Panik Atak Nedir ve Nasıl Oluşur?

Uzm. Kl. Psk. Sema Kılıç
Uzm. Kl. Psk. Sema Kılıç
24 Temmuz 201992 görüntülenme
Randevu Al
Panik Atak Nedir ve Nasıl Oluşur?

Herkes kaygılı, endişeli, gergin,  korkmuş, sinirli veya paniklemiş hissetmenin neye benzediğini deneyimlerinden bilir. Panik atağı kısaca tanımlarsak; birden ortaya çıkan, şimşek çakması gibi beklenmedik bir şekilde ve zamanda sizi dehşete düşüren ataklardır.

Yapılan araştırmalara göre her 100 insandan ortalama 22'si hayatlarında en az bir kez panik atak yaşamaktadır. Psikiyatrik bir rahatsızlık olarak tanımlanması için bu atakların tekrar etmesi gerekmektedir.(www.psikiyatri.org.tr).

Bu ataklar sırasında başınız döner, kalbiniz hızla çarpar ve parmaklarınız uyuşur. Panik durumunda kendinize ölmek, boğulmak, bayılmak, kontrolü kaybetmek ya da çıldırmak üzere olduğunuz olduğunuz gibi şeyler söylersiniz.

Panik Atak belirtileri nelerdir?

•             Göğüs ağrısı veya da sıkışması

•             Kalp çarpıntısı

•             Terleme hissi

•             Boğulma hissi, nefesin kesilmesi

•             Halsizlik, baş dönmesi, düşecek gibi ya da bayılacak gibi hissetme

•             Vücutta uyuşma ya da karıncalanmahissi

•             Ürperme ya da ateş basması ,

•             Mide bulantısı ve  karın ağrısı

•             Sarsılma ve titreme

•             Tuhaf ve farklı hissetme

•             Kontrol kaybı  ya da çıldırma korkusu

•             Ölüm korkusu

Yukarıdaki belirtilerden 4 ve daha fazlası bulunuyorsa bir panik atak teşhisi konulabilir. 4’ten az belirti görülüyorsa “Kısıtlı Panik Atak” olarak tanımlanır. Panik atak aslında kas yapmış kaygı atağıdır. Kişilerin geneli varolan kaygılarda bedensel belirtilerin farkına varmazlar.(Baykız vd 2005).

Panik Atak nasıl teşhis edilir?

Birçok ruhsal ve bedensel rahatsızlıkta panik atakta olduğu gibi şikayetler yaşarlar. Bu sebeple bu belirtileri yaşayan bireyler önemli bir hastalığın olmadığından emin olunması sebebiyle bir branş doktoruna (uzman bir dahiliye doktoru, kardiyoloji uzmanı, göğüs hastalıkları uzmanı veya nöroloji uzmanına) gitmelidir.

Bir dahili hastalık yoksa muhakkak psikiyatri doktoruna gitmelidir. Panik atak aslında sadece bir belirtidir. Panik atakla;  Panik Bozukluk, Depresyon , Yaygın Anksiyete Bozukluğu, Sosyal Anksiyete Bozukluğu gibi hastalıklarda beraberinde görülebilinir.Tanı konulmuş panik atak tehlikeli değildir fakat korkutucu olabilir.

İnsanlar neden Panik Atak geçirirler?

Stresli yaşam olayları panik atağı tetikler. Hastalar genel olarak kısa bir süre önce olumsuz bir olay (örneğin bir yakının kaybı, ailevi çatışmalar, çevre ya da iş değişikliği) yaşamıştır. Hatta kendi duygularını bastırmış güçlü görünen bireylerde panik atak genellikle olaylar normale döndüğü ve rahatlamaya başladıkları bir anda olabilir. Bazı hastalarda da  bedensel bir hastalık anında (Epilepsi, kalp krizi, pulmoner emboli veya hipertiroidi vb. gibi hastalık) yaşanan bedensel belirtiler anlamında dikkat artması söz konusudur.

Korkunun neden olduğu aniden duyulan  bir ses, kuduz  köpek, doğa olayları gibi  korkuyasebebiyet verebilecek uyaranların sonunda beynimizdeki otonom sinir sistemi aktifleşip kortizel ve  adrenalin salgısını tetikler. İşte bu hormonlar saniyeler içerisinde kalp ve  solunum hızını, kan basıncını arttırırve de korkuya sebep  olan uyaranlardan kaçmak,  uyarana karşı savaşmak için vücudumuzu aktif hale getirir. Aksiyon için düşünmeye zaman yoktur, hayatta kalmak için saniyeler bile çok önemlidir. Kaçmalısın ya da savaşmalısın  tepkisi tetiklenince beynimiz olayı hemen değerlendirir, uyaranın gerçek tehdit olduğundan emin olur, gerçekse devam etme isteğini analiz eder. Eğer tehdit gerçek değilse ya da artık sürmüyorsa hormonal aktivasyon yani  beyin bu işlemi sonlandırır.

