Rahim kanseri belirtileri nelerdir?

Rahim kanseri belirtileri nelerdir?

Endometrium kanseri olarak bilinen rahim kanseri akciğer ve meme kanseri gibi yaygın görülen bir çeşit jinekolojik kanserdir. Daha çok menopoz evresine girmiş kadınların yakalanma ihtimalinin yüksek olduğu bir rahatsızlıktır. Rahim kanserlerinin % 70 gibi büyük bir oranı; 45 ila 75 yaş aralığında bulunan sağlığı bozuk kişilerde olduğu görülmektedir.

Rahim Kanseri Belirtileri Nelerdir

Spesifik bir tarama testi olmamasına karşın erken gelen belirtiler ile teşhis edilmesi kolaydır. Şayet kişi menopoza girmiş ve yine ara kanamalar yaşıyorsa mutlaka bir kadın doğum uzmanına müracaat etmelidir. Her kadın muhakkak bu tip beklenmeyen kanama ile karşılaştığında, bir jinekolojik muayeneden geçmelidir. Erken bulgularla tespit edilen rahim kanserinin iyileşme şansı da yüksek olacaktır.

Rahim kanserinde risk faktörleri nelerdir?

60 yaşını aşmış olmak

Aşırı kilolu olmak

Daha önce doğum yapmamış olmak

Kısırlık öyküsü

Adet döneminin çok küçük yaşta başlaması ve çok ileri yaşta menopoza girilmesi

Yakın akrabalarında endometrium kanseri ( rahim kanseri ) varlığı

Polikistik over sendromu olması

Over kanseri ya da meme kanseri öyküsünün bulunması

Mem kanseri tedavisinde kullanılan bir çeşit hormon ilacının uzun süre kullanılması

Şeker hastalığı

Yüksek tansiyon

Bozuk beslenme alışkanlığına sahip olmak ( hayvansal yağlı yiyeceklerden fazla tüketmek )

Sürekli adet düzensizliği yaşıyor olmak

Sigara kullanıyor olmak

Alkol tüketimi

Aşağıdaki videoda rahim kanseri ve risk faktörleri hakkında bilgi vermeye çalıştım.

Rahim kanserinde riski azaltabilecek etkenler;

Uzun zaman doğum kontrol hapları kullanıyor olmak risk faktörünü azaltmaktadır. Bu tip ilaçlar bırakıldığı andan itibaren yine on yıl süre ile bu koruyuculuk devam etmektedir.

Sürekli olarak adet düzensizliği şikayeti olan kişilerin daha sık jinekolojik muayene olmaları erken evrede kanserin tespiti için önemlidir. Hiç yakalanmadan oluşuma izin vermemek ya da erken zamanda tespit etmek oldukça önemlidir.

Kilo dengesini koruyan kişiler için risk faktörü azalmaktadır. Daha sağlıklı beslenmek ve diyabet- hipertansiyon gibi hastalıklarla doğal yollardan baş edebilmek rahim kanseri riskini azaltmaktadır.

Alkol ve sigara tüketimi olmayan kişiler için risk faktörü daha az olacaktır.

Rahim kanseri belirtileri nelerdir ve yapılması gerekenler;

En büyük belirti beklenmeyen vajinal kanamalarıdır. Beklenmeyen oranda akıntının varlığı, menopoz sonrası kanama yaşanması, henüz adet döneminde bulunan kadınların ara kanamalar yaşıyor olması önemli bir bulgudur. BU bulguların olduğu her hasta için elbette kanser riski yoktur ancak bu tip şikayetler önemsenmeli ve vakit kaybedilmeden kadın doğum uzmanına gidilmelidir. Doktor jinekolojik muayene yaparak gerekirse rahim içinden doku örneği alıp patolojiye gönderecektir. Bu sayede eğer tümörlü doku varsa erken evrede tespit edilebilecek ve metastaz yapması önlenecektir.

Eğer cinsel ilişki esnasında yanma yaşanıyorsa ve idrar yapımı sancılı geçiyorsa yine rahim kanseri belirtisi olabileceği için doktora görünmek gerekecektir. Kimi zaman basit bir idrar yolu enfeksiyonunda yaşatabileceği bu tip şikayetler kimi zamanda hayati önem taşıyan bir kanserin erken belirtisi olabilir. İhmal edilmemelidir.

Pelvik bölgede rastlanacak ağrı ve ele gelebilecek kitle tespiti yine rahim kanseri belirtisi olabilir. Böyle bir tespit evde yapılmışsa vakit kaybı yaşanmadan muayene yaptırılmalıdır.

Laboratuarda bakılacak bir takım hormon tetkikleri ile (CA 125) erken tanı koyabilmek mümkündür. Böyle bir bulgu ile karşılaşabilmek için düzenli olarak jinekolojik muayeneden geçiyor olmak gerekir.

Rahim kanserinde tedavi hastalığın evresine göre yapılmaktadır. Tümör eğer rahim kaslarından dışarı doğru yarısını geçmemişse, davranışı(grade) ve tipi görece iyiyse daha sınırlı bir ameliyat yapılmaktadır. Bu ameliyatta rahim-yumurtalıklar ve pelvisteki lenf düğümlerinin alınması yeterli olmaktadır.

Bu ameliyatlar laparaskopik tercihan robotik cerrahi ile de yapılmaktadır. Bu tip cerrahi hastada ameliyat izi bırakmamakta, kanama, ağrı, enfeksiyon daha az olmakta ve hasta daha erken hastaneden çıkmakta ve işine dönmektedir. İleri evrelerde ise yukarıdaki ameliyata ek olarak aort etrafındaki lenf düğümleri de alınmakta, barsak zarı(omentum) alınmakta ve bazende apendiks alınmaktadır. Hastalığın evresine göre radyoterapi ve kemoterapi de ameliyat yapılmış hastalara verilmektedir.

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Fuat Demirci

Prof. Dr. Fuat Demirci lise öğreniminin ardından İstanbul Tıp Fakültesi’ni 1983 yılında başarı ile tamamlayarak tıp doktoru olmuştur. 1986-1990 yılları arasında Zeynep Kamil Kadın Hastalıkları ve Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kadın hastalıkları ve doğum ihtisasını yapmıştır. 1990 yılında "Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı" olmuştur. Mart 1990-Aralık 1997 tarihlerinde Zeynep Kamil Kadın Hastalıkları ve Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde dönüşümlü olarak doğumhane, yüksek riskli gebelikler tanı ve takip ünitesi ve jinekolojik cerrahi ve jinekolojik onkolojik cerrahi ünitelerinde başasistan (uzman) olarak çalışmıştır. Aralık 1997’de İzzet Baysal Üniversitesi Düzce Tıp Fakültesi'nde yardımcı doçent olarak öğretim üyeliğine başlamıştır. Kasım 2000’de doçent, Mart 2006’da profesör olmuştur. İstanbul Üniversitesi İstanbu ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Prof. Dr. Fuat Demirci
Prof. Dr. Fuat Demirci
İstanbul - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube