Estetik Cerrahi operasyonları, insanlarda oluşturduğu özgüven artışı ve yaşam kalitesinde belirgin iyileşme yaratması nedeniyle, günden güne artış göstermekte ve populer olmaktadırlar. Doğru tanı ve uygun tedavi planlaması neticesinde gerçekleştirilen her uygulama, hastaların görsel olarak daha uyumlu bir bedene sahip olmasını sağlarken, kişisel özgüven ve buna bağlı sosyal aktivite artışı ve hayata daha sıkı bağlanma gibi duyusal faydaları da beraberinde getirmektedir. Çoğu estetik cerrahi operasyonu, toplumsal algılamanın aksine sadece güzellik için değildir, aynı zamanda temelde mevcut olan ya da olması muhtemel sağlık sorunlarının çözümlerini de içerir.
Estetik burun operasyonları, estetik cerrahide en çok yapılan operasyonlardır. Bu operasyonda burun şeklinin, yüzün diğer ögeleri ile daha uyumlu hale getirilmesi amaçlanır. Oysa bu taleple başvuran hastaların çok büyük bir kısmında, hastanın nefes almasını engelleyen septal deviasyon, konkal hipertrofi (et büyümesi) ve valf yetmezlikleri gibi problemler mevcuttur. Dolayısıyla operasyon estetik amaçlı yapılıyor olsa bile, öncelik kişinin nefes almasını engelleyecek patolojilerin giderilmesidir. Estetik burun cerrahisinde, hastanın nefes almasını engelleyen her türlü problem öncelikli olarak giderilir. Nefes alma problemi ortadan kalktığında, hastanın günlük fiziksel performansında ve uyku kalitesinde belirgin artış hızla ortaya çıkar.
Karın çevresinin inceltilmesi amacıyla planlanan liposuction (yağ emme) ameliyatında, yağ hücrelerinin vücut dışına alınması ve sayıca azaltılmaları neticesinde, istenilen vücut bölgesinde kalıcı, en azından tekrar yağ depolanmasına direnç gösteren zayıflama ve incelme sağlanır. Hasta, işlem sonucunda daha uyumlu ve estetik bir bedene sahip olur. Diğer taraftan mevcut bilgilerimiz, özellikle 40 yaş üzeri insanlarda bel çevresi çapının artışı ile kalp damar hastalıkları riskinin de paralel olarak arttığını göstermektedir. Dolayısıyla bel çevresinde sağlanan kalıcı incelme, hastanın sonraki hayatında kalp hastalıklarına yakalanma riskinde de azalma sağlayacaktır. Vücudun mevcut yağ depoları, sürekli olarak karbonhidratlara dönüşerek, enerji kaynağı olarak kullanıldığı için liposuction ile belirgin miktarda yağ alımı sonrası, vücutta insulin direnci (gizli şeker) azalacaktır.
Karın germe operasyonu, hem aşırı kilo alıp verme hem de tekrarlayan doğumlar sonrasında, karın ön duvarı kaslarının gevşemesi (diastaz) neticesinde meydana gelen sarkmaların tedavisi için yapılır. Eş zamanlı olarak fazla cilt ve cilt altı yağ doku da alındığı için, operasyon sonrası hastalarda 4-6 bedene varan incelme ve daha sportif bir beden yapısı elde edilir. Karın germe ameliyatlarının tek faydası elbette bu değildir. Zira karın ön duvarında gevşekliği olan hastalar, mide öne doğru yer değiştirdiği ve genişlediği için, özellikle yemek sonrası ciddi hazım problemi yaşarlar. Beslenme sırasında zor doyma ya da çok yemek yeme, beslenme sonrası ise şişkinlik hissi, yanma, reflü gibi problemler bu hastalar için son derece yaygın sorunlardır. Karın germe ameliyatı ile, birbirinden uzaklaşmış ve deforme olmuş karın kasları tekrar doğal hallerine kavuştukları için, mide önceki gibi rahatlıkla öne doğru yer değiştiremez. Hatta önünde engelleyici bir bariyer olduğu için rahatça genişleyemez. Bu nedenle hastalar, önceki hallerine oranla çok daha az yiyecek ile doymaya başlarlar. Hızlı bir bedensel incelme olur. Birkaç hafta içerisinde mide olması gereken doğal pozisyonuna kavuşur ve diğer sindirim problemleri de hızla düzelir.
Göğüs küçültme ve dikleştirme operasyonları diğer sık yapılan estetik operasyonlardır. Bu operasyonlar ile daha küçük ve dik göğüslere sahip olmak hastaları son derece mutlu ederken, aslında sağlık açısından da çok büyük kazanımlar elde ederler. Normalden daha büyük hacme sahip göğüsler, özellikle sırt ve bel omurları üzerine dengesiz bir baskı yaratır. Bu baskı yıllar içerisinde omurgada eğrilmeye, bel ve boyun bölgesi fıtıklarına, fıtıklaşma sonrası özellikle kollarda güç kaybı ve uyuşmalara, geçmeyen baş ağrılarına yol açacaktır. Göğüs altı hijyenik cilt problemleri ve özellikle terleme ile oluşan kötü koku ise başlı başına bir sorundur. Kadınların belli bir yaş sonrasında menopoz denen fizyolojik süreci yaşaması kaçınılmazdır ve menopoz birlikteliğinde meydana gelen osteoporoz (kemik erimesi), büyük göğüslerin vücutta oluşturduğu deformasyonu belirgin olarak hızlandırır. Meme küçültme ameliyatları, estetik düzelmenin yanı sıra bu problemleri büyük oranda çözer ya da bu problemlerin oluşmasını engeller. Dolayısıyla hastalar omurga problemleri ve onun yol açtığı sorunlardan uzak kalarak, uzun yıllar aktif fiziksel hayatlarına devam ederler.
Estetik cerrahinin fonksiyonel kazanımlarına daha birçok örnek verilebilir. Temel olarak bilinmesi gereken nokta, her estetik ameliyatın, hasta açısından önemli bir sağlık sorununu giderdiği ve fonksiyonel düzelme sağladığıdır.
