Toksik İlişkide Kalmanın Bedeli: Duygusal Şiddet, Manipülasyon ve Cinsel Çöküş

        Birçok insan toksik bir ilişkide olduğunu bilir ama kendine itiraf edemez. Çünkü toksik ilişki, bağları size "sevgiymiş" gibi hissettirir, oysa gerçekte bu bağ korkuya, yalnız kalma kaygısına, değersizlik duygusuna, manipülasyona dayanır. Yüzümüze tokat gibi çarpan gerçekse şu; toksik ilişki sevgi değil, sistematik bir duygusal çökertme süreci ve bu çöküş sadece duygusal değil. Toksiklik; cinsel yaşamı, özgüveni ve psikolojik sağlığı da sinsice yok eder.

Toksik ilişkilerde en sık görülen manipülasyon biçimlerinden birkaçı;

Gaslighting Çarpıtma (Sen yanlış hatırlıyorsun, abartıyorsun).

Kontrol: Kiminle konuştuğunu, ne yaptığını, nasıl giyindiğini sorgulama.

Suçlama: Kendi hatasını sana yükleme.

Sessiz ceza: Bir gün ilgi, bir gün soğukluk.

Duygusal iniş çıkışlarla bağımlılık yaratma.

         Bu tip davranışların ortak bir amacı var; sende belirsizlik yaratmak. Çünkü belirsizleşen kişi kontrol edilmeye en açık olandır.  Toksik partner sana bağırmak zorunda değil, toksikliği yukarıda bahsettiğim yolarla gerçekleştirir.

         Toksik bir ilişkide sağlıklı iletişimin mümkün olmadığı gibi, sağlıklı cinsel yaşam olması da mümkün değil; çünkü sürekli stres yaşayan beden yakınlığa kapanır. Eleştirilen partner kendini beğenmemeye başlar. Manipülasyon güveni yok eder, güven yoksa cinsel istek de yoktur, sonuçta partneri memnun etmek bir “görev” hâline gelir. Cinsel temas keyiften çıkar, baskıya döner. İşte bu yüzden toksik ilişkilerde en sık görülen sorunlar: cinsel isteksizlik, anorgazmi, premature ejakülasyon (erken boşalma), performans anksiyetesi, kadında acılı ve ağrılı cinsel ilişki (disparoni), partnerden kaçma isteği ve huzursuzluktur. Bu cinsel sorunların “bedensel” olduğu düşünülür ama değil, asıl sebep psikolojik baskıdır.

Her toksik döngü 3 aşamadan oluşur:

1. Aşama – Değersizleştirme: Eleştiri, suçlama, soğukluk.

2. Aşama – Kopuş: Mesafe koyma, ilgiyi kesme, seni yalnız hissettirme.

3. Aşama – Sahte Onarım: İlgi, özür, sevgi gösterileri; "Bak aslında seni seviyorum"…En tehlikesi aşama da budur. Çünkü beyin “iyi olan ben değilim, O” diye kayıt tutar.

Bundan sonra kişi iyi giden ilişkiyi değil, iyi hissettiren kriz çözümünü bağımlılık hâline getirir.

         Peki neden ayrılmak bu kadar zor? Çünkü toksik ilişkiden ayrılmak, sevgi kaybı değil; alışkanlık kaybı, özdeğer kaybı, bağımlılık kırılmasıdır. “Belki düzelir, ben de hata yaptım, yalnız kalamam, onu bırakırsam kimse beni istemez.” minvalinde düşüncelere hapsolursunuz. Bu düşüncelerin hiçbiri gerçek değil, hepsi manipülasyonun sizin üzerinizdeki sarsıcı etkisi.

        Toksik ilişkiyi düzeltemesiniz, ancak sınır koyarak dönüştürebilirsiniz. Manipülasyonu tanımak, sorumluluğu tek taraflı yüklenmeyi bırakmak, suçlamayı değil, gerçeği sorgulamak, değer duygusunu yeniden inşa etmek, profesyonel destek almak, yapabileceklerinizden birkaçı.

        Toksik bir ilişkide kalmanız, özgüveninizi yok eder, psikolojik dayanıklılığınızı düşürür, cinsel yaşamınızı bitirir, sizi kendinize yabancılaştırır. Ne yazık ki daha da sert olan gerçek şudur ki, ayrılmak belki sizi acıtır ama bu sağlıksız ilişkide kalmak sizi mahveder.