Doktorsitesi.com

Çocuklarda Kaygı Bozuklukları ve Müdahale Stratejileri

Psk. Mustafa Cem Oğuz
Psk. Mustafa Cem Oğuz
18 Eylül 202537 görüntülenme
Randevu Al
Kaygı bozuklukları, çocukluk çağında en sık görülen ruhsal sorunlardan biridir. Çocuğun gelişim sürecinde karşılaştığı stres faktörleri, genetik yatkınlık ve çevresel etkiler kaygı bozukluklarının ortaya çıkmasına neden olabilir.
Çocuklarda Kaygı Bozuklukları ve Müdahale Stratejileri

1. **Kaygı Bozukluklarının Türleri:** 
- Ayrılma kaygısı bozukluğu 
- Sosyal kaygı bozukluğu 
- Yaygın kaygı bozukluğu 
- Fobiler 

2. **Belirtiler:** 
- Yoğun korku ve endişe 
- Fiziksel belirtiler: mide ağrısı, baş ağrısı, terleme, kalp çarpıntısı 
- Uyku sorunları 
- Okul reddi veya sosyal ortamlardan kaçınma 

3. **Psikolojik Sonuçlar:** 
- Akademik performansta düşüş 
- Sosyal ilişkilerde geri çekilme 
- Öz güven kaybı 
- Depresyon riskinde artış 

4. **Müdahale Stratejileri:** 
- **Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT):** Kaygıyı besleyen düşüncelerin değiştirilmesi 
- **Oyun Terapisi:** Çocuğun duygularını oyun yoluyla ifade etmesi 
- **Maruz Bırakma Teknikleri:** Çocuğun kaygı verici durumlarla adım adım yüzleşmesi 
- **Aile Danışmanlığı:** Ebeveynlerin çocuğa kaygıyla baş etmede destek olması 
- **Gevşeme Teknikleri:** Nefes ve mindfulness egzersizleri 

Sonuç olarak, çocuklarda kaygı bozuklukları erken tanı ve doğru müdahale ile büyük ölçüde tedavi edilebilir. Ailelerin ve eğitimcilerin bu konuda bilinçli yaklaşımı, çocuğun kaygıyla başa çıkma becerisini geliştirmesine yardımcı olur.

Hazırlayan: Uzman Psikolog Mustafa Cem Oğuz

Yazar Hakkında

Psk. Mustafa Cem Oğuz

Psk. Mustafa Cem Oğuz

Mustafa Cem Oğuz, 1983 yılında Ankara’da doğmuştur. Psikoloji alanındaki eğitimini tamamlayarak Türkiye’de pedagojik diplomaya sahip nadir uzmanlardan biri olmuştur. Genel psikoloji alanında yüksek lisans yapmış, eğitim sürecinde okul, huzurevi ve hastane gibi farklı kurumlarda stajlar gerçekleştirmiştir.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.