Doktorsitesi.com

Hiperbağlılık: Aşırı Uyum Gösterme Davranışının Psikodinamiği

Psk. Mustafa Cem Oğuz
Psk. Mustafa Cem Oğuz
10 Temmuz 202537 görüntülenme
Randevu Al
Hiperbağlılık, bireyin başkalarıyla ilişkilerini sürdürmek ya da terk edilmemek için kendi ihtiyaçlarını, duygularını ve sınırlarını bastırarak aşırı bir uyum gösterme haliyle tanımlanır. Bu davranış, ilk bakışta fedakârlık ya da yüksek empati gibi algılansa da uzun vadede kişilik sınırlarını eriten, benlik bütünlüğünü tehdit eden bir psikolojik savunmadır. Bu yazıda hiperbağlılığın psikodinamik temelleri, çocukluk kaynaklı kökenleri ve terapötik çözüm yolları ele alınacaktır.
Hiperbağlılık: Aşırı Uyum Gösterme Davranışının Psikodinamiği

1. Hiperbağlılık Nedir?
Hiperbağlı birey, karşısındaki kişiyi memnun etmeye odaklıdır. Sürekli “evet” der, taleplere hayır diyemez, karşısındakini üzmekten aşırı korkar ve ilişkideki dengenin bozulmasından endişe duyar. Ancak bu davranış zamanla kişiyi kendi iç sesinden uzaklaştırır ve değersizlik duygusunu besler.

2. Psikodinamik Temelleri
Çocuklukta duygusal olarak istikrarsız, mesafeli ya da cezalandırıcı ebeveynlerle büyüyen birey, “bağ kalmak için uyum sağlamak zorundayım” şeması geliştirir. Özellikle “şartlı sevgi” ile büyüyen bireyler, sevilmenin bedelinin “kendinden vazgeçmek” olduğunu öğrenirler. Bu öğrenme, erişkin yaşamda da otomatik bir uyum davranışı olarak devam eder.

3. Bağlanma Stilleri ve Hiperbağlılık
Kaygılı-bağlanma stiline sahip bireyler, terk edilme korkusuyla yoğun uyum gösterirler. Bağ kurdukları kişiye “yeterince iyi görünmek” için kendi sınırlarını yok sayarlar. Partnerleri tarafından duygusal olarak ihmal edilseler dahi bu bağdan kopmak yerine daha fazla uyum göstererek ilişkiyi sürdürebileceklerine inanırlar.

4. Aşırı Uyumun Belirtileri
- Sürekli özür dilemek
- Karşısındakinin duygularını kendi duygularının önüne koymak
- İlişkilerde sınır koyamamak
- Terk edilme korkusuyla sürekli onay aramak
- Kendi ihtiyaçlarını önemsizleştirmek

5. Terapötik Müdahale Süreci
Hiperbağlı bireyin öncelikle bu davranış biçimini fark etmesi gerekir. Çünkü çoğu zaman bu bireyler kendi davranışlarını “iyi niyet” ya da “empati” olarak yorumlarlar. Psikoterapi sürecinde aşağıdaki çalışmalar yapılabilir:
- Şema terapiyle “terk edilme”, “kusurluluk”, “kendini feda etme” şemalarıyla çalışma
- Sınır koyma egzersizleri
- Kendi ihtiyaçlarını ve duygularını fark etmeye yönelik duygusal farkındalık çalışmaları
- Terapötik ilişki içerisinde koşulsuz kabul deneyimiyle yeniden bağlanma

6. Kendine Dönüş
Hiperbağlılık zamanla kişinin kendi sesini kaybetmesine neden olur. Terapötik hedef, bireyin önce “kime dönüşmüş olduğunu”, sonra “kim olmak istediğini” fark etmesini sağlamaktır. “Hayır” demek, suçluluk yaratmamalı; aksine psikolojik bir hak olarak görülmelidir.

Sonuç olarak hiperbağlılık, görünenin aksine bir sevgi göstergesi değil; terk edilme korkusunun maskelenmiş halidir. Psikoterapi süreciyle birey, başkalarının onayına ihtiyaç duymadan da var olabileceğini deneyimler. Gerçek bağ, kendinden vazgeçmeden de mümkündür.

Hazırlayan: Uzman Psikolog Mustafa Cem Oğuz

Yazar Hakkında

Psk. Mustafa Cem Oğuz

Psk. Mustafa Cem Oğuz

Mustafa Cem Oğuz, 1983 yılında Ankara’da doğmuştur. Psikoloji alanındaki eğitimini tamamlayarak Türkiye’de pedagojik diplomaya sahip nadir uzmanlardan biri olmuştur. Genel psikoloji alanında yüksek lisans yapmış, eğitim sürecinde okul, huzurevi ve hastane gibi farklı kurumlarda stajlar gerçekleştirmiştir.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.