SEMBİYOZ


Sembiyoz; iki ya da daha fazla kişinin bir tek kişiymiş gibi davranmasıdır. Özellikle ülkemizde çok fazla karşılaştığımız bir olayı anlamamıza yardımcı olacak.
Sembiyotik ilişkilerde
1 + 1 = 1 eder
Bir bebek dünyaya geldiğinde, acıkır, korkar, sevinir v.s. Yaşama dair bilgileri henüz yeterli değildir, değerleri henüz oluşmamıştır. Bunun içinde anne onun yerine düşünür ve onun yerine değerlendirir. Anne özellikle ilk aylarda kendi duygularını bir yana bırakır ve bebeğin duyguları ile hisseder, onunla acıkır, onunla sevinir v.s. Kısaca anne ve bebek tek kişi gibidir. Bu sürece Sağlıklı Sembiyoz diyoruz
Fakat bu aşamadan sonra sağlıksız bir sürece veya sağlıklı bir sürece doğru değişim yaşanır. Çünkü bebek büyür, anne ya bu duruma uygun davranışlar geliştirir, ya da var olan davranışını devam ettirir. Eğer var olan davranışlarını yani sembiyotik davranışlarını devam ettiriyorsa bebeklik döneminde sağlıklı olan artık sağlıksız bir ilişkiyi oluşturuyor. Bu ilişki ise Sağlıksız Sembiyotik İlişki diyeceğiz
Bu ilişkinin daha iyi anlaşılabilmesi için anne ve bebek örneğini verilmektedir. Aslında bu ilişki tüm insanlar arası ilişkilerde gözlemlenebilir. Öğretmen- öğrenci, eşler, iş arkadaşları v.s.
Örnek: Bizim toplumumuzda genel olarak bir sembiyotik ilişki ve sembiyotik davetiyelerden bahsetmek mümkündür. En çok tekrarlanan örneklerden biri, misafirliğe gidildiğinde yemek konusunda yapılan ısrar ‘Allah aşkına ye’, ‘ Bak şundan da al.’, ‘ Sen hiç yemedin ama şunda bari ye’. Kısaca bu ısrarların altında yatan tek mesaj sen karnının açlığını bilmezsin, farkedemiyorsun ama açsın, sen bilmiyorsun ama ben senin yerine açlığını hissediyorum.
Bir başka örnek, okula giden bir çocuğa ‘montunun önünü kapat üşürsün’ demek. Kısaca ben söylemezsen sen üşüdüğümü farkedemezsin. Kısaca sembiyoz sağlıksız, birbirine bağımlı ve bir olmadan diğerinin zorluk yaşadığı bir ilişkinin temellerini atan bir süreçtir.
Bu ilişki biçiminin boyutuna göre insan ilişkilerinde bağımlı ilişkinin oluşmasına sebep olabilir. Arada sırada yapıldığında insanın kendini güvende hissetmesini sağlayan bu ilişki biçimi sık tekrarlandığında bağımlılığa ve bir olmadan diğerinin hareket edememesine ve gelişememesine sebep olan boyutlara ulaşabilir.
Bu nedenle bir kişi bir diğeri ile yardım ilişkisi içinde ise bu sınırı dikkate anlamlı ve buna göre davranmalıdır. Öğretmenler, eğitimciler, çocuklarla çalışan kişiler özellikle bu sınıra dikkat etmelidir.
NE ZAMAN YARDIM EDİYORUZ…?
1/Yardıma ihtiyacı olan yardım istiyor mu?
2/Ben ona yardım etmek istiyor muyum?
3/Benim bunu yapacak kapasitem var mı?
4/İşin % 50 sinden fazlasını mı yapıyorum?
*Bu 4 soruya da EVET diyorsanız, karşınızdakine yardım ediyorsunuz.
Aksi taktirde sembiyotik bir yardım ilişkisi içersinde karşınızdakinin bağımsız hareket etmesini engelliyorsunuz demektir.
Sağlıklı yardım ilişkisinin karşıdaki kişiyi geliştiren yardım olduğunun altı unutulmamalıdır. Ayrıca karşıdaki kişinin fiziki ya da o ana özgü engellerinden kaynaklanan durumlarda bağımlı da olsa yardım etmenin doğal olduğunu belirtmek gerekir.