
Çok az olmakla birlikte kanama enfeksiyon ve mide küçültme hattında dikişler arından kaçak tır. Bunların dışında anesteziye bağlı ya da hastanın kilosuna bağlı akciğer ve kardiyak yakınmalar olabilmektir. Pulmoner emboli bu sorunların başında gelmektedir. Engellemek amaçlı hastalarımıza varis çorabı ve kan sulandırıcı iğne yaparak ve erken mobilizasyon sağlayarak bu sorunun engellenmesi sağlanmaktadır.