Panik bozuklukta tehlikenin gerçekçi analiz yeteneği bozulmuştur. Bireyin  panik atak esnasında kriz, çıldırma, bayılma gibi  sonuçlarınolacağından emindir. Yaşadığı panik ataktan sonra ölmediğini anlayınca da o korkunç hissi tekrar yaşama korkusu ile her an yaşayacak gibi tetikte bekler. Beklenti anksiyetesi beyin için tehlikenin çok yakında  algısına denir. O nedenle de kaç ya da savaş reaksiyonunu sık kullanılanlar arasında kalır. İşte bu sebeple panik atak için her insanda var olan uyaran sisteminin doğru çalışmaması ve uyaran eşiğinin düşük olması denilir.

Kaç ya da savaş reaksiyonunda olduğu gibi panik atakta da şiddetli korku ve ölüm tehditi hissedilir. Atak sırasında bu reaksiyonunda olduğu gibi vücudumuz aktif hale gelir. Fakat  bu sırada bu korkuya nsebep olabilecek göz ile görülen bir tehdit yoksa, beyin  kaçmayı emretse de modern dünyanın kaçması ve ya da savaşması için vücuda koşma emrini vermez. Fakat  panik atak geçiren bireyin vücudu tam olarak  koşar gibi belirtiler verir(www.kemalarikan.com).

PSK KLİNİK olarak Panik Atak bireysel değerlendirme neticesinde kliniğimizde alanında uzman ekip tarafından uygulanan Bilişsel Davranışçı Terapi, EMDR, Hipnoterapi, Nefes Terapisi gibi çeşitli terapi  yöntemleri arasından danışanımıza en uygun yöntem belirlenerek uygulanır.

EMDR ile panik atakların kökenini oluşturan geçmiş olumsuz anılar ve panik atak zamanlarından ortaya çıkan olumsuz görüntüler; anı ağları yoluyla hatırlanarak beynin çift yönlü uyarımı ile yeniden işlenir. Bu işleme sırasında  olumsuz yaşantıların kişide oluşturduğu panik duygusu da süreç içerisinde azaltarak panik atak nöbetlerinin ortadan kalkmasında yarar sağlar. Psikoterapi süreçleri ile desteklenerek yürütülen EMDR terapisinde çok kısa zamanda kesin çözümler alınabilmektedir.

Hipnoterapi, yapılan araştırmalara göre stres, korku ve endişeyi azaltmada yardımcı olduğunu gösteriyor. Panik atak belirtilerini düzeltmeye yardımcı olmak için de sonzamanlarda hipnoz yaygın olarak kullanılan bir terapi yöntemidir. Hipnoz altındayken hipnoterapinin sağladığı pek çok yöntemle panik atağı olan kişiler yaşadıkları büyük korkuların nedenlerini anlama ve onlarla başa çıkma becerilerini geliştirme imkanını elde ederler.

Bilişsel davranışçı terapinin, panik atak tedavisinde etkisi kapsamlıdır. Bu etkililik bir çok araştırmada desteklenmiştir. Psikoterapide dikkat odağı bedenden çevreye yönlendirilmesi, zihinsel düzeyde doğru olmayan tehlike inançları üzerinde çalışılarak yeniden yapılandırma sağlanır. Kişinin kendisini kısıtlayan kaçınma ve güvenlik davranışlarını değiştirmesine destek olunur.

Nefes Terapisi, panik atak tedavisinde çok önemlidir. Çünkü hızlı ve yüzeysel solunum panik atağın başlamasına sebep olabildiği gibi, panik atağın durdulmasını sağlar.  Yapılan araştırmalarda panik bozukluğu problemi yaşayan bireylerin diğer bireylere göre daha hızlı solunum yaptıkları ve göğüs solunumlarının daha yüzeysel olduğu görülmüştür. Panik atak tedavsinde karın solunumu en etkili yöntemlerdendir.

Etiketler

Panik atak belirtileriPanik atak nedirPanik atak nedenleriPanik atak etkileriPanik ataklar kabusunuz olmasinPanik

Yazar Hakkında

Uzm. Kl. Psk. Sema Kılıç

Uzm. Kl. Psk. Sema Kılıç

Ben Klinik Psikolog Sema Kılıç. 1982 yılı Adana doğumluyum 20 yıldır Mersin'de yaşamaktayım. Toros Üniversitesi Psikoloji Bölümü lisans eğitimini onur derecesi ile tamamladım. Lisans eğitimimin ardından Yakın Doğu Üniversitesi Tezli Klinik Psikoloji alanında yüksek lisans eğitimimi 'Cinsel mitlerin depresyon ve vajinismusla ilişkisi' konulu tez çalışmamla tamamlayarak klinik psikolog unvanı aldım. 
Çeşitli kamu ve özel kuruluşlar da görev aldıktan sonra 2017 yılında PSK Klinik aile danışma merkezini kurdum. Kliniğimizde aile danışmanlığı, çift ve ilişki danışmanlığı, bireysel danışmanlık, çocuk ve ergen danışmanlığı kurumsal danışmalık gibi birçok alanda uzman kadromuz ile hizmet vermeye devam etmekteyim.
2021 ve 2023 yıllarında ise Türkiye'de ilk defa düzenlenen Çukurova Sağlık Ödülleri kapsamında iki kez Yılın Psikoloğu Ödülünü aldım.
Ben bir klinik psikolog olarak, ruh sağlığı alanda özellikle uluslararası geçerliliği ve güvenilirliği kanıtlanmış çeşitli terapi yöntemlerini kullanıyorum. Eğitimlerimi dünya çapında psikoloji alanında öncülük yapan isimlerden aldım. Evlillik ve Çift Terapisi eğitimimi Gottman Enstitüsü kurucuları olan John ve Julie Gottman’dan, Psikodinamik Psikoterapi Eğitimimi bu alanın duayeni olan Otto Kernberg’ten, Sensorimotor Psikoterapi eğitimimi enstitü kurucusu Pat Ogden’dan, Deneyimsel Oyun Terapisi eğitimi ve süpervizyonlarımı Byron Norton’dan, Kayıp ve Yas Terapisi eğitimimi Porland Enstitü kurucusu Robert A. Neimeyer’dan alarak tamamladım. Bunlara ek olarak EMDR Terapisi, Sanat Terapisi, Cinsel Terapi, Mindfulnes Eğitici Eğitimimi yine alanın öncü isimlerinden alarak tamamladım. Ayrıca uluslararası çocuk ve ergen cinsel sağlığı alanında çalışmalar yürüten Culture Reframed Enstitüsü’nden eğitici eğitimlerimi tamamladım ve Türkiye’de bulunan sayılı elçilerinden biri olarak çalışmalarıma devam etmekteyim.
Bir psikolog olarak, ruh sağlığı alanındaki yenilikleri takip etmek ve sürekli kendini geliştirmek, mesleki başarının ve hizmet kalitesinin temel taşlarından biri olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda, etik sorumluluklar ve kanıt temelli yaklaşımlar doğrultusunda çalışmak, odağımıza danışanların iyi oluşunu almak temel prensibimizdir. Tüm edindiğim bilgi ve deneyimler doğrultusunda halkımıza yönelik düzenlediğimiz atölyeler, seminerler ve sosyal sorumluluk projeleriyle çalışmalarımı sürdürmekteyim.
Merkezimizde ruh, beden ve zihin sağlığı bir bütün olarak ele alınmaktadır, çünkü bu üç unsur birbirine derinden bağlıdır. Ruh sağlığı, duygusal ve psikolojik iyilik halimizi içerir; düşüncelerimizi, hislerimizi ve davranışlarımızı etkiler. Zihin sağlığı ise düşünme, öğrenme ve problem çözme gibi bilişsel süreçlerimizi kapsar. Beden sağlığı ise fiziksel sağlık durumumuz, beslenmemiz, hareketliliğimiz ve genel fizyolojik işleyişimizi temsil eder.
Bir klinik psikolog olarak bu üç alanın dengede olmasının bireyin genel yaşam kalitesine doğrudan etki ettiğini söyleyebilirim. Stres gibi zihinsel bir durum, bedensel belirtilere yol açabilir, örneğin baş ağrıları ya da mide rahatsızlıkları. Aynı şekilde, fiziksel sağlık problemleri kişinin ruh sağlığını da olumsuz etkileyebilir. Bu yüzden ruh, beden ve zihin sağlığının bütüncül olarak ele alınması ve her birine özen gösterilmesi, bireyin dengeli ve sağlıklı bir yaşam sürdürmesinde kritik öneme sahiptir. Sanat terapisi, mindfulnes, nefes terapisi ve beden odaklı terapiler bu noktada faydalandığımız ekollerdir.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.