Bilişsel ve davranışsal terapi nedir?

Bilişsel ve davranışsal terapi nedir?

BİLİŞSEL VE DAVRANIŞÇI TERAPİ

İnsan psikolojisinde karşılaşılan sorunların çözümlenmesi amacıyla birçok psikoterapi yöntemi uygulanmaktadır. Bu yöntemlerden her birinin kendine has özellikleri, yetkinlikleri ve yeterlilikleri bulunduğu gibi sınırlılıkları da bulunmaktadır. Bu yöntemlerden biri de günümüzde birçok psikoterapist tarafından sıkça kullanılan  “Bilişsel ve Davranışsal” yöntemlerdir.  Bilişsel-davranışsal terapi Amerika Birleşik Devletleri'nde en çok tercih edilen terapi yöntemleri arasında birinci sırada bulunmaktadır.   

Biliş; olayları algılayış şeklimiz, inançlarımız, zihinsel tutumlarımızdır. Bu terapi 'nasıl düşünüyorsanız öyle hissedersiniz’i temel alan bir yaklaşımdır. “Her şey düşüncede başlar” anlayışı hâkimdir. Olumsuz düşüncelerin olumsuz duygulara, olumsuz duyguların da olumsuz davranışlara neden olduğuna dayanır.

Bilişsel ve Davranışçı terapiler bilimsel bir zemin üzerine kurulu ve araştırmalarla geniş bir sorun alanında etkili olduğu kanıtlanmış uzun yıllardan beri uygulana gelen psikolojik tedavi yaklaşımlarıdır.

Tedavide danışan ile terapist çeşitli sorunları belirlemek ve anlamak için terapötik işbirliği içinde düşünce, duygu ve davranışlar arasındaki ilişkiler konusunda çalışırlar. Duygu, düşünce ve davranış üçlüsü arasındaki ilişkiler psikolojik yapımızı oluştururlar. Bu nedenle terapi sürecinde bu üç temel öğe kendi aralarında değerlendirildiği gibi aralarındaki ilişkileri de irdelenir.

Bu yaklaşım genellikle "şimdi ve burada" üzerine odaklanır ve sorunlar üzerinde terapist ile danışan ortak görüşler geliştirir. Kişiye özgü olarak planlanan, zamanla-sınırlı terapinin hedefleri belirlenmeli ve hedefe yönelik çözüm yöntemleri veya stratejileri düzenli olarak gözden geçirilmelidir. Bilişsel ve Davranışçı terapistler birey, aile ve gruplarla çalışır. Kitle olarak her yaş grubu birey alınabilir. Bu yaklaşım yetenek, kültür, ırk, din, dil, cinsiyet veya cinsel yönelim ayrımı gözetmeden herkese yardımcı olabilmek için kullanılır.

Bilişsel ve Davranışçı Terapilerde Ne Yapılır?

BDT’de terapist ve danışan; sorunu birlikte anlamaya; sorunun danışanın düşünce, duygu ve davranışlarını ve gün içindeki işlevlerini nasıl etkilediğini belirlemeye çalışırlar. Sorunların çözümü için terapist ve danışan hedef belirleyip tedavi planı oluştururlar. Terapinin amacı danışanın sorunlarını çözmekte halen kullandığı baş etme yöntemlerinden daha yararlı çözümler üretmesidir. Danışanın terapi seansları içinde öğrendiklerini seanslar arasındaki süreç içinde de uygulaması istenir. Seans sayısı sorunun nitelik ve şiddetine göre değişir. Genelde haftada bir, birer saatlik 10-15 seans olarak planlanır ancak, bu süre kısalabilir veya uzayabilir. Tedavi tamamlandıktan sonra danışan ve terapist, izleme seansları yapabilir. Amaç tedavide sağlanan değişimin izleme döneminde de başarı ile devamını sağlamaktır.

