Erişkinlerde dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu

Erişkinlerde dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromunun çocuklarde ve gençlerde önemli bir sağlık sorunu olduğunu artık bilmeyen kalmadı diyebiliriz, ancak psikiyatri dünyasında artık dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu sadece bir çocukluk ve gençlik çağının bir hastalığı olarak kabul edilmiyor.

Hayat bir çok kişi için organize etmesi ve düzenin sağlanması zor bir uğraş olabilir ancak,  siz, eğer devamlı işe veya sorumluluklarına geç kalan, eşyalarını kaybeden, sakarlıktan dolayı sıkıntı yaşayan, ilişkilerinde çok inişli çıkışlı duygusal patlamalar yaşayan ve bir türlü çözemediğiniz , neden olduğunu, neden kaynaklandığını bilmediğiniz bir iç sıkıntısından muzdaripseniz   erişkin dikkat eksikliği  ve hiperaktivitesi sendromuna sahip olma olasılığınız oldukça yüksektir.

            Bir çok kişi, çocuk ve gençliğinde dikkat eksikliği ve hieraktivite bozukluğu tanısı almadı için , yetişkinlik döneminde böyle bir hastalığa sahip olamayacağını düşünür, bu sadece hastalarda veya hastalık adayı olan kişilerde değil, tıp camiasında, hatta psikiyatristler arasında dahi hala yaygın bir görüştür.  Amerika Birleşik Devletlerinde  6-17 yaş arası çocukların kızlarda yaklaşık %5, erkeklerde yaklaşık %9' unun dikkat eksikliği ve hiperaktivite hastası olduğu saptanmıştır.. Bu çocuk ve gençlerin %30-70 arasındaki bir kısmının , hastalık belirtilerini erişkin yaşa taşıdıkları düşünülmektedir. Bu oranları doğru kabul edersek , toplumdaki erikin nüfusun %5'inde yetişkin yaşta devam eden dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olması ihtimali vardır. Bu oran , şizofreninin oranının %1, obsesif kompulsif bozukluk(takıntı) hastalığının %3 olduğu göz önüne alındığında  ,psikiyatrik bir hastalık açısından çok yüksek sayılabilir.

            Dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu, sadece çocukluk çağının hastalığı değildir, çocukluk çağında böyle bir tanı almamış kişilerde de erişkinlikte saptanabilir.

BELİRTİLERİ

Tabii ki çocukluk çağı dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromunun belirtileriyle, erişkin çağda karşılaşılan belirtiler farklıdır, erişkin bir kişide sanki motor takılmış gibi bir aşırı aktivite, sıraların üzerinde koşma ve otorite-öğretmenler vb- ile sorun yaşama gibi belirtiler olmaz, esas olarak  aşağıda özetleyeceğim belirtilerle karşılaşılır

1) konsantre olmak ve odaklanmayı sürdürmede aşırı güçlük ;konuşmanın ortasında uzaklara dalıp gitmek, başkalarının konuşmasını dinlemekte zorlanmak, detaylarla ilgilenmekten sıkılmak.

2) Aşırı odaklanma: Çelişkili gibi gözükse de sık rastlanılan bir belirtidir, kafasındaki kaostan kaçmak isteyen kişi, sürüdürdüğü eyleme aşırı odaklanır, öyle bir dalar ki, zamanı unutur, dışarıdan seslenenleri duymaz.

3) Organizasyonsuzluk ve unutkanlık: Zaman planlaması yapamama, bir işe başlamakta ve bitirmekte zorlanma, devamlı geç kalma eğilimi, randevuları kaçırma, anahtarlığı, telefonu ve cüzdanı sık sık kaybetme,  faturaları ödemeyi unutma

4) Dürtüsellik ve huzursuzluk hissi: Toplantılarda uygunsuz davranma-kalkıp yürüme, yerinde duramama, sık sık söz kesme ve kabaca davranma eğilimi, düşünmeden konuşma, alkol ve madde aşırı  kullanımına meyilli olma

5) Hiperaktivite: Çok konuşma, heyecan arayışı, bir anda bir çok işi yapmaya çalışma ,risk almaya çok meyilli olma, çok çabuk sıkılma

6) Duygulanım ve ilişki  ve iş zorlukları: Eleştiriye tahammülsüzlük, başarısızlık karşısında çabuk hayal kırıklığına uğrama, çabuk sinirlenme ve duygulanımsal dalgalanmalar, motivasyonu sürdürme güçlüğü nedeniyle sık sık iş ve eş değiştirme isteği

Erişkin dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu, maddi sorunlara, iş kayıplarına, aile sorunlarına, başka psikiyatrik hastalıklara ( örneğin alkol bağımlılığı, anksiyete ve depresyon) yol açabildiği için önemli bir sağlık sorunudur. Uygun yaşamsal müdahaleler ve yönlendirmenin yanı sıra  çok mesafe kaydedilmiş olan ilaç tedavisi de  bu zorlu hastalıkla baş etmemize ve kişinin işlevselliğini, kendinden memnuniyetini arttırmasına olanak sağlamaktadır . Yukarıda sayılan belirtilerden kendinizde de görüyorsanız psikiyatrik bir değerlendirme yapılması hayatınızda çok büyük değişiklikler yapabilir.

 

 

Bu makale 9 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Özgür Öztürk

1973 yılında doğdu. İzmir Bornova Anadolu Lisesi’nden mezun olan Özgür Öztürk, 1991 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde başladığı lisans eğitimini 1997 yılında tamamladı. 1998 yılında girdiği Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda ilk tercihi olan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı’nda başladığı uzmanlık eğitimini, 2003 yılında “Şizofrenide Obsesif Kompulsif Belirtiler” başlıklı tez çalışması ile tamamladı. Uzmanlık tezi “Journal of Psychiatry and Clinical Neurosciences” dergisinde yayınlandı. Avrupa Psikiyatri Birliği (AEP) ve Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) toplantılarında davetli konuşmacı olarak bulunan Dr. Özgür Öztürk, aynı zamanda Türkiye Psikiyatri Derneği Asistan Çalışma Birimi’nin de kurucusudur. 2005-2008 yılları arasında Balıklı Rum Hastanesi Anatolia Klinikleri’nde psikiyatri uzmanı olarak görev yapan Dr. ...

Etiketler
Dürtüsellik
Prof. Dr. Özgür Öztürk
Prof. Dr. Özgür Öztürk
İstanbul - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube