İdrar kaçırma tedavisi pek çok kişi tarafından sıkça merak edilmekte olan konular arasında yer almaktadır. Öncelikle idrar kaçırma sorunu başlı başına hayat kalitesini düşürmekte olan ciddi bir durumdur. Bu durum farklı nedenlerden dolayı ortaya çıkabilmekte ve kişinin hayatını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Oldukça büyük bir sorun haline dönüşmekte ve mutlaka tedavi edilmesi gerekmektedir. Tedavisi için de bu duruma neden olan sorunun bulunması ve buna yönelik işlemlerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
İdrar kaçırma tedavisi hem ameliyat ile hem de ameliyatsız bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Hastanın genel sağlık durumuna ve isteklerine bağlı olarak ilerleme kaydedilebilmektedir. Eğer hasta için uygun ise ameliyatsız yöntemler tercih edilmektedir. Ameliyatsız yöntemler sayesinde daha hızlı bir iyileşme sağlanabilmektedir. Bundan dolayı da sıkça tercih edilmekte olduğu gözlemlenmektedir.
Ameliyat ile İdrar Kaçırma Tedavisi
Ameliyat, sadece idrar kaçırmayı düzeltmek için yapılabildiği gibi eğer mevcut ise pelvis anormalliklerini gidermek amacı ile uygulanmaktadır. Yalnızca idrar problemi için yapılan ameliyatlar için lokal anestezi yöntemi tercih edilmektedir. İdrar kaçırma tedavisinde uygulanmakta olan ameliyatın asıl amacının sarmış idrar torbasını ve idrara yolunu normale döndürmek olduğu söylenebilmektedir. Eğer rahimde sarkma durumu bulunmakta ise bu durum da giderilmektedir.
Ameliyat ile gerçekleştirilmekte olan idrar kaçırma tedavisinin başarı oranının yüksek olduğu bilinmektedir. Ancak bazı durumlarda olumsuzluklar ortaya çıkabilmektedir. Bu durum hastadan hastaya değişim gösterebilmektedir. Genellikle işlemin başarısız olmasına neden olan durumun daha önce de operasyon geçirilmiş olması olduğu bilinmektedir. Bundan dolayı dikkatli hareket edilmesi ve hasta muayene edildikten sonrasında uygun ve doğru bir tedavi sürecinin belirlenmesi gerekmektedir.
Eğer hastaya ameliyat ile tedavi uygun görülmez ise ya da hasta ameliyat ile tedavi olmak istemez ise ameliyatsız tedavi yöntemlerine başvurulmaktadır. Ameliyatsız tedavi yöntemleri arasında en sık tercih edilmekte olan yöntemin ise fraksiyonel lazer yöntemi olduğu bilinmektedir. Bu işlemin gerçekleştirilmesi ile birlikte hastanın idrar kaçırma sorununa son verilebilmekte ve hayat kalitesinin yükselmesine olanak sağlanabilmektedir. Oldukça avantajlı bir yöntem olduğundan dolayı işlemin nasıl gerçekleştirildiği ve ne kadar sürdüğü oldukça sık merak edilenler arasında yer almaktadır.
Ameliyatsız İdrar Kaçırma Tedavisi
Son yıllarda sıkça tercih edilen yöntemlerden bir tanesinin de ameliyatsız idrar kaçırma tedavisi olduğu bilinmektedir. Herhangi bir cerrahi işlem gerçekleştirilmeden uygulanmakta olan bu yöntem sayesinde idrar kaçırma sorununa son verilebilmektedir. Ameliyatsız yöntem fraksiyonel lazer işlemi olarak tanımlanabilmektedir. Bu işlem oldukça ön planda yer almakta ve pek çok avantaja sahip olduğu bilinmektedir. Genel olarak bu işlemin gerçekleştirildiği kişilerden olumsuz sonuçlar alınmakta olduğu bilinmektedir.
Fraksiyonel Lazer ile Ameliyatsız İdrar Kaçırma Tedavisi
Fraksiyonel lazer ile ameliyatsız idrar kaçırma tedavisi uygulanabilmekte ve işlemin nasıl gerçekleştirildiği merak edilmektedir. Bu işlem öncelikle oldukça kısa sürmektedