Gönlümden daha güzel şeyler yazmak geçiyordu ama maalesef günümüzde her eşyanın sahtesine fazlasıyla alıştığımız dünyamızda artık sahte Estetik Cerrahlara da sıklıkla rastlamaktayız. Bunlardan bazıları büyük gazetelerin manşetlerini süsleyecek kadar önem arz edebilmektedir. Tabii bunlar sadece buz dağının görünen kısmı yada deşifre olanları. Asıl önemlileri faaliyetlerine hala devam etmektedirler. Bu konuda sorumluluk sahibi olanların maalesef yetersiz kaldığını üzülerek söylemek isterim. O halde ne yapacağız, bunların önüne nasıl geçebiliriz. İş başa düşmüş gözüküyor, dilimizin döndüğü kadar bu insanları halkımıza deşifre etmek zorundayız. Halkımızın daha fazla zarar görmemesini ancak onları bilinçlendirmek suretiyle engelleyebiliriz.
Bazı örnekler vererek konuyu dramatize etmek gerekirse; her yerde mantar gibi açılan ve hiçbir denetime tabii tutulmayan güzellik salonları ve çoğu poliklinik altında faaliyet gösteren lazer merkezlerinin büyük çoğunluğunda maalesef, bırakın Estetik Cerrah olmasını, hekim bile bulunmamaktadır. Buralara telefon ettiğinizde çoğunlukla Estetik Cerrahlarının olduğu söylenir. Bu merkezlerde öyle şeyler yapılır ki Estetik Cerrahların, olanlardan çoğunlukla haberleri bile yoktur. Uygulanan yöntemlerin bilimsel yönden tutulur tarafı olmadığı gibi, Ulusal basınımızda üzülerek söylüyorum görsel ve yazılı olarak büyük buluşlar olarak halkımıza lanse edilebilmektedir.
Örneğin bir hemşire veya kuaför bir saç ekim uzmanı(!), bir pratisyen hekim Medikal Estetik Uzmanı(böyle bir uzmanlık dalı maalesef yoktur) olarak tanıtılıp bir Estetik Cerrahi Uzmanı gibi konuşturulmaktadır. Yine bazı KBB Uzmanları kendilerini Fasiyal Plastik Cerrah olarak tanıtabilmektedirler. Ülkemizde böyle bir uzmanlık dalı olmadığı gibi, Estetik Cerrahiyle uzaktan yakından bir ilişkisi yoktur . Hatta bilbordlarda göz çevresi estetiğini en iyi biz yaparız diyen büyük göz hastaneleri defalarca ceza aldıkları halde bir ceza bütçesi oluşturup faaliyetlerine devam etmektedirler.
Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi ülkemizde ve dünyada estetik prosedürlerin yasal uygulayıcıları ;Plastik, Rekonstruktif ve Estetik Cerrahi Uzmanlarıdır. Peki hastalar bu sahtekarlıklardan nasıl haberdar olabilir. Öncelikle bir hekimin Plastik, Rekonstruktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı olduğunu Plastik, Rekonstruktif ve Estetik Cerrahi Derneğinden veya oldukları ilin Tabip Odasından branşını öğrenebilirler. Buralarda kaydı olmayanlar ya kaçak çalışmaktadır veya sahtedir.
Güzelleşmek için canınızı teslim ettiğiniz insanların Plastik, Rekonstruktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı olmadığını manşetlerden değil kendiniz araştırıp böyle varsa bildiğiniz kişileri ilgili mercilere şikayet ederek veya hiç olmazsa onlardan uzak durarak zararlarından kendinizi koruyabilirsiniz. Bir dahaki yazım İnşaallah Estetik Cerrahi ile ilgili olur. Sevgi ve saygılarımla…
1 - İNSANLAR NEDEN ESTETIK CERRAHIYE ILGI DUYUYOR?
Modern dönemlerde insanların daha sağlıklı, daha aktif yaşam arzularının içinde daha güzel ve genç görünme istekleri belirginleşti. Bu özellik, televizyon , yazılı basın ve internet, sosyal medya ile daha çok güçlendi. Dünya küçük bir köye dönüştü ve bazı akımların hızla yayılması mümkün oldu. Estetik cerrahiye olan ilgi de artarak gelişti. Bunu bir diğer nedeni de, genç ve güzel olanın daha çok ilgi ve kabul görmesi, daha iyi ücretlerle iş bulma vs.
2 - TÜRKIYE'DE EN FAZLA YAPILAN ESTETIK AMELIYATLARI NELER?
Yaş gurupları ve cinse gore yapılan estetik ameliyatlar değişmekte. 20’li yaşlarda kadınlarda burun , meme büyütme ve yağ aldırma ameliyatları yaygın. 40’lardan sonra doğuma bağlı değişiklikleri gidermek üzere karın, meme dikleştirme veya küçültme ve yağ aldırma ameliyatları ön planda. 40’lı yaşların sonu ve 50-60larda ise göz kapağı, yüz gençleştirme ameliyatları öne çıkıyor. Erkeklerde, saç ekimi ilk sırada, yağ aldırma, burun ve yüz ameliyatları da artmakta. Her iki cinste de, ameliyatsız yöntemler olarak, botox , dolgu ve laser uygulamaları hızla artıyor.
3 - ESTETIK TERCIHLERINI DIZI FILMLER GIBI YA DA BEĞENDIĞI SANATÇIDAN ESINLENEREK YAPTIRANLAR VAR MI?
Bu durum gerçekçi olmasa da nadir değil. Elindeki resimle
gelerek beğendiği sanatçının burnu veya dudağını gösterenlerde, çoğu zaman aslında o sanatçıya öykündüklerini anlayabiliyoruz. Aslında, hedeflenen beğenilen sanatçının yaşamı, başardıkları da olabilir. Bu ayrımın ortaya konulmasında yarar var. Aksi takdirde büyük hayal kırıklıkları yaşanabilir. Bu anlamda, Plastik Cerrahların başvuran kişilerin ruh hali, beklentilerini anlamak için görüşmelerinde ciddi ve kaliteli bir zaman harcamaları gerekiyor.
4 - ESTETIĞI GENELDE KADINLARIN YAPTIRIDĞI BILINIR, ERKEKLERIN DE ILGISI NE? VE NE YAPTIRMAYI TERCIH EDIYORLAR?
Görünümüne özen erkeklerde her yaş gurubunda artıyor. Günlük bakım ürünlerinin kullanımından saç ekimine, yağ aldırmaya, yüz estetiğine olan ilgi ve uygulama sayıları tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yükselmekte.
5 - YURT DŞINDAN TÜRKIYE'DEKI ESTETIK CERRAHIYE ILGI NASIL?
Son yıllarda sağlık turizmi konusunda çalışmalar çok arttı. Devlet politikaları ile desteklenen sağlık turizminin olumlu sonuçları ortaya çıktı. Kişisel tanıtım faaliyetleri de bu konuya katkı sağladı. Türkiye’nin kolay ulaşılır olması, kültürel, tarihsel ve turistik özellikleri, yakın coğrafya başta olmak üzere tüm dünyada bir çekim alanı yarattı. Burada, en önemli kriterin elde edilen sonuçların olumlu olması ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Aksi takdirde, sağlık turizminde uzun vadeli bir gelişme sağlanamaz.
6 - ESTETIK YAPTIRMAK ISTEYENLER NELERE DIKKAT ETMELI
Öncelikle, doğru bilgiye ulaşmaya çalışmaları gerekiyor. Bu noktada, estetik cerrahiye ilginin bu kadar çok artmasının, aslında Plastik Cerrahi eğitimi almamış, farklı branşlardan bir çok doktorun ilgisini çektiğini, katıldıkları bazı kurslar ve aldıkları sertifikalar ile kendilerini Plastik Cerrah olarak
tanıttıklarını görüyoruz. Bu da gerçekten kimler Plastik Cerrahtır, sorusunu gündeme getiriyor. Aslında yapılması gereken şey çok basit. Görüşülen kişinin Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanlık belgesini sormak lazım. Bir diğer pratik yol; www.tprcd.org.tr adresinden Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği üye listesini kontrol etmeleri.
Bir diğer önemli konu ise, cerrahi ve cerrahi dışı uygulamaların hepsinde, az da olsa istenmeyen sonuçların olabileceği konusu. Bu konularda , kaçınma yolları ve sorun olursa çözüm yolları konusunda da önceden bilgi edinmelerinde yarar var. Ayrıca, her geçen gün bir mucize gibi ortaya atılan yeni uygulamalar ve cihazlarla ilgili temkinli olmalarını öneririrm. Bu uygulamalar genellikle para karşılığı tanıtım imkanı sağlanan başta televizyon olmak üzere değişik mecralarda anlatılıyor ve abartılarak sunuluyor. Bilinmesi gereken, gerçekten değerli bir uygulama ve cihazın zaman testinden geçmesi gerektiği. Gerçekten işe yarayan bir uygulama zaman geçtikçe daha çok kabul görüyor, sabun köpüğü olanlar unutulup gidiyor.
