Çocuklukta cinsel gelişim ve ailelerin yapması gerekenler

Psk. Bahar Boylu
Psk. Bahar Boylu
15 Ağustos 2015160 görüntülenme
Randevu Al
Çocuklukta cinsel gelişim ve ailelerin yapması gerekenler

Çocuğunuz Kendi Cinsel Kimliğini Keşfediyor! 

Cinsel Gelişime Merak, Küçük Yaşta Başlar

Çocuklar doğdukları andan itibaren yaşamı bir an önce keşfetmeye çalışırlar. Bu keşif yolculuğunda çocuklar, zaman zaman etraflarındaki yetişkinleri bıktıracak kadar çok soru sorarlar. Bu sorulardan bazıları öyle önemlidir ki, yanıtsız bırakıldığında ya da önemsenmediğinde çocuğu çok önemli problemlere taşır. İşte bu denli hassasiyet gerektiren konu ‘cinselliktir’. Aslında ilk temas ve haz hissi bebeklikte, cinsiyet organı ebeveyn tarafından temizlenirken başlar.  1-3 yaş arasında da tuvalet eğitimi ile cinsiyet organı gündemde kalır. Bu yaşlarda cinsiyet organı ile oynama, dokunma, sürtünme davranışları görebiliriz. Yetişkinlerin yaşadığı gibi cinsel ihtiyaçlar nedeniyle bunu yapmaz çocuk; çünkü cinsiyet hormonları henüz aktif değildir. Çocuk bu davranışları keşfettiği hazzı tekrar yaşamak amacıyla yapar. Bu da oldukça normaldir.

Biraz büyüdükçe, cinsel organını anlamaya dönük sorular sormaya başlar.; cinsel kimliğini oluşturmaya çalışmaktadır. Çocukların en çok sordukları ilk sorular önce kendi cinsel organlarını tanımaya hemen ardından karşı cinsi tanımaya yöneliktir (Bilir ve Alpsan,1977).  Kendisini inceleyen çocuk, kendisi gibi olmayanları da inceleyerek kim olduğunu netleştirir. Böylece kişiliğini oluştururken ‘cinsiyetimle ben kimim?’ sorusuna da bir cevap bulmaya çalışır.

Anne-baba ve büyük kardeşlerinin hatta akraba çocuklarının kendi cinsiyetlerine dair özellikleri nasıl taşıdığını izler, cinsiyet organlarına nasıl baktığını, değer yargılarını anlamaya çalışır. Bu kişilerle olan yakınlığına ve hayranlık düzeyine göre, ya onlar gibi olmaya çalışır, özdeşim kurar ya da anne-baba vd.’nin taşıdığı cinsiyet davranışlarına zıt davranışlar geliştirebilir. Ailedeki kişilerin cinsiyet davranışları çocuğun kendi cinsiyetine verdiği anlamın temelini oluşturur.(Kaplan ve Sadock 2004).

Ailede atılan bu 0-5 yaş arası ilk anlamlı temeli, okul hayatındaki öğrenmeler takip eder. Cinsel gelişim ile ilgili bu yaşlarda verilmemiş bilgiler varsa, çocuk bu konuya daha yoğun gizli ya da açık merak duyacaktır. Doğru bilginin eksikliğini, basın-yayın organlarından öğreneceği hatalı bilgilerle, bilgisiz yaşıtlarından gelen mesajlar ve davranışlarla dolduracaktır. Bu noktada, ailede ve okulun ilk yıllarında verilen cinsel eğitim büyük önem kazanmaktadır. Cinsel eğitim hem ebeveynlerin hem de okul öncesi öğretmenlerinin asli görevleri arasındadır.

Cinsel Eğitim Nedir?

Cinsel eğitim denince kişilerin aklına ilk gelen, cinsel organların ve bölgelerin isimleri, ne işe yaradıkları, üreme ve bununla ilgili konular olmaktadır. Gerçekte cinsel eğitim bundan çok daha kapsamlı ve anlamlı olmalıdır.

Cinsel eğitim bireyin fiziksel, duygusal ve cinsel gelişimini anlaması,  insan cinselliğine karşı, başkalarının haklarına, görüş ve davranışlarına saygılı bir bakış açısı edinmesi ve olumlu davranış biçimleri ve değer yargıları geliştirmesi eğitimidir.

Çocuklar cinsel meraklarını bazı soru ve davranışlarla hissettirirler:

“Neden babaların bıyıkları var?”,“Neden babalar etek giymez?”,“Neden kızların organı farklı?”, “Annelerin göğüsleri var ama babaların yok, neden?” gibi sorular sorabilirler,

Anne veya baba banyo yaparken ya da tuvalete girdiklerinde onları izleyebilirler,

Doktorculuk oynayarak bedenin cinsiyet organını tanımaya çalışabilirler,

Evcilik oynarken, anne-baba ve değişik rolleri üstlenebilirler,

Bazen çok heyecanlı, gergin, korkmuş iken cinsel organına dokunup rahatlamaya çalışabilirler, sürtünme davranışı gösterebilirler,

Arkadaşları ile cinsellik hakkında konuşmak isteyebilirler,

Kızsa erkek, erkekse kız arkadaşı olduğunu ve onunla evleneceğini, bebek yapmak istediğini söyleyebilirler,

Giyinirken veya banyo yaparken yalnız olmak isteyebilirler, odasında yatağında yalnız kalmak isteyebilirler,

Ayıp şakalar ve sözler duyduğunu söyleyip, bunları tekrar etmek isteyebilirler,

Karşı cinsten birini rol gereği taklit edebilir, karşı cinsin kıyafetlerini veya oyuncaklarını beğenip edinmek isteyebilirler,

Hayvanların üremelerini merak edip sorular sorabilirler,

Diğer çocukları ve yetişkinleri öpmek, onların kendisini öpmelerine izin vermek isteyebilirler,

Bazı çocuklar ise hiç soru sormaz, tüm bu merak berlirtilerini göstermeyebilirler. Ama bu onların cinsel gelişimleri hakkında bilgi sahibi olmalarına engel değildir, aslında hissettiği, fark ettiği, izlediği bu alan hakkında onun da bilinçlenmeye ihtiyacı vardır, sadece bunu baskılıyordur. 

Bu durumlar, anne-babanın da cinsiyetle ilgili ilk kez bilinçli davranışta bulunduğu andır. Çünkü bu ana kadar cinsel eğitimin bir anlamda gizli kaldığını, su üstüne çıkmadan sürdüğünü söyleyebiliriz. Aslında tüm yaşlarda sorulan cinsel sorularda en önemli nokta anne-babanın soruları cevaplarken sergilediği tutumlardır.

Çocuğa Cinsel Eğitimi Ebeveynlerden Hangisi Vermelidir?

Çocuklara cinsel eğitim vermek sadece annenin görevi değildir. Hem anne hem babanın görevidir. Çocuk hangi ebeveynini kendine yakın hissedip soru soruyorsa o ebeveyn cinsel eğitim vermeye başlamalıdır. Hatta soru gelmese bile okul öncesi yaşlarda çocuğa, kitaplardan da yardım alarak bilmek istedikleri anlatılmalıdır.

Anne ve babaların kendilerinin de konuşmaktan utandıkları bir konu olduğu için, cevap verirken sıkılabilirler, çaresiz hissedebilirler, çocuğun bilmek isteyeceğinden fazlasını anlatmaya çalışabilirler ya da çocuğu azarlayıp konuyu kapatabilirler. Bunlar çocuğa bazı mesajlar verir: ‘Cinselliğinle ilgili konuşmak zordur, kötüdür.’, ‘Biz bu konuda yetersiz bilgiye sahibiz, bize sorma, bizden başka kaynaklardan öğren.’, ‘Cinsel organın hakkında konuşmak beni kaygılandırıyor, demek ki ortada korkulacak bir şey var.’, ‘Kendine ait olan bu parçan ayıp bir şey, utanılacak bir parçan var, o yüzden görmezden geliyorum.’ Bunun gibi mesajları anne-babalar hatalı tutumlarla, istemeden çocuğa aktarabilirler. Kaçmak, konuşmamak ya da suçlayıcı yaklaşmak, kendine ait cinsel kimliğini geliştirirken çocuğa zarar verebilmektedir, bu tutumları sergilemekten kaçınmak gerekir.

Anne-Baba- Çocuk Arasında Bedensel Sınırların Olması Önemlidir

Anne ve babalar bebeklikten itibaren çocuklarını kendi parçaları olarak görürler. Çocuk bebeklikten itibaren, anne-babasından ayrı bir birey olma yolculuğuna girer; ama aynı şekilde, anne-baba da çocuklarından ayrık olma yolculuğuna girerler. Bu karşılıklı ruhen ve bedenen ayrıklaşma hali bazı ailelerde yeterli ve istenen düzeyde ilerlemeyebilir.

Ayrık bireyler olma yolculuğundaki gecikmelerde şu durumlar görülebilir:

Bazı anne ve babaların, çocuklarının özel bölgelerine dokunmasından rahatsız olmaması,

Banyoya veya tuvalete aynı zamanda girmesi,

Çocuklarının (kendi yapabilecek yaşta olmasına karşın) tuvaletten sonra özel bölgelerini temizleyebilirler,

Çocuğun anne ve babasının arasında yatması,

Çocuğun cinsiyet organını akrabaların arasında gösterme, ailenin bunu teşvik etmesi,

Çocuklarının yanında kendi özel hayatlarına ait davranışlar sergilemesi,

Ebeveyn yatak odalarının kapılarını sürekli çocuğa açık olması, çocuğun sınırları öğrenememesi.

Tüm bu davranışlar ayrık bir cinsiyet kimliği geliştirmesinde çocuk için zararlı sonuçlar doğurur.

Ailelerin çocuklarına göstermeleri gereken sınır davranışları şu mesajları taşımalıdır:

Cinsiyet organın sana özeldir, sana en yakın olan anne ve baban bile ona dokunamaz ve kimseye bunu göstermen gerekmez.

Sana çok yakın olsa da annen, baban, kardeşlerin veya arkadaşlarınla aranda görünmez bir duvar vardır. Bedeninin özel bölgelerini görmemeleri gerekir, sen de onlarınkini göremezsin. Bedenin sana aittir.

Sen kendi bedenini temizleyebilirsin.

Cinsiyet organın, kulağın, burnun gibi bir organdır, ayrıcalığı yoktur. Seni başkalarından üstün ya da aşağıda göstermez. Onun da her organ gibi işe yaradığı yerler ve görevleri olmaktadır.

Anne ve babanın odası onlara aittir, senin bilmediğin ve bilmene gerek olmayan özel paylaşımları olabilir, bu onları eş olarak hakkıdır. O odaya izinsiz giremezsin, bu nedenle kapı kapalıdır, izin alarak girmen gerekir.

Banyonu kendi başına yapabilirsin, ben senin yanında giyinik durup istediğinde yardımcı olacağım. Benim vücudum da artık bana özel ve senin yanında çıplak olmayacağım.

Çocuklarınıza sınırı evde koymayı öğretirseniz, okul hayatında da akranları ile arasındaki bedensel ve ruhsal sınırı kendi koyacak ve kendini koruyacaktır.Aynı şekilde hayatında tanıdığı ya da tanımadığı yetişkinlere karşı da bedensel sınırlarını koyacak ve kendisini istemediği durumlarda koruyabilecek bağımsız bir birey olacaktır.

Cinsel Gelişimde Çocuklardan Gelen Zor Sorulara Pratik Cevaplar

Çocuklar sorduğunda ailelerin cevaplarken çok sıkıştığı bazı sorular vardır.

Zor Soru 1: Ben nasıl doğdum?

Uygun Cevap (3-6 yaş arası çocuklar için): Senin olmanı istiyordum, kalbimdeydin ve karnıma düştün, doğdun.

Uygun Cevap (7-9 yaş arası çocuklar için): Babanın vücudundaki bir sıvı vücuduma geçti, bir hücre oluştu. O hücre mercimek tanesi kadardı, karnımda büyüdü ve sen oldun.

Zor Soru 2: Nerden çıktım?

Uygun Cevap: Benim vücudumda olan özel bir kanaldan geçtin. Yine vücudumda olan özel bir delikten dışarıya çıktın.

“Çok acıdı mı?” diye sorarsa: “Evet biraz acıdı ama esneyen bir delikti o, esnedi ve çıktın.”

Zor Soru 3: Siz birbirinize sarılıp birbirinizi öpüyor musunuz? Anne ve babalar bunu yapınca çocukları oluyormuş, ben de arkadaşıma sarılırsam çocuğumuz mu olacak?

Uygun Cevap: Sadece anne ve babalar çocuk yapabilirler, sizin yaşınızdaki çocuklar bunu yapamazlar. Evet biz birbirimize olan sevgimizi sarılarak gösteriyoruz. Senin yaşındaki çocuklar da birbirine sarılabilir, öğretmeninize de sarılabilirsiniz. İnsan sevdiklerine sarılır ama o izin verirse. Sevdiğini göstermenin pek çok yolu vardır, sarılmak bunlardan yalnızca birisi.

Zor Soru 4: Markettesiniz ve çocuğunuz yüksek sesle şunu diyor: Anne arkadaşımın organını gördüm, onun var benim niye yok?

Uygun Cevap: Daha önce çocuğunuza bu konuları özel bir zamanda açıklamıştınız ve diyorsunuz ki: “İnsanların arasındayken yüksek sesle bunları konuşmak yanlış olur. Sana daha önce anlatmıştım ama yine merak ettin, bunu evde özel bir yerde aramızda konuşalım.”

Zor Soru 5: Baba, yabancı bir amca/teyze özel bölgelerime dokunabilir mi?

Uygun Cevap: Bizim vücudumuzda bazı özel yerler var bunu anlatmıştım sana. Onlara senin iznin olmadan kimse dokunamaz. Sadece sağlığın için annen, baban ve doktorun dokunabilir. İzinsiz dokunmak isteyen ve rahatsız hissettiren biri varsa ona ‘hayır istemiyorum’ demelisin, ondan uzaklaşmalısın ve hemen bana veya annene haber vermelisin. Yanlışlıkla dokunmuş olabilirler, hemen korkma ama rahatsız hissedersen uzaklaş ve yine bana  veya annene anlat.

Zor Soru 6: Anne, neden senin göğüslerin var, babamın yok?

Uygun Cevap: Ben bir kadınım, baban bir erkek. Erkeklerin de göğüsleri var ama kadınlarınkinden farklı. Kadınlar çocuk sahibi olabildikleri için göğüsleri var. Çocuk doğduktan sonra annelerin göğüslerinden gelen sütle beslenir. ‘Peki bu neden?’ diye sorarsa, ‘Böyle yaratılmışız.’ diyerek sonlandırabilirsiniz.

Sevgili Anne ve Babalar,

Unutmayalım ki, gelişimin her alanında çocuk eğitimi süreklidir. Cinsel gelişim de zihinseli duygusal, sosyal ve bedensel gelişim gibi bebeklikten başlar, yetişkinliğe kadar devam eder. Ebeveynlerin görevi bu alanda da çocuklarına her adımda cesurca ve gerektiği kadar yol göstermesidir.

‘Çocukların Cinsellikle İlgili Sahip Oldukları Tek Hak; Gerçeği Bilme Hakkıdır.’  (Richard Ives)

 

Kaynakça:

 

‘Cinsel Gelişimde Sekiz Yıl Arayla Değerlendirme’

Türk Psikiyatri Dergisi 2008; 19(4):390-397

‘Ergenlerde Cinsellik’

Turan Set, Nezih Dağdeviren, Zekeriya Aktürk, Genel Tıp Derg 2006;16(3)

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Edirne

‘Engelli Çocuk ve Gençlerin Cinsel Eğitimi’

Doç.Dr. İsmihan ARTAN

Hacettepe Üniversitesi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümü

‘Çocuğunuz Cinsiyetini Keşfederken’

Uzm. Psk.Danışman Elvan Ucur

Çevre Koleji Ebeveyn Semineri, Mart 2012

 

Etiketler

Cinsel eğitimÇocuklarda cinsel eğtimCinsellik kavramıCinsel eğitimin önemiÇocuklarda cinsel gelişimÇocuklarda cinsel gelişim nasıl olmalıÇocuklarda cinsellik kaç yaşında başlar?Cinsel gelişimde zor sorularErgenlikte bireysel sınırlarCinsel gelişime merakÇocuğa cinsel eğitimi ebeveynlerden hangisi vermelidir?Çocuğa cinsel eğitim vermeCinsel eğitim nedirÇocuğunuz kendi cinsel kimliğini keşfediyorÇocuklukta cinsel gelişim ve ailelerin yapması gerekenler

Yazar Hakkında

Psk. Bahar Boylu

Psk. Bahar Boylu

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır