Geçmişten gelen sağlık:sirke
Fransızca Vin aigre ‘’Ekşi şarap’’ kelimesinden gelen sirke; şarap, elma, armut, üzüm, çilek, kavun, hindistan cevizi, bal, bira, patates, pancar, akçaa ğaç şurubu, malt, tahıl, peynir altı suyu dahil olmak üzere mayalanabilir karbonhidrat kaynağı olan hemen hemen her üründen yapılabilmektedir. Bir efsaneye göre sirke Babil’ de(M.Ö.5000) sarayda çalışan biri tarafından keşfedildiği ve gıda koruyucu olarak kullanıldığı yer almaktadır.
Tıp biliminin babası olarak bilinen Hipokrat sirkeyi enfeksiyon, iltihap ve ülserlerin temizlenmesinde kullanmıştır. Eski bir ilaç olan sirke ve baldan yapılan oksimel, Hipokrat ve arkadaşları tarafından sürekli-öksürük tedavilerinde kullanılmıştır. Kısacası insanlar tarafından binlerce yıldır baharat ve gıda koruyucu olarak kullanılmaktadır. Sirkenin antibakteriyel özelliği dışında kan basıncını düşürmesi, kardiyovasküler hastalıkları azaltması , antioksidan aktivitesi ve besin metabolizmasını düzenlemesi gibi insan sağlığına yararları hakkında birçok çalışma yapılmıştır. Yapılan bu çalışmalardan birisinde sirkede bulunan fenolik maddelerin antioksidan, antitümör, antimutajenik ve antikarsinojenik ajanlarla sağlığımızı koruduğu belirtilmiştir.
Son zamanlarda insülin direnci olan bireyler üzerinde yapılan çalışmalarda yemekten hemen önce tüketilen sirkenin antiglisemik etkisinin olduğunu ve yemek sonrası kan şekerinin daha dengeli olduğunu ve tüm vücudun glisemik etkisinin olduğunu göstermiştir. Yiyecek seçimi açlık ve yemek sonrası doygunluğu etkilemektedir. Sirke tüketimi glisemik indeksi azaltabilmekte, bu olayda doygunluk hissiyle ilişkilidir ve gıda tüketimini azaltır. Aynı zamanda sirkenin yağ yakımını azda olsa arttırdığı, bel/kalça oranında azalmayı sağladığı yapılan çalışmalarla belirlenmiştir.
Bu kadar yararlı etkileri olan bir besini tüketirken sahip olduğunuz hastalıkları ve tüketim miktarına da dikkat etmelisiniz. Herhangi bir tansiyon, mide rahatsızlığı gibi hastalıkları olan kişilerin tüketim miktarına ve sıklığına dikkat etmeleri gerekmektedir. Sirkenin sade olarak tüketimi özafagusa zarar verebileceği için su, taze sıkılmış meyve suyu, salata ya da başka besinlerle tüketimi önemlidir. Yapılan çalışmalara göre her öğünde salatalara 2 yemek kaşığı kadar eklenmesi yeterlidir.