Göz tümörleri dediğimizde, göz içi yapılardan, göz kapağı gibi göz etrafındaki yapılardan, orbita dediğimiz göz çukuru içinde yerleşik yapılardan, görme siniri ve gözyaşı bezi gibi göz ile bağlantılı yapılardan köken alan tüm tümör ve kanserleri anlıyoruz.
Ayrıca vücudu etkileyen akciğer kanseri, meme kanseri, kan kanseri, lenfoma gibi tüm tümörler de kan yoluyla göze yayılım yapabilir ve tedavi edilmesi gerekir.
Göz tümörleri zamanında tanı konulup, uygun bir şekilde takip ve tedavi edilmezse görme kaybına, gözün kaybına ve hatta yaşamın kaybına neden olabilir.
Gözünde tümör şüphesi olan hastalarda teşhiste gecikme veya hatalı tanılar, zaman kaybı ile tedavinin başarı şansını düşürebilir. Göz tümörü şüphesi bulunan hastalara doğru tanı konduktan sonra hastanın kliniği ile uyumlu, tümörün özellikleri dikkate alınarak ve teknolojinin getirdiği yeniliklerden de yararlanarak bir tedavi yöntemi belirlenmelidir.
Sonuçta ‘Doğru Tanı, Doğru Tedavi’ prensibi ile hizmet sunulursa göz tümörleri başarıyla tedavi edilebilir.
Göz Tümör Tedavilerinde Yenilikler:
Göz içi Tümör (Melanom) Tedavisinde Cyberknife SRT (Robotik Işın Tedavisi)
Göz içi tümörler genelde gözün görme tabakasının veya görme sinirinin yakınında gelişir. En sık gördüğümüz kötü huylu göz içi tümörü olan melanomlar uygun tedavi edilmez ise göz dışına yayılarak yaşamı tehdit edebilir. Eskiden gözün alınması ile tedavi edilen melanomlar günümüzde gözü koruyarak ve hatta görmeyi koruyarak tedavi edilebilmektedir. Bu amaçla geliştirilmiş son teknoloji ürünü bir cihaz olan Cyberknife’da Robotik teknoloji, bilgisayar teknolojisi ve hassas ışınlama teknolojisi ile göz içi tümörleri göze ve görme siniri gibi hassas dokulara zarar vermeden veya en az zararla, keskin sınırlarla tedavi edilebilmektedir. Bu yöntemle milimetrenin onda biri hassasiyetinde bir keskinlikle göz içi tümörler tedavi edilebilmektedir.
Bu tedavide, öncelikle tümör sınırları çekilen MR, BT görüntüleme teknikleri ile hassas bir şekilde belirlenir. Tümörün şekli, boyutu, yerleşim yeri gibi özellikler bilgisayara girilerek özel bir program aracılığı ile uygulanacak tedavi planlanır. Bu planlamanın ardından göz özel ilaçlarla hareketsiz bir hale getirilir ve lokal anestezi ile hastanın tedavi sırasında konforu sağlanır. Bu işlem ardından göz içindeki tümör sınırları işaretlenir ve gözdeki görme siniri, maküla gibi görmeyi sağlayan yapılar koruma altına alınarak işaretlenir. Hasta tedavi odasına alınır ve bilgisayara girilen verilere göre hareket eden robotik bir mekanizma ucundaki ışın kaynağı çeşitli açılardan tümör üzerine tedavi edici ışın uygular. Yaklaşık yarım saat süren bu işlemde tek bir uygulama ile 12 mm kalınlığa kadar küçük-büyük tüm tümörler başarı ile tedavi edilebilmekteyiz.
Göz İçi Tümörlerde Plak Tedavisi
Göz içi tümörlerin tedavisinde bir diğer yöntem de radyoaktif plak uygulamalarıdır. Bu yöntemde göz zarları cerrahi olarak açılır ve göz yüzeyine tümörün hemen arkasına radyoaktif ışın yayan plak yerleştirilir. Üzerindeki delikler yardımı ile göz yüzeyine tespit edilebilen plak aradan 5 gün geçtikten sonra cerrahi olarak çıkarılır. Plak tedavisiyle de Cyberknife ile olduğu gibi etkin bir tümör kontrolü sağlayabilmekteyiz.
