Doktorsitesi.com

İlişkileriniz Başladığı Hızda Sona Mı Eriyor?

Aile Danışmanı Ahmet Emin Yüksel
Aile Danışmanı Ahmet Emin Yüksel
8 Eylül 202544 görüntülenme
Randevu Al
İlişkileriniz Başladığı Hızda Sona Mı Eriyor? Size Tanıdık Geldi Mi? O Zaman Bu Yazıyı Okumalısınız.
İlişkileriniz Başladığı Hızda Sona Mı Eriyor?

Danışmanlık odalarında romantik ilişkiler hakkında konuşurken ya da çiftler birlikte görüşmeye alınmışken en çok duyulan cümlelerden birisi de şu olmalı; “Aramızdaki ilişkide her şey güzel başlamıştı, mutluyduk ama anlamadım ne olduysa birden bire benden uzak durmaya başladı”.

Dışarıdan bakıldığında, bu durum sanki “yanlış partner seçimi” gibi görünebilir. Fakat çoğu kere tekrarlanan bu  durumun temelinde başka dinamikler söz konusudur.

İlişkilerin Başlangıcındaki Yoğun Heyecan

“İlişkinin hemen ilk zamanlarında size verilen sevgi, şefkat ve ilgi, duygusal anlamda tam da ihtiyacınız olan şeydir, kısa ve hızlı bir sürede “güçlü” bir bağ kurulduğunu size düşündürebilir. Bu bağın bu denli hızlı kurulmasının sebebi  “bugüne kadar ne ailemden, ne de çevremden hak ettiğim sevgiyi alamadım, duygusal anlamdaki ihtiyaçlarım hiç karşılanmadı” ama bu kişi hepsinden daha farklı inancıdır.

  • O ilgi, geçmişte eksik kalan sevgi ve kabulün yerine konur.
  • Kişi kendini güçlü bir biçimde “tamamlanmış” gibi hisseder.
  • İlişki, doğal akışından daha hızlı ve yoğun  ilerler.

Bu hızlı başlangıç aslında bir boşluğun doldurulma çabasıdır. Ancak zamanla bazı nedenlerden dolayı, ilişki daha kırılgan hale gelir.

Bu tip sorunlar yaşayan bir birey sıklıkla şu endişelere sahip olabilir;

  1. Sevgi Eksikliği: Partnerin içten, koşulsuz sevgisini alamayacağına  inanmak.
  2. Anlaşılmama Endişesi: Kimsenin duygularınızı gerçekten anlamayacağına inanmak.
  3. Destek Eksikliği: İhtiyaç anında güvenilecek birine sahip olunamayacağına inanmak.

Bu inançlar farklı mekanizmalarla  çalışır. Dolayısıyla:

  • Karşı taraf bir süre sonra ilgisini azalttığında “beni gerçekten hiç sevmedi” algısı doğar.
  • Küçük bir ihmal veya tesadüfi bir zaman ayıramama, günlük yaşam içindeki herhangi bir başka meşguliyet dahi  büyük bir reddedilme gibi hissedilip, değerlendirilir.
  • Ve sonunda oluşan kaygı, partnerden daha çok ilgi ve güvence talep etmeye dönüşür.

Bir de diğer taraftan bakalım; bu tip tekrarları yaşayan birinin tercih edeceği ve çoğu kere zaten  karşısına çıkan kişi de ;  kaçıngan, mesafeli ve uzak durmaya daha eğilimli birisi olacaktır. Bu eğilimlere sahip olan kimseler;

  • Karşı taraftan gelen yoğun beklentiden dolayı kendilerini boğulmuş ve kaybolmuş hisseder,
  • İlişki içerisinde kendilerine ait kişisel alanlarını kaybettiklerini düşünür,
  • Geri çekilerek ya da kaybolarak tepki verirler.

Karşı karşıya kalınan durum , “kaygılı-kaçıngan dansı” diye adlandırılır.  Bir taraf yakınlık kurmak istedikçe diğer taraf uzaklaşır.

Peki Ama Aynı Süreç Neden Hep Tekrar Ediyor?

  • Bazı kimseler için, ulaşılması güç, duygusal açıdan mesafeli ya da hazır olmayan kişiler daha çekici gelir. Ama bu kişiler ilişkinin başında tam da hayal edildiği gibi yakındırlar.
  • Kişinin kendisi ile sağlıklı bir ilişki yürütemeyecek kişilere yönelmesi, sürecin kendi kendini tekrar eden doğasının bir sonucudur.
  • Bu seçim, yine aynı hikâyeye neden oluyor;

yoğun başlangıç → artan kaygı → partnerin uzaklaşması → yalnızlık.

İnsanlar maalesef ki bu olumsuz tecrübe yaşandıktan sonra, tekrar aynı şeyleri yaşayacakları başka bir ilişkiye, hızlı bir biçimde başlama eğilimine sahiptir. Bu nedenle bu konu hakkında destek alınması tavsiye edilmektedir.

Yaşanılan sorun tesadüfen ,yanlış  bir partner seçiminden ibaret değildir, seçimlere yön veren içsel süreçlerin bir sonucu gibi görünür. Bu katı süreçler ise   değişmeyecek şeyler değildir.

Yazar Hakkında

Aile Danışmanı Ahmet Emin Yüksel

Aile Danışmanı Ahmet Emin Yüksel

Psikoloji Lisans programında öğrenim görüyor olmak ile birlikte, Klinik Psikoloji Yüksek Lisans programını tamamlamıştır. Tez konusu olarak "Bipolar Bozukluk tanısı almış bireylerle, Sağlıklı bireylerin Bilişsel esneklik ve Evlilik Uyumu açısından karşılaştırılması" konusunu çalışmıştır. Klinik psikoloji stajını Konya Numune hastanesinde, Uzman Doktor Psikiyatrist Hüdaverdi DERMAN eşliğinde gerçekleştirmiştir. Merkezinde konuk ettiği Danışanlar ile yaptığı çalışmalarda , daha çok Duygu Odaklı Danışmanlık ve Şema Danışmanlığı yöntemlerini kullanmaktadır. Evlilik hazırlıkları yapan çiftlerle, ya da boşanma sürecindeki ailelerle de uygun danışmanlık yöntemleri ile çalışmalarını sürdürmektedir.

Mesleki yaşantısı boyunca;
Necmettin ERBAKAN Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi hocalarından Aile Danışmanlığı eğitimi,
Prof.Dr. Murad ATMACA'dan Bilişsel Davranışçı Terapi eğitimi,
Prof.Dr. Cebrail KISA'dan Duygu Odaklı Çift Terapisi, Kayıp ve Yas terapisi eğitimi, Boşanma terapisi eğitimi,
Prof.Dr. Sema YEŞİLYURT'tan Cinsel Terapi eğitimi,
Doç.Dr. Aylin DEMİRLİ YILDIZ'dan Şematerapi eğitimi,
Uzman Doktor Psikiyatrist Cem KEÇE'den 12 aylık Psikoterapi eğitimi, Cinsel Terapi eğitimi, Kayıp ve Yas terapisi eğitimi,
Uzman Doktor Psikiyatrist Fatma COŞAR'dan Sistemik Evlilik Terapisi, Bilişsel Davranışçı Evlilik Terapisi, Duygu Odaklı Çift Terapisi eğitimlerini,
Klinik Psikolog Suzanne LEVY'den Bağlanma Temelli Aile Terapisi (BTAT) eğitimini ve son olarak ta ;
2023 yılı Haziran ayında DBE, (Davranış Bilimleri Enstitüsü)'nden EMDR 1.düzey eğitimini almıştır.

Özel Terapimed Aile Danışma Merkezi; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlı bir kurum olmakla birlikte tamamen Özel bir merkez statüsündedir. Ahmet YÜKSEL; Özel Terapimed Aile Danışma Merkezinde 2013 yılından beri hizmet vermektedir.
Merkezde, Konya valiliği Ücret tespit komisyonunun belirlediği ücretler üzerinden danışmanlık hizmeti verilmektedir. Ücret tespit komisyonu her yılın Aralık ayı sonunda toplanarak taban ve tavan fiyat listesi oluşturmakta ve bu konuda halkımızın yararı ön planda tutulmaktadır.

<

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.