Uygulanan Tıbbi tedaviyi desteklemek
Gebe kalma ile ilgili problem yaşayan kişilerin genellikle; zihinsel, duygusal ve fiziksel iyilik durumlarında hissedilir bir düşüş olurken; stres, hayal kırıklığı, endişe, suçluluk, kıskançlık ve depresif duygularda ise bir yükselme gözlenir.
Kişilerin hayatlarındaki tüm öncelikler değişir. Artık ulaşılması istenen tek hedef bebek sahibi olmaktır. Bir anlamda çok da müdahale edemedikleri bir süreçte uğraş vermektedirler. Beklenen önemli tarihler, tahliller ve sonuçları, alınan sonuçların getirdiği olumsuz duygular, yeniden bir karar verme süreci, yeniden denemeye başlamak, bütün bunlar eşlerdeki stres ve kaygı düzeyini gittikçe artırır.
Artan stres ve kaygı düzeyi fiziksel sağlığı olumsuz etkiler. Olumsuz etkilenen fiziksel sağlık nedeniyle de uygulanan tıbbi tedavinin başarı oranı olumsuz etkilenir.
Bu nedenle terapide tıbbi tedaviyi olumsuz etkileyebilecek stres ve kaygı düzeyinin baş edilebilir düzeye çekilmesi hedeflenir.
Üremeyi engelleyen olumsuz etkilerin ortadan kaldırılmasına yardımcı olmak
Bir de farkında olunmayan duygu ve düşüncelerde doğurganlığı etkiliyor olabilir.
Özellikle bedenimizin tehlike anında verdiği otomatik cevaplar bilinçaltının kontrolündedir. Bu nedenle bedenimizle ilgili herhangi bir tehlike sinyali veya kontrolü yitirme duygusu bilinçaltını tetikler. Bilinçaltı otomatik bir tepki verir.
Bu bakış açısı da genellikle açıklanmayan gebelik problemleri ile ilişkilidir. Fiziksel olarak her şey yolundadır. Ancak uygulanan tıbbi tedaviye bir türlü olumlu cevap alınamaz. Böylesi durumlarda yapılması gereken kadın ve erkeğin kendi iç dünyalarına ve eşler arasındaki ilişkiye dair derinlemesine psikolojik bir irdelemenin yapılmasıdır.
Kadının ya da erkeğin kendinin bile farkında olmadığı bilinçaltının emrinde üremesini zorlaştıran ya da engel olan düşüncelerin araştırılması gerekir.
Amaç bu duygu ve düşüncelerin bilinç düzeyine çıkarılması ve kişi tarafından analiz edilmesinin sağlanmasıdır.
Zihinle Beden Konuşur mu?
Bir an için mutlu olduğunuz bir anınızı düşünmenizi istiyorum. Yüz hatlarınızın ve bedeninizin nasıl gevşediğine dikkat edin. İçinizi tatlı bir sıcaklık kaplıyor. Kendiniz hakkında olumlu düşünceler geliyor aklınıza değil mi?
Şimdi bir de canınızı sıkan bir olayı düşünmenizi istiyorum. Bedeninizde şimdi neler oluyor? Yüz hatlarınız daha gergin, vücudunuz biraz kasılmış. Belki nefesinizi tutuyorsunuz. Can sıkıcı bir durum değil mi?
Her iki durumda da bedeninize herhangi bir talimat vermediğinize dikkat edin. Sadece sizi mutlu ya da mutsuz eden bir anınızı düşündünüz aslında.
Zihinsel bir süreçti yaşadığınız. Ama bedeniniz nasıl da etkilendi düşüncelerinizden ve duygularınızdan.
Bedenimiz ve zihnimiz sürekli iletişim halindedir. Birbirlerinden etkilenirler. Her bir düşüncemizin ya da duygumuzun bedenimizde bir yansıması vardır. Olaylar karşısında ürettiğimiz her bir duygu ve düşüncemizin bedenimizin kimyasına bir etkisi vardır.
Burada önemli olan negatif ve sağlıksız düşüncelerin ve duygularında bedenimiz üzerinde etkisi olduğunu kabul etmektir.