Bilişsel ve Davranışçı Terapilerin Kullanıldığı Sorun Alanları

• Anksiyete ve Panik Bozukluklar
• Fobiler (Agorafobi, sosyal fobi)
• Kronik Yorgunluk Sendromu
• Depresyon ve Bipolar bozukluk (manik – depresif bozukluk)
• Obsesif-Kompulsif bozukluk
• Yeme bozuklukları
• Cinsel sorunlar
• İlişki sorunları, eş terapileri
• Çocukluk ve Ergenlik sorunları
• Genel Sağlık sorunları
• Kronik Ağrı
• Alışkanlık şeklinde devam eden davranış sorunları (Örneğin, tikler)
• Öfke sorunu
• İlaç ve alkol kullanımına bağlı sorunlar
• Şizofreni ve diğer psikozlar
• Öğrenme güçlüğü ile ilgili sorunlar
• Travma sonrası stres bozuklukları
• Uyku bozuklukları
 

Bilişsel ve Davranışçı terapiler gerektiğinde ilaçlarla birlikte de kullanılabilir. Bazı vakalarda farmakolojik tedavinin tek başına yetersiz kaldığı görülmektedir. Böylesi vakalar için de bilişsel-davranışsal yöntemler ilaçla birlikte uygulandığında çok olumlu sonuçlar alınmaktadır. İlaç kullanılması gerektiğini düşündüğü durumda terapist, durumun avantajlarını ve dezavantajlarını danışanı ile tartışacaktır. Birçok sorun ilaç kullanmadan tedavi edilebileceği gibi sadece ilaçla geçen sorunlar söz konusu olabilir. Her iki tedavi türünün de etkili olduğu durumlarda tercih danışana  bağlıdır. Bazı durumlar iki tedavinin birlikte kullanımına daha iyi cevap verir.

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)  içinde Rasyonel Duygu Odaklı Terapi, Rasyonel Davranış Odaklı Terapi, Bilişsel Terapi ve Diyalektik Davranış Terapisi gibi birçok alt terapi yöntemini barındıran genel bir terimdir. Fakat Bilişsel Davranışçı Terapilerin (BDT) temel özellikleri aynıdır. 

BDT, duygusal tepkilerin düşünce boyutundaki temelinden yola çıkar. Duygu ve davranışlarımızın, durum, olay ve kişiler gibi dışsal faktörler yerine düşüncelerimizden kaynaklandığını öngörür. Düşüncelerimizi değiştirebilmeyi öğrendiğimiz noktada daha doğru davranıp, daha iyi hissedebiliriz.

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) kısa sürelidir ve en hızlı sonuç alınan tedavi yöntemleri arasındadır. Çeşitli problemleri çözmeye yönelik BDT gören danışanların ortalama görüşme sayısı sadece 16’dır. Diğer terapi yöntemleri bazen yıllarca sürebilir. BDT’nin kısa süreli olmasını sağlayan öğretici, yol gösterici olması ve ödev verme yöntemini kullanmasıdır. Böylece danışan, terapi seansı dışında kendi kendine uygulama–öğrenme yöntemiyle başa çıkma stratejileri geliştirmektedir. Terapi görüşmelerinin başında danışana, BDT yönteminin süreli olduğunu ve hedeflenen sorunlar çözümlendiğinde terapinin sonlanacağı açıklanır. Terapinin sonlanması kararı danışan ve terapist tarafından verilir. Bu yüzden, etkileşimli bir yöntem olan BDT ucu açık ve bitmeyen bir süreç değildir.

Etkili bir terapi süreci için güvenilir terapi gereklidir, fakat odak noktası ya da amaç bu değildir. Bazı terapi yöntemleri kişinin iyileşmesinin asıl sebebinin terapist ve danışan arasındaki olumlu ilişki olduğunu varsayar. Bilişsel Davranışçı terapistler iyi ve güvenilir bir ilişkinin önemli olduğuna inanırlar, fakat bunu yeterli bulmazlar. BDT terapistleri, danışanlarının  farklı bir biçimde düşünmeyi öğrendikleri ve bunu uyguladıkları için değiştiğine inanırlar. Bu nedenle, BDT terapisi uygulayanlar rasyonel kendi-kendine rehberlik becerileri kazandırmaya  odaklanırlar.

