Kardiyolojide sık kullanılan tanı yöntemleri (1)

Kardiyolojide sık kullanılan tanı yöntemleri (1)

Efor Testi

Kalp damar hastalıklarını araştırmada kullanılan testlerden biridir. Hasta, dönen bir bant üzerinde yürütülerek (treadmill) veya sabit bir bisiklette pedal çevirtilerek kalp hızı artırılır. Bu sırada hastadan alınan EKG kayıtlarının bilgisayarda analizi yapılır. Aynı zamanda egzersizle kan basıncı ve nabız değişiklikleri, hastanın göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi şikayetlerinin olup olmadığı da kaydedilir. Normal EKG'de görülmeyen bozukluklar bu test sayesinde ortaya çıkarılabilir.

Bu test;

Kalp damarlarında darlık olan hastaları ortaya çıkarmak ve hastalığın ciddiyetini tespit etmek,

Kalp krizi geçiren hastalarda risk belirlemek,

Tedavi sonuçlarını takip etmek için,

Eforla tansiyon yükselme derecesini araştırmak,

Efor kapasitesinin ölçülmesinde,

Eforla ortaya çıkan ritim bozukluklarının tanısında önemli rol oynar. Göğüs ağrılarının değerlendirilmesinde önemli bir tanı aracıdır. Göğüs ağrısının kalpten kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit eder. Özellikle 40 yaş üstü hiçbir şikayeti olmayan kişilere de belirgin bir şikayete neden olmayan kalp damar hastalığının tanısı için faydalı olabilir.

Ancak kalp damar hastalıklarını göstermedeki duyarlılığı çok yüksek değildir. Kalp damar hastalığı olanların %60-%80'ninde hastalığı gösterirken, hastalık olmayanların da ancak %80 civarındaki kısmına hastalık yoktur diyebilmektedir. Dolayısıyla da yalancı pozitif ve yalancı negatif sonuçları az olmayan bir tanı yöntemidir.

Ekokardiyografi (eko)

Ekokardiyografide (kısaca eko da denir) ultrasondan (ses ötesi dalgalar) yararlanılır. Ultrason dalgaları, insan kulağının duyma sınırının ötesinde bir sestir (18.000 - 20.000 titreşim/sn). Bu ses dalgaları, tüp şeklinde elle tutulan ve hastanın göğsünde gezdirilen sesi oluşturan duyarlı bir alet yardımıyla kalbe gönderilir. Ses dalgaları kalp duvarlarından, kaslarından, kapakçıklardan alete geri döner. Farklı dokular ses dalgalarını farklı şekillerde yansıtır. Böylece kalpten geri dönen ses dalgaları bilgisayar ile resme çevrilir ve bu görüntüler monitörden izlendiği gibi istenirse kağıda da bastırılır.

Eko, kalp hakkında önemli bilgiler veren, hızlı ve zararı olmayan bir testtir.

Eko ile;

Kalp kapak hastalıkları,

Kalp boşluklarının çapları, büyük olup olmadığı,

Kalp duvarlarının hareketleri, hareket bozukluğu olup olmadığı (kalp damar hastalıklarında ilgili damarın kanlandırdığı yerlerde duvar hareket bozuklukları oluşabilir),

Kalp içi basınçlar,

Kalp içi boşluklarda pıhtı (trombüs) araştırılması,

Kalbin kasılma sırasında bir defada attığı kan miktarı ve yüzdesi (İnsan kalbi kanla dolduktan sonra, kasılma ile içindeki kanın belli bir yüzdesini atar. Her kalp atışında kalbin damarlara attığı kan yüzdesine "ejeksiyon fraksiyonu" denir. Normali % 55-70 civarındadır. Yani kalp bir defada kendine gelen kanın %55-70'ini fırlatabilmektedir.),

araştırılabilir. Kısaca kalp romatizması, kapak hastalıkları, kalp yetersizliği, kalp krizi, doğumsal kalp hastalıkları gibi bir çok konuda eko ile değerli bilgiler alınır.

Ekonun avantajları:

Özellikle kalbin kapak ve duvar hareketleri hakkında önemli bilgiler verir,

Bir çok yerde vardır,

Boya, radyoaktif madde, iğne kullanılmaz,

Ağrısızdır ve hasta için zararlı değildir.