Fotodinamik Lazer Tedavisi
Göz içinde tespit edilen tümör kalınlığı 2.5 mm’nin altında ise Fotodinamik Lazer Teknolojisi ile tedavi edilebilir. Bu yöntemde koldan verilen bir ilaç ile göz içindeki tümör hücreleri işaretlenir ve lazer uygulaması ile doğrudan tümör hücreleri hedef alınarak tümör etkisiz hale getirilir. Bu modern tedavi yöntemi ile etraf dokulara zarar vermeden tümörü ortadan kaldırılabilmekteyiz.
Çocuklarda Retinoblastom (Göz Kanseri) için Selektif Oftalmik Kemoterapi
Çocukların en sık görülen göz kanseri Retinoblastom’dur. Bu tümör çocuklarda tek gözde veya her iki gözde doğumdan hemen sonra veya il 4 yaş içinde gelişebilir. Erken tanı konmadığında gözün kaybına, kalıcı körlüğe ve hatta yaşam kaybına yol açabilir. Tanıda ve tedavide gecikme olursa tümör beyine, kemik iliğine ve vücuda yayılabilir.
Bu tümörün tedavisinde tanı konduğunda tümörün büyüklüğü, evresi, bir veya iki gözde yer alması gibi kriterlere göre tedavi planlanmalıdır. Kemoterapi’ye oldukça duyarlı olan bu tümör sistemik tüm vücuda uygulanan kemoterapi’nin vücuda olan potansiyel yan etkileri nedeniyle çocuğun kasığından yapılan anjiyo kateter işlemi ile sadece tümörün olduğu göz hedeflenerek tedavi edilebilmektedir. Bu yöntemle çocuğun kasığından girilen bir katater aynı kalp anjiyografisi gibi damarlar içinden ilerletilerek göz besleyici damarına ilerletilmekte ve kemoterapi sadece tümörün olduğu göze uygulanmaktadır. Bu tedavi lazer kriyoterapi gibi lokal tedaviler ile kombine edilebilir. Bu yöntemle kemoterapinin vücuda
olan yan etkileri en aza indirilerek etkin göz içi tümör tedavisi sağlayabilmekteyiz.
Göz Yüzeyi Tümörlerde Kök Hücre Tedavisi
Göz yüzeyini ve göz zarlarını tutun kanserler, gözün saydam tabakasını bozarak bulanıklaştırmakta burada yeni damarlar oluşturarak görmenin kalıcı olarak bozulmasına neden olabilmektedir.
Bu hastalarda sağlam gözde alınan ‘kök hücreler’ içeren küçük bir zar gözdeki tümör temizlendikten sonra tümörlü göze nakledilmekte ve göz yüzeyinin hiçbir şey olmamış gibi pırıl pırıl olmasını sağlayabilmektedir. Tümör dışında göz yüzeyini bozan her türlü yüzey bozukluğunda da kök hücre naklini başarıyla uygulanabilmekteyiz.
Orbita Tümörlerinde Cerrahi Tedavi
Orbita bölgesi gözün hassas damar ve sinirlerinin yer aldığı karmaşık bir bölgedir. Bu bölgedeki tümörlerin cerrahisi tecrübe gerektirir. Bu tümörlerin tanı ve cerrahi planlamasını üç boyutlu modelleme ile her hasta ve her tümör için özel cerrahi yaklaşımlar ile uygulayabilmekteyiz.
Göz Kapağı Tümörlerinde Estetik Rekonstrüksiyon:
Göz kapağı tümörlerinde tümörü tamamen çıkardıktan sonra oluşacak defekti (boşluğu) estetik bir şekilde ve göz görünümünü bozmayacak ve görme fonksiyonunu sağlayacak şekilde oluşturmak tecrübe ister. Tümör çıkarıldığında oluşan açıklıkları adeta yeni bir gözkapağı oluşturacak şekilde greft ve flap cerrahisi gibi plastik rekonstrüktif yöntemler uygulayarak başarıyla rekonstrükte edilebilmekteyiz.
Göz Tümörlerinde Genetik İnceleme:
Günümüzde moleküler genetik araştırmalar, bize bazı tümörlerin genetik bir kökeni olabileceğini göstermektedir. Ayrıca uygulanacak tedavilerin seçimine de bazı durumlarda genetik incelemeler ile karar verebiliyoruz. Bu genetik testler bize hastalığın nasıl seyredeceği konusunda da fikir verebilmektedir.