BDT, terapist ile danışan arasında işbirliği içerisinde oluşturulan çabanın ürünüdür. BDT terapistleri danışanlarının hayattan ne istediğini öğrenmeye ve anlamaya çalışır ve bu hedeflere ulaşma konusunda yardımcı olur. Terapistin görevi dinlemek, öğretmek,  desteklemek, cesaretlendirmekken, danışanın rolü ise endişe ve sorunlarını ifade etmek, öğrenmek ve öğrendiğini uygulamaya çalışmaktır.

BDT, kişilere nasıl hissetmeleri gerektiğini söylemez. Fakat, terapi görmek isteyen birçok kişi uzun zamandır hissettiği gibi hissetmek istemez. BDT, duyguların yararlarını ve istenmeyen durumlarla karşılandığında sakin kalabilmeyi vurgular. Ayrıca, biz bozulsak da üzülsek de her zaman  istenmeyen durumlar olabileceğini vurgular. Eğer bir sorun ile ilgili üzgünsek, artık iki sorunumuz var demektir: Sorunumuz ve bununla ilgili üzgün olmamız. Çoğu  kişi mümkün olan en az sayıda soruna sahip olmak ister. Böylece, kişisel bir sorunu sakince kabul ettiğimizde, sadece daha iyi hissetmekle kalmıyor; kendimizi, sorunu çözebilmek için zekâmızı, bilgimizi, enerjimizi, kaynaklarımızı kullanabileceğimiz daha iyi bir duruma getiriyoruz.

BDT terapistleri danışanın sorunlarını çok iyi anlamak istediği için çok soru sorar ve danışanlarını da kendi kendilerine soru sormaları konusunda teşvik eder.

BDT, planlı ve yol göstericidir. BDT terapistlerinin her görüşme için bir aktivite listesi vardır.  Her görüşmede belirli yöntemler  ve kavramlar öğretilir. BDT, danışanın amaçlarına ve hedeflerine yöneliktir. Danışanlara hedeflerinin ne olması gerektiği ya da neye katlanmaları gerektiği söylenmez. Nasıl düşünmeleri gerektiği ve istediklerini nasıl elde edebilecekleri konusunda yol gösterilir.

BDT, bilimsel olarak desteklenen çoğu duygusal ve davranışsal tepkinin öğrenilmiş olduğu varsayımını kabul eder. Bu yüzden terapinin hedefi, danışanlara yanlış bildiklerini ve istenmeyen tepkilerin isteyerek unutmalarına, yeni  tepki verme yolları öğrenmelerine yardım etmektir. Bu nedenle BDT, sadece konuşmak ya da sohbet etmek değildir. İnsanlar kendilerinin ve hayatlarının  neden ve nasıl iyi gittiğini anladığında, iyi gitmeye devam etmesi için ne yapmaları gerektiğini de bilirler.

BDT, düşünmenin temel gerçeklerine, gerçek olay ve durumlara dayanır. Çoğunlukla,  durum düşündüğümüz gibi olmadığı zamanlarda kendimizi kötü hissederiz. Eğer bilirsek, zamanımızı kendimizi kötü hissederek harcamayız. Bu nedenle, tüme varım yöntemi bizi düşüncelerimize test edilebilir ve sorgulanabilir hipotezler  ve tahminler olarak yaklaşmamızı önerir. Eğer tahminlerimizin hatalı olduğunu fark edersek, düşüncelerimizi gerçeği ile değiştirebiliriz.

Ödevler, BDT’nin  temel özelliğidir. Hızlı ve kalıcı değişim için çaba göstermek gerekir. Bu yüzden BDT terapistleri danışanlarını ödevlerini yapma konusunda teşvik ederler. Terapiyi alan kişilere psiko-eğitim verilir. Belirtildiği gibi danışan rahatsızlığıyla ilgili bilgilenir ve kendi kendine başa çıkma stratejileri edinir.

Davranış tedavileri, genel tanımla öğrenme ilkelerinin davranış bozukluklarının analiz ve tedavilerine sistematik bir biçimde uygulanışı olarak tanımlanabilir. Davranış tedavileri doğrudan uyumsuz davranışlar üzerine odaklanır. Davranışçı tedavide bireye tedavinin mantığı aktarılıp, kaygı verici durumlarla karşılaştığında kaçmak yerine, kaygıyla başa çıkmak konusunda ne tür yöntemler uygulayabileceği aktarılır.

Bilişsel teoriye göreyse çocukluktaki deneyimler öğrenme yoluyla temel düşünce, sayıltı ve inanç sistemlerinin oluşmasına neden olur. Bu temel düşünce ve inançlar „şema“ olarak adlandırılır. Bu şemalar, yaşamın daha ileri dönemlerinde bireylerin kendileri ve çevreye ilişkin algılarını biçimlendirmekte kullanılır. Psikiyatrik bozukluklar, bireyin bilinçli olarak farkında olmadığı bu olumsuz kalıpların içeriğindeki temel düşünceleri destekleyen bir yaşam olayının ardından gelişir.

BDT, genel olarak üniversitelerin lisans programlarını bitirenler arasından kendi isteklerine bağlı olarak özel eğitimler yoluyla verilmektedir. Bilişsel-davranışçı terapistler genellikle psikiyatr, psikolog, psikolojik danışman ve sosyal çalışmacı gibi değişik profesyonellerdir. Bu terapistler kendilerini Bilişsel terapist, Davranışçı terapist, Bilişsel Davranışçı terapist olarak tanımlayabilirler. Bu farklı unvanlar terapistlerin bireysel tercihlerini ve belli tekniklere yönelik aldıkları eğitimlerini yansıtır. Bilişsel terapistler, doğrudan soruna yönelik düşünceler ve inançları öncelikle ele alırken Davranışçı terapistler daha çok davranışa, Bilişsel ve Davranışçı terapistler ise hem düşünce ve inançlara hem de davranışlara yönelir.  

Psikolojik yardım çok hassas bir hizmettir, en küçük bir hata bireyin ruh sağlığına zarar verebilir ve mutlaka uzmanlık gerektirir. Psikoloji dışında lisans eğitimleri alıp da bir kaç günlük seminerler sonucu psikolojik yardım hizmeti sunmaya kalkışan şarlatanlar bulunmaktadır. Halkın bu tür suistimallerden korunması için yardım alacakları kişilere mutlaka üniversite lisans, yüksek lisans ve varsa doktora diplomalarını sormalılar ve bu diplomaların psikoloji alanında alınıp alınmadığına dikkat etmeleri gerekmektedir. 

Bu makale 19 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Psk. Hasan Kul

Uzman Klinik Psikolog ve Aile Danışmanı Hasan KUL; Psikolojik Danışma lisans eğitimi üzerine Aile Danışmanlığı, Uygulamalı Psikoloji ve Klinik Psikoloji olmak üzere toplam üç tane master eğitimi bitirmiş olup psikoterapinin ana vatanı olan Viyana/ Avusturya'da Psikoterapi doktora eğitimine devam etmektedir. Ağırlıklı olarak Bilişsel-Davranışçı Terapi ve Şema Terapi yöntemleri kullanarak; Bireysel, evlilik ve aile sorunları üzerine çalışmaktadır. Vaka grubu çocuk, yetişkin, çift ve ailedir. Aile danışmanlığı eğitimlerinde dersler vermektedir. Cinsel Doyum, Cinsel İşlev Bozuklukları, Çocuk Yetiştirme Tutumları, Evlilik Uyumu, Benlik Saygısı, Kişilerarası İlişkiler ve İletişim konularında araştırma yaparak kitaplaştırmıştır. Çeşitli konularda eğitim, seminer vb de yapmaktadır.

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Etiketler
Psikoterapi
Uzm. Psk. Hasan Kul
Uzm. Psk. Hasan Kul
Bursa - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube