Tiroid hastalıkları ve beslenme

Tiroid Hastaları Kilo Verebilir Mi? Tiroid ve Beslenme

Tiroid hastalıkları ve beslenme

Tiroid Hastaları Kilo Verebilir Mi? Tiroid ve Beslenme

Tiroid hormonlarının metabolizmanın düzenlenmesindeki rolü nedeniyle, tiroid fonksiyonunun azalması ile hastalarda metabolizma hızı azalır, dolayısıyla vücut ağırlığında artış olabilir.  Bu nedenle tiroid hastaları için diyet tedavisinin önemli olduğu unutulmamalıdır.

Protein günlük enerji alımının %15-20’sine hatta mümkünse %25’ine yükseltilmeli. Yağlı balıklar, organik tarımdan elde edilen tavuk yumurtaları ve organik inek eti hem protein, iyot, demir, çinko ve omega-3 asitleri için iyi kaynaklardır.

Tercih edilen yağ kaynakları zeytinyağı, avokado ve yağı, ceviz yağı veya ceviz, yağlı balık ve deniz ürünleri olmalıdır.

Karbonhidrat kaynağı olarak tam tahıllar tüketilmeli. Çözünebilir lif alımını arttırmak, bağırsak mikrobiyotasını destekler ve hipotiroidizmde yaygın bir sorun olan kabızlığı ve bağırsak işlevini iyileştirebilir.

İyot eksikliği tiroid guatrına neden olan bilinen bir faktördür, ancak aşırı alımı, günde 1 mg’dan fazla (günlük 5 gram tuz, yani 1 çay kaşığı tuz) olsa bile tiroid fonksiyonunun zayıflamasına neden olabilir.

Tiroid rahatsızlığı olan bireyler yüksek miktarda guatrojenik besinler tüketirlerse tiroid rahatsızlıkları iyice kötüleşebilir. Guatrojenler tiroid bezinden tiroid hormonu üretiminde gerekli olan iyodun kullanımını engeller. İyot  eksikliği guatr ve hipotiroidi gibi önemli rahatsızlıklara neden olur.  Guatrojenik besin tüketiminde tiroid bezine iyot alımı zorlaşır, tiroid bezinden salgılanan T3 ve T4 hormonları üretimi gerçekleşmez.  Lahana, karnabahar, brokoli, kara lahana, Brüksel lahanası, turp, ıspanak, şalgam, mısır, şeftali, armut, yer fıstığı, çilek, tatlı patates, badem, böğürtlen, soya fasulyesi ve sütü guatrojen besinlere örnektir. Tüketimleri haftada 1-2  kez 1 kepçeyle sınırlandırılmalıdır.  Isıtma ve pişirme ile guatrojenler inaktive edilir. Isıl işlem guatrojenlerin yaklaşık %30’unun etkisiz hale gelmesine yol açar.

Tiroid bezi tüm vücudun en büyük selenyum deposudur. Düşük selenyum seviyeleri (40 mcg/gün) tiroid hastalığı gelişimi için bir risk faktörü olarak kabul edilir.  Balık, et, ay çekirdeği, tofu, pişmiş fasulye ve peynir selenyum içeriği yüksek besinlere örnektir.

Demir eksikliği sıklıkla Hashimoto hastalığına eşlik eder ve anemi, hastalığın kendisinden kaynaklanmasa da çoğunlukla birlikte ortaya çıkan çölyak hastalığının, demir emilimini bozan otoimmün  gastritin neden olduğu ve diğer minerallerin emilim bozukluğuna da yol açan anemidir.

Çinko, tiroid hormonlarının üretiminde rol oynar. Hashimoto hastalığı olanlarda bu mineralin beslenme durumunun iyileştirilmesi, eksikliğinden kaynaklanan normal tiroid fonksiyonunu eski haline getirmesi görülür. 

İyot alımını arttırarak guatrojenlerin etkisinin önüne geçilebilir. Ayrıca selenyum alımını arttırmak tiroid hastalıklarını önlemeye yardımcı olur.

Bu makale 4 Ağustos 2022 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dyt. Betül Deniz

Uzm. Dyt. Betul Deniz, Ankara Üniversitesi’nde 2004 yılında lisans eğitimini tamamladıktan sonra yine Ankara Üniversitesi Beslenme Bilimleri’nde 2006 yılında yüksek lisans eğitimi ile uzmanlık almıştır.
Kariyeri süresince 15 yıl kurumsal firmalarda yönetici ve diyetisyenlik mesleğini birlikte götürmüştür. 
2020 yılında Yeditepe Üniversitesi’nden Yaşam Koçluğu sertifikası alarak, aslında çok sevdiği ve uzman olduğu insan ilişkileri konusunda kariyerine bir branş daha eklemiştir.
2021 yılı başında Yeditepe Üniversitesi’nden Fitoterapi Eğitimi alarak diyet danışmanlığı ve çağın beklentisi olan bitkisel çözümlerle danışanlarına farklı çözümler sunmaktadır

Etiketler
Tiroid bezi
Uzm. Dyt. Betül Deniz
Uzm. Dyt. Betül Deniz
Ankara - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube