Doktorsitesi.com

ÇOCUKLARDA İDRAR KAÇIRMA | Neden Olur, Ne yapmalı?

Prof. Dr. Coşkun Şahin
Prof. Dr. Coşkun Şahin
1 Ağustos 202534 görüntülenme
Randevu Al
Her ebeveynin korkulu rüyalarından biri: Tuvalet eğitimi tamamlandı derken, aniden ortaya çıkan gece ıslatmaları ya da gündüz idrar kaçırmaları… Peki çocuklarda idrar kaçırma gerçekten bir sağlık sorunu mu? Ne zaman doktora başvurmalı, hangi durumlar normal sayılır? Bu yazıda çocuklarda idrar kaçırmanın nedenlerini, nasıl yaklaşılması gerektiğini ve etkili çözüm yollarını anlattım.
ÇOCUKLARDA İDRAR KAÇIRMA | Neden Olur, Ne yapmalı?

 

 

İdrar Kaçırmak Ne Zaman Sorun Sayılır?

 

Tuvalet eğitimi genellikle 2,5–3,5 yaş civarında tamamlanır. Ancak bazı çocuklar 5 yaşına gelmesine rağmen hâlâ gece altını ıslatıyor olabilir. Gündüz idrar kaçırmaları ise biraz daha erken yaşta dikkate alınmalıdır.

 

> 🔍 5 yaşından sonra gece altını ıslatma (enürezis noktürna) tıbbi olarak değerlendirilmesi gereken bir durumdur.

🕓 3,5 yaş sonrası gündüz idrar kaçırma da takip edilmelidir.

 

 

Neden Olur?

 

İdrar kaçırmanın birçok nedeni olabilir. Bunları ikiye ayırmak mümkün:

 

1. Fiziksel ve Gelişimsel Nedenler

 

Gece derin uyku: Bazı çocuklar uyanamayacak kadar derin uyurlar.

 

ADH (antidiüretik hormon) eksikliği: Bu hormon gece idrar üretimini azaltır. Eksikse çocuk sıkışır.

 

Mesane küçük ya da aşırı aktif olabilir.

 

Ailede benzer öykü varsa, risk artar. Genetik etkili olabilir.

 

 

2. Tıbbi Nedenler

 

İdrar yolu enfeksiyonları (sık sık tekrarlıyorsa dikkat!)

 

Kabızlık (evet, bağırsaklar mesaneyi etkileyebilir!)

 

Diyabet

 

Anatomik bozukluklar (doğuştan gelen idrar yolu problemleri)

 

Uyku apnesi veya dikkat eksikliği gibi psikiyatrik durumlar

 

 

Ne Yapmalı? Panik Yok, Adım Adım İlerleyin

 

1. İlk Adım: Gözlem

 

Ne zaman kaçırıyor? Gece mi, gündüz mü?

 

Uyanabiliyor mu? Yoğun stres yaşıyor mu?

 

Sıvı tüketimi nasıl? Kabızlık var mı?

 

 

2. Davranışsal Yaklaşımlar

 

Akşamdan sonra sıvı alımını azaltın.

 

Yatmadan önce mutlaka tuvalete gitmesini sağlayın.

 

Bir “tuvalet rutini” oluşturun.

 

Gece alarm cihazları kullanmak çok işe yarayabilir (özellikle gece kaçıranlarda).

 

 

3. Pozitif Destek Şart

 

Çocuğunuzu asla suçlamayın.

 

Başarıları övün, cesaretlendirin.

 

Ceza ya da utandırma işe yaramaz, tam tersine sorunu büyütür.

 

 

4. Gerekirse Profesyonel Destek

 

Devam eden şikayetler varsa çocuk doktoruna ve çocuk üroloğuna danışın. 

 

Gelişimsel mi, yoksa organik bir neden mi var? Tanı buna göre konur.

 

 

Ne Zaman Geçer?

 

Sabırla ve doğru yaklaşımla çocukların çoğu bu sorunu aşar. 10 yaş civarında idrar kaçırma oranı %5’e düşer, 15 yaşta ise %1–2’ye iner. Kalıcı hale gelmesi nadirdir.

 

 

Sabır ve Sevgi.. 

İdrar kaçırma, çocuğunuzun istemli yaptığı bir şey değil. Onun duygusal desteğe ihtiyacı var. Süreç biraz zaman alabilir ama doğru yöntemlerle başarı şansı çok yüksek.

 

Siz de bu süreci yaşayan bir ebeveynseniz, unutmayın: Yalnız değilsiniz.

 

Sorularınızı, deneyimlerinizi ya da destek taleplerinizi bizimle paylaşabilirsiniz. Birlikte aşamayacağımız sorun yok!

Etiketler

Çocuklarda idrar kaçırmaÇocuklarda gece altını islatmaCocuklarda idrar kacirma problemleriÇocuklarda altına kaçırmaÇocuklarda altına kaçırma tedavisiİdrar kaçirma

Yazar Hakkında

Prof. Dr. Coşkun Şahin

Prof. Dr. Coşkun Şahin

Prof. Dr. Coşkun ŞAHİN, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Gülhane Askeri Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1988 yılında başarıyla tamamlayarak Tıp Doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise, Gata Haydarpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tamamlayarak Üroloji Uzmanı olmuştur. İhtisas eğitimi sonrasında 7 yıl boyunca Erzurum Mareşal Fevzi Çakmak Asker Hastanesi'nde Üroloji Servisi Şefliği olarak çalışmalarını sürdürmüş ve 2002 yılında Taksim Gümüşsuyu Asker Hastanesi'nde Üroloji Servis Şefliği'ni yürütmüştür.

2004 Yılında ''Doçent Doktor'' 2013 yılında ''Profesör Doktor'' unvanlarını almıştır.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.