Eko'nun dezavantajları ise; Testi yapan kişinin yeteneği, test sonuçlarının doğruluk derecesini etkiler. Bazı kişilerde eko görüntüleri kişinin yapısından dolayı iyi olmaz (kişi ekojenik değildir) ve yeterli görüntü elde edilemeyebilir. Kalbin bazı kısımları çok iyi görünmeyebilir.

Ayrıca ilaçla yapılan Stres EKO ile koroner kalp damarları hakkında, kalp kasının canlılığı hakkında da bilgi edinilebilir. Renkli Doppler ekokardiyografi ile kalp içi boşluklarının basınçları, kapak yetmezliklerinin (kaçaklarının) dereceleri, hakkında bilgi elde edilir.

Bazı durumlarda transözofageal (yemek borusu yolu ile) eko ile (TEE olarak kısaltılır) daha detaylı bilgi edinmek gerekebilir. Bu tetkikte boğaz uyuşturularak serçe parmağı kalınlığında bir hortum yemek borusuna sokularak kalp arka taraftan ve daha yakından detaylı olarak incelenir. TEE tetkiki öncesinde aç kalınmalıdır.

Ritim Holter Tetkiki

Ritim Holter Tetkiki (veya Holter monitor) Dr. Norman Holter tarafından geliştirilmiştir. Kalp atımlarının elektrokardiyografik olarak 24 saat boyunca (bazı yeni cihazlarda bu süre 48-72 saate kadar uzayabilir) kayıt edilmesidir. Çoğunlukla kişinin normal günlük hayatı sırasında kalp ritmini izlemek için kullanılır.

Kullanım alanları:

Ritim bozukluklarının tanısında,

Şikayet oluşturmayan kalp damar hastalıklarının tanı ve tedavisinin değerlendirilmesinde,

Ritim veya damar hastalıklarında tedavinin izlenmesinde,

Hastanın bir takım şikayetlerinde (özellikle bayılmada), şikayetlerinin kalp ile ilgili olup olmadığının araştırılmasında kalp atımlarının uzun süreli kayıt edilmesi ile ritim bozuklukları ve gün içinde kalp hızının en yüksek en düşük değerleri saptanabilir, böylece en uygun tedavi şekli saptanır.

Cep telefonu gibi kemere bağlanan bir cihaz olup 3-4 adet kablosu, elektrodlar (yumuşak plastikten yapılı 3-4 cm çapında yapışkanlı malzeme) aracılığı ile göğüse tutturulur. Kişi günlük normal yaşamını sürdürürken cihaz planlanan zaman boyunca kalp elektrosunu kaybeder. Süre sonunda cihaz çıkarılarak alınan kayıtlar bilgisayarda analiz edilir.

Bu alet sayesinde muayene sırasında görülmeyen fakat gün içerisinde kısa süreli olup geçen çarpıntılar, göğüs ağrıları, baygınlık hissi gibi kalpten kaynaklanan tüm ritm bozuklukları tespit edilebilir.

Holter tetkikinden önce özellikle doktorunuza almakta olduğunuz ilaçları tetkik öncesinde kesmeniz gerekip gerekmediğini sormalısınız. Holter cihazı takıldıktan sonra özellikle şikayetinizi oluşturan olayları tekrarlayın, örneğin şikayetiniz kahve içince oluyorsa kahve için veya merdiven çıkınca oluyorsa merdiven çıkın vs.

Event Recorder

Bakınız: Event Recorder

Transtelefonik monitor

Bu da event monitor'a oldukça benzerdir. Fakat burada hastanın aldığı kayıtları göstermesi için bir merkeze gitmesine gerek olmaz. Kayıtlar telefon aracılığı ile değerlendirme merkezine gönderilir.

Bu cihazların hasta açısından bir riski bulunmaz. Nemden ve sudan etkilendikleri için banyo sırasında çıkarılmaları gerekir.

 

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Ramazan Atak

Doç. Dr. Ramazan ATAK, 1970 yılında doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Anakara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Ankara Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapmış ve 1998 yılında Kardiyoloji Uzmanı olmuştur.

Uzmanlık eğitimi sonrasında Özel Kavaklıdere Umut Hastanesi, Medicana International Ankara Hastanesi, Çankaya Hastanesi gibi birçok saygın kurumda görev yapmış olan Doç. Dr. Ramazan ATAK, mesleki çalışmalarına şu anda Özel Muayenehane'de devam etmektedir.

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Ekokardiografi
Prof. Dr. Ramazan Atak
Prof. Dr. Ramazan Atak
Ankara - Kardiyoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube