Doktorsitesi.com

Çift Terapisinde Görünmeyen Dinamikler: Aynı Evde Yaşayan İki Ayrı Hikâye

Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz
Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz
17 Aralık 20258 görüntülenme
Randevu Al
Çift terapisine başvuran çiftlerin büyük bir kısmı seansa benzer bir yakınmayla gelir: “Artık anlaşamıyoruz.” Bu cümle, gündelik dilde oldukça sıradan görünse de terapötik açıdan son derece yoğun bir anlam taşır. Çünkü anlaşamamak, çoğu zaman yalnızca iletişimsel bir sorun değil; iki bireyin iç dünyasında taşıdığı farklı hikâyelerin, beklentilerin ve yaraların çarpışma noktasıdır.
Çift Terapisinde Görünmeyen Dinamikler: Aynı Evde Yaşayan İki Ayrı Hikâye

Her birey ilişkiye kendi geçmişiyle gelir. Çocuklukta öğrenilen bağlanma biçimleri, ebeveynlerle kurulan ilişkiler, daha önce yaşanmış romantik deneyimler ve hatta aile içinde konuşulmayan duygular, bugünkü çift ilişkisini sessizce şekillendirir. Çift terapisi tam da bu noktada, görünmeyeni görünür kılmayı amaçlar. Aynı evde yaşayan iki insanın, aslında iki ayrı duygusal dünyaya sahip olduğunu fark etmek, terapötik sürecin en kritik eşiklerinden biridir.

Bağlanma kuramı, çift terapisinin temel referans noktalarından biridir. Güvenli bağlanma geliştirememiş bireyler için ilişki; bir yandan yoğun bir yakınlık ihtiyacı, diğer yandan kaybedilme korkusu anlamına gelir. Bu ikilem, ilişkide çelişkili davranışlara yol açar. Kimi zaman aşırı talepkâr olma, kimi zaman tamamen geri çekilme bu bağlanma kaygısının dışavurumudur.

Çiftler arasındaki çatışmalar çoğu zaman içerikten çok süreçle ilgilidir. Yani neyin konuşulduğundan ziyade, nasıl konuşulduğu belirleyicidir. Terapide sıkça karşılaşılan döngülerden biri, eleştiri–savunma–geri çekilme üçgenidir. Taraflardan biri eleştirdikçe, diğeri kendini korumaya alır; savunma arttıkça duygusal temas azalır. Terapist bu döngüyü seans içinde yavaşlatır ve çiftin bu otomatik tepkileri fark etmesini sağlar.

Çift terapisinde amaç, tarafların birbirini değiştirmesi değildir. Amaç, tarafların kendilerini ve birbirlerini daha net görebilmesidir. Bu farkındalık arttıkça, ilişki içindeki tepkiler daha bilinçli hale gelir. Çift, kavga etmek yerine durmayı; suçlamak yerine duygusunu ifade etmeyi öğrenir.

Bu süreçte terapist, taraf tutan değil; ilişkiyi merkeze alan bir konumda durur. Seans odası, çiftin ilk kez gerçekten duyulduğunu hissettiği bir alan haline gelir. Zamanla bu deneyim, ilişkinin dışına da taşar ve çift için yeni bir bağlanma deneyimi oluşur.

Hazırlayan:
Uzman Psikolog Mustafa Cem Oğuz

Yazar Hakkında

Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz

Uzm. Psk. Mustafa Cem Oğuz

Mustafa Cem Oğuz, 1983 yılında Ankara’da doğmuştur. Psikoloji alanındaki eğitimini tamamlayarak Türkiye’de pedagojik diplomaya sahip nadir uzmanlardan biri olmuştur. Genel psikoloji alanında yüksek lisans yapmış, eğitim sürecinde okul, huzurevi ve hastane gibi farklı kurumlarda stajlar gerçekleştirmiştir.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.