Doktorsitesi.com

Oyun Terapisi ve Davranış Bozuklukları: Teorik Temeller ve Klinik Uygulamalar

Aile Danışmanı Soner İrdem
Aile Danışmanı Soner İrdem
7 Ağustos 202521 görüntülenme
Randevu Al
Özet Çocukluk döneminde görülen davranış bozuklukları, bireyin gelişimsel sürecini, sosyal ilişkilerini ve akademik başarısını olumsuz yönde etkileyen önemli bir psikososyal sorundur. Bu bozuklukların erken dönemde tanılanması ve müdahale edilmesi, çocuğun sağlıklı gelişimi açısından kritik öneme sahiptir. Oyun terapisi, çocukların duygu ve düşüncelerini ifade etmede doğal bir yol sunarak davranışsal sorunların çözümünde etkili bir yöntemdir. Bu makalede, davranış bozukluklarının sınıflandırılması, nedenleri ve oyun terapisinin bu bozukluklara yönelik müdahale süreci ele alınmıştır.
Oyun Terapisi ve Davranış Bozuklukları: Teorik Temeller ve Klinik Uygulamalar

Oyun Terapisi ve Davranış Bozuklukları: Teorik Temeller ve Klinik Uygulamalar

Özet

Çocukluk döneminde görülen davranış bozuklukları, bireyin gelişimsel sürecini, sosyal ilişkilerini ve akademik başarısını olumsuz yönde etkileyen önemli bir psikososyal sorundur. Bu bozuklukların erken dönemde tanılanması ve müdahale edilmesi, çocuğun sağlıklı gelişimi açısından kritik öneme sahiptir. Oyun terapisi, çocukların duygu ve düşüncelerini ifade etmede doğal bir yol sunarak davranışsal sorunların çözümünde etkili bir psikoterapi yöntemidir. Bu makalede, davranış bozukluklarının sınıflandırılması, nedenleri ve oyun terapisinin bu bozukluklara yönelik müdahale süreci ele alınmıştır.

1. Giriş

Çocuklar için oyun, sadece eğlenme aracı değil; aynı zamanda dünyayı anlamlandırma, duygu düzenleme ve sosyal beceriler geliştirme sürecidir. Bu bağlamda oyun, çocuğun iç dünyasını yansıtan en doğal iletişim biçimidir. Davranış bozuklukları ise çocuğun gelişim düzeyine uygun olmayan, süreklilik gösteren ve çevresel işlevselliği bozan davranış örüntüleridir. Oyun terapisi, bu bozuklukların anlaşılması ve dönüştürülmesinde hem tanı hem de müdahale açısından önemli bir araçtır.

2. Davranış Bozuklukları: Tanım ve Sınıflandırma

Davranış bozuklukları DSM-5 sınıflamasında şu başlıklar altında toplanmaktadır:
    •    Karşıt Olma-Karşı Gelme Bozukluğu (ODD): Yetişkinlere karşı sürekli tartışmacı, inatçı ve kurallara karşı gelme eğilimi.
    •    Davranım Bozukluğu (Conduct Disorder): Fiziksel saldırganlık, yalan söyleme, hırsızlık, kuralları ciddi şekilde ihlal etme gibi antisosyal davranışlar.
    •    Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Dikkat dağınıklığı, dürtüsellik ve aşırı hareketlilik.
    •    Yıkıcı Duygudurum Disregülasyonu Bozukluğu (DMDD): Sık öfke patlamaları ve sürekli sinirlilik hali.

Bu bozukluklar; aile içi ilişkilerde çatışma, okul başarısızlığı, sosyal izolasyon gibi çok boyutlu sonuçlar doğurabilir.

3. Oyun Terapisinin Temel İlkeleri

Oyun terapisi, çocuğun oyun yoluyla kendini ifade etmesini ve içsel çatışmalarını çözmesini destekleyen yapılandırılmış bir psikoterapi yaklaşımıdır. En yaygın kullanılan oyun terapisi türleri:
    •    Yönlendirilmemiş (Klasik) Oyun Terapisi: Çocuğun liderliğinde ilerler. Terapist çocuğu yargılamadan kabul eder, yansıtıcı dinleme yapar.
    •    Yönlendirilmiş Oyun Terapisi: Belirli terapötik hedefler doğrultusunda yapılandırılır. Davranış kazandırma, duygularla baş etme becerisi geliştirme gibi hedefler vardır.
    •    Bilişsel Davranışçı Oyun Terapisi: Bilişsel yeniden yapılandırma teknikleri oyun yoluyla çocuğa aktarılır.

4. Oyun Terapisinin Davranış Bozukluklarına Etkisi

4.1 Duygu Düzenleme

Davranış bozukluğu olan çocuklar çoğunlukla öfke, korku veya hayal kırıklığı gibi duygularla baş etmekte zorlanırlar. Oyun terapisi, bu duyguların oyun içinde dışavurulmasını ve düzenlenmesini sağlar.

4.2 Problem Çözme ve Sosyal Beceriler

Çocuklar terapötik oyun ortamında sosyal rolleri canlandırarak empati kurma, sırayla konuşma, kurallara uyma gibi becerileri geliştirir.

4.3 Aile Katılımı

Filial terapi gibi bazı oyun terapisi yaklaşımlarında ebeveynler sürece aktif olarak dahil edilir. Bu, çocuğun aile içi ilişkilerini iyileştirme açısından önemlidir.

4.4 Travmatik Deneyimlerin İşlenmesi

Bazı davranış bozukluklarının kökeninde ihmal, istismar veya kayıplar gibi travmatik deneyimler yatabilir. Oyun terapisi, travmanın sembolik olarak yeniden işlenmesine alan açar.

5. Klinik Uygulama Örneği

Vaka: 6 yaşındaki bir erkek çocuk, okulda arkadaşlarına vurma, öğretmenlere karşı gelme ve evde sık sık öfke nöbetleri geçirme şikâyetleriyle getirilmiştir.

Süreç:
    •        1.    seans: Güven ilişkisi kurma, serbest oyun.
    •    2–3. seans: Agresyonu temsil eden figürlerle oyun (örneğin, dinozorlar).
    •    4–6. seans: Öfkeyle başa çıkma temalı yönlendirilmiş oyunlar.
    •        7.    seans: Ebeveynle danışmanlık, ev içi disiplin yaklaşımının düzenlenmesi.
    •    8–10. seans: Sosyal beceri temalı oyunlar (iş birliği, rol değişimi).

Sonuç olarak, çocuğun dürtü kontrolü artmış, okulda saldırgan davranışlar belirgin şekilde azalmıştır.

6. Sonuç ve Öneriler

Oyun terapisi, çocukların içsel dünyalarına ulaşmak için güvenli ve etkili bir yöntemdir. Davranış bozukluğu gösteren çocuklarla yapılan çalışmalarda, oyun terapisi hem bireysel hem de sistemik müdahaleler açısından güçlü sonuçlar vermektedir. Terapi sürecine ailelerin katılımı, öğretmenlerle iş birliği ve disiplinler arası yaklaşım sürecin başarısını artırmaktadır

Etiketler

• Oyun terapisi • Davranış bozuklukları • Çocuk terapisi • Çocuk psikolojisi • Karşıt olma karşı gelme bozukluğu • Davranım bozukluğu • Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu • DEHB • Yıkıcı davranış problemleri • Çocuklarda öfke kontrolü

Yazar Hakkında

Aile Danışmanı Soner İrdem

Aile Danışmanı Soner İrdem

Aile Danışmanı Soner İrdem, Kırklareli Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra Ocak 2016’dan bu yana danışanlarına profesyonel destek sunmaktadır. Yaklaşık 10 yıllık mesleki deneyime sahip olan İrdem, aile içi iletişim, çift terapisi, oyun terapisi, floortime terapisi, ebeveyn-çocuk ilişkileri ve kişisel gelişim konularında uzmanlaşmıştır.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.