"KORKTUĞUN ŞEY, BEKLEDİĞİNDEN DAHA ÇABUK BAŞINA GELİR’’

Uzm. Kl. Psk. Tuğba Masalcı
Uzm. Kl. Psk. Tuğba Masalcı
26 Haziran 202426 görüntülenme
Randevu Al
"Korktuğun şey, beklediğinden daha çabuk başına gelir" sözü, psikoloji bağlamında derin anlamlar taşır. Bu ifade, korkuların ve endişelerin, üzerlerinde fazla durulduğunda gerçek olma ihtimalinin arttığını ima eder. Korku ve endişe, hayatta kalmamıza yardımcı olan doğal duygulardır. Ancak, aşırıya kaçtıklarında veya kontrol edilemediklerinde, yaşam kalitesini düşürebilir ve potansiyel olarak olumsuz sonuçlar doğurabilirler. Bu bağlamda, "korktuğun şey, beklediğinden daha çabuk başına gelir" ifadesi, kendini gerçekleştiren kehanet (self-fulfilling prophecy) kavramıyla yakından ilişkilidir.
"KORKTUĞUN ŞEY, BEKLEDİĞİNDEN DAHA ÇABUK BAŞINA GELİR’’

 Kendini Gerçekleştiren Kehanet Kendini gerçekleştiren kehanet, bir kişinin bir olayı beklemesi veya bir durumu hayal etmesi sonucunda, bu beklenti veya hayalin gerçekleşmesine neden olacak şekilde davranışlarını değiştirmesidir. Örneğin, bir kişi bir sunum yapmaktan korkuyorsa ve bu korku üzerine sürekli düşünüyorsa, bu durum kişinin daha fazla strese girmesine, daha fazla hata yapmasına ve sunumun kötü geçmesine neden olabilir. Bu döngü, korkunun gerçekleşmesine katkıda bulunur.

Düşüncelerin Gücü ve Negatif Düşünce Döngüsü

Korku ve endişelerimizin gerçekleşme ihtimalinin artmasının bir diğer nedeni, olumsuz düşünce döngüsüdür. Olumsuz düşünceler, stres seviyesini artırarak fiziksel ve zihinsel performansımızı olumsuz etkiler. Bunun sonucunda, korkulan durumun gerçekleşme ihtimali artar. Olumsuz düşünce döngüsünden çıkmak zor olabilir, çünkü bu döngü bir kez başladığında, kişi sürekli olarak negatif düşünceler üretir ve bu düşünceler, kişinin kendine olan güvenini ve yeteneklerini olumsuz etkiler.

Korkularla Baş Etme Stratejileri Korkularımızın bizi yönetmesine izin vermemek için bazı stratejiler geliştirmek önemlidir. İşte bu konuda yardımcı olabilecek bazı yöntemler:

1. Farkındalık ve Kabullenme:Korkularınızı ve endişelerinizi kabul edin. Onları görmezden gelmek veya bastırmak yerine, varlıklarını kabul etmek ve bu duyguların doğal olduğunu anlamak önemlidir.

2. Olumlu Düşünme:Olumsuz düşüncelerinizi olumlu düşüncelerle değiştirmeye çalışın. Bu, düşünce biçiminizi değiştirerek korkularınızın üzerinizdeki etkisini azaltabilir.

3. Gevşeme Teknikleri:Meditasyon, derin nefes alma ve yoga gibi gevşeme teknikleri, stres ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olabilir.

4. Küçük Adımlarla İlerleme:Korkularınızla yüzleşmek, onları yenmek için etkili bir yoldur. Ancak, bu süreci adım adım ilerleterek küçük hedefler belirlemek önemlidir. Bu, kendinize olan güveninizi artırır ve korkularınızın sizi yönetmesini engeller.

5. Profesyonel Destek:Eğer korkularınız ve endişeleriniz günlük yaşamınızı ciddi şekilde etkiliyorsa, bir psikolog veya terapistten yardım almak faydalı olabilir.

 

"Korktuğun şey, beklediğinden daha çabuk başına gelir" ifadesi, korkularımızın ve endişelerimizin üzerimizdeki güçlü etkisini vurgular. Ancak, bu duygularla başa çıkmak ve onları yönetmek mümkündür. Farkındalık, olumlu düşünme ve profesyonel destek gibi yöntemlerle, korkularımızın hayatımızı olumsuz yönde etkilemesini önleyebiliriz.

Unutmayın, korkularınızı tanıyıp onlarla yüzleşmek, onları yenmenin ilk adımıdır.

Etiketler

Sosyal anksiyeteSosyal korkuPsikoterapiPsikolojik belirtilerOkbKaygi bozukluuguBireysel farklılıkBireysel psikoterapi

Yazar Hakkında

Uzm. Kl. Psk. Tuğba Masalcı

Uzm. Kl. Psk. Tuğba Masalcı

Uzman Klinik Psikolog Tuğba Masalcı, lisans eğitimini Polonya’nın önde gelen üniversitelerinden SWPS University of Social Sciences and Humanities’te İngilizce Psikoloji bölümünde tamamlamıştır. Ardından Türkiye’ye dönerek Ufuk Üniversitesi Psikoloji Yüksek Lisans Programı’ndan mezun olmuş ve "Uzman Psikolog" unvanını almaya hak kazanmıştır. Akademik kariyerini daha da ileri taşıyan Masalcı, İstanbul Gelişim Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programı’nı onur belgesiyle tamamlayarak "Klinik Psikolog" unvanını almıştır.
Eğitim hayatı boyunca klinikler, hastaneler, araştırma merkezleri ve okullarda görev alarak çok sayıda danışanla birebir çalışma deneyimi kazanmıştır. Şu anda kendi özel kliniğinde, bireysel, çift ve aile terapileri alanında aktif olarak psikoterapi hizmeti vermektedir.
Aldığı Psikoterapi Eğitimleri
Klinik pratiğini bilimsel temellere dayandıran Tuğba Masalcı, psikoterapi alanında çok sayıda eğitim alarak uzmanlık alanlarını derinleştirmiştir:
• Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT)
• Şema Terapi
• Duygu Odaklı Terapi (EFT)
• EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme)
• Cinsel Terapi
• Evlilik -Çift Terapi
• Aile Danışmanlığı
• Çocuk ve Ergen Terapisi
• Oyun Terapisi
• Travma Temelli Grup Psikoterapisi

Çalışma Alanları
Depresyon ve Duygudurum Bozuklukları:
Sürekli mutsuzluk, hayattan keyif alamama, enerji kaybı, suçluluk düşünceleri, isteksizlik gibi belirtilerle seyreden depresyon; bireyin yaşam kalitesini ciddi anlamda etkileyebilir. Depresyonun altında yatan nedenlerin keşfi ve baş etme becerilerinin geliştirilmesi hedeflenir.
Anksiyete (Kaygı) Bozuklukları:
Geleceğe dair sürekli endişe, panik ataklar, sosyal ortamlarda aşırı kaygı, bedensel belirtiler (çarpıntı, nefes darlığı, titreme) gibi şikayetlerle kendini gösteren anksiyete bozukluklarında, hem duygusal hem bedensel rahatlama sağlanması için bütüncül bir terapi süreci yürütülür.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) ve Yas Süreci:
Kaza, kayıp, şiddet, istismar, afet gibi travmatik deneyimler sonrası ortaya çıkan kabuslar, tetiklenmeler, ani öfke patlamaları ya da donakalma gibi tepkiler EMDR ve travma odaklı terapi teknikleriyle ele alınır. Yas sürecinde ise kişinin kaybıyla sağlıklı şekilde vedalaşması hedeflenir.
Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB):
Tekrarlayan düşünceler (obsesyonlar) ve bu düşünceleri yatıştırmak için yapılan davranışlar (kompulsiyonlar) kişiye ciddi düzeyde zaman ve enerji kaybettirir. OKB’nin bilişsel ve davranışçı temelleri çalışılarak semptomların azaltılması amaçlanır.
Cinsel İşlev Bozuklukları:
Kadınlarda vajinismus, cinsel isteksizlik; erkeklerde erken boşalma, sertleşme sorunları gibi işlevsel cinsel problemler çift terapisi kapsamında çalışılır. Güvenli ve yargılayıcı olmayan bir ortamda terapi süreci yürütülür.
Evlilik ve İlişki Problemleri:
İletişim sorunları, aldatma, güven kaybı, duygusal uzaklık, ortak hedeflerin çatışması gibi nedenlerle ilişkiler zedelenebilir. Çift terapisi ile karşılıklı anlayışın, empati kurmanın ve ortak çözümlerin geliştirilmesi desteklenir.
Aile Danışmanlığı:
Anne-baba-çocuk arasındaki iletişim sorunları, sınır problemleri, kardeş çatışmaları ve kuşaklar arası anlaşmazlıklar aile sistemi içinde değerlendirilir ve işlevsel bir aile yapısına ulaşmak hedeflenir.
Ergenlik Dönemi Problemleri:
Kimlik arayışı, akademik motivasyon eksikliği, arkadaş ilişkilerinde zorlanma, duygudurum dalgalanmaları, öfke kontrolü ve teknoloji bağımlılığı gibi gençlik dönemine özgü problemler, ergenin iç dünyasını anlayan bir yaklaşımla ele alınır.
Düşük Özsaygı ve Yetersizlik Hissi:
“Kendimi yetersiz hissediyorum”, “Kimse beni beğenmiyor”, “Başarısızım” gibi içsel söylemlerin değişmesi için bireyle çalışılarak daha güçlü bir benlik algısı oluşturulması sağlanır.
Sınav Kaygısı ve Akademik Başarısızlık:
TYT/AYT, LGS, YDS gibi sınavlara hazırlanan bireylerde görülen yoğun kaygı, odaklanma güçlüğü, motivasyon eksikliği ve performans baskısıyla baş etme yolları geliştirilir.
Yeme Davranışı Bozuklukları ve Beden Algısı Problemleri:
Duygusal yeme, aşırı kısıtlama, bulimia, anoreksiya ve beden algısıyla ilgili sorunlar psikolojik ve duygusal kökenleriyle birlikte çalışılır. Bireyin kendine karşı şefkatli bir ilişki geliştirmesi hedeflenir.
Özgüven ve Karar Verme Problemleri:
Kararsızlık, başkalarının onayına göre hareket etme, kendini değersiz hissetme gibi durumlar terapide bireyin içsel rehberini güçlendirme çalışmalarıyla ele alınır.
Bağımlılıklar (İlişki, Teknoloji, Alkol):
İlişkisel bağımlılıklar, sosyal medya bağımlılığı ya da madde/alkol kullanımı gibi davranış örüntülerinde kişinin bağımlılık davranışı yerine sağlıklı başa çıkma yollarını geliştirmesi desteklenir.
Duygu Düzenleme Problemleri ve Öfke Kontrolü:
Ani öfke patlamaları, aşırı tepkiler ya da duygularını bastırma eğilimleri, kişinin duygularını tanıması, anlaması ve uygun şekilde ifade etmesi üzerine yapılan duygusal düzenleme çalışmalarıyla ele alınır.

Uyguladığı Psikolojik Testler
Uzman Klinik Psikolog Tuğba Masalcı, danışan değerlendirmelerini çok boyutlu yapabilmek adına geniş bir yelpazede psikolojik test uygulama yetkinliğine sahiptir. Bunlar arasında:
• MMPI (Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri)
• SCL-90 (Belirti Tarama Listesi)
• Rorschach Testi
• Beck Depresyon ve Anksiyete Envanterleri
• Hamilton Depresyon ve Anksiyete Ölçekleri
• Mini Mental Test, D2 Dikkat Testi, Burdon Dikkat Testi, Frankfurter Testi
• Travma Sonrası Stres Bozukluğu Ölçeği (CAPS)
• Yeme Tutumu Ölçeği, Sınav Kaygısı Ölçeği, Pozitif-Negatif Duygu Durum Ölçeği
• Çocuklar için Gelişim ve Zeka Testleri (Stanford-Binet, AGTE, Metropolitan, Peabody, Louisa Duss, CATELL 2-A

 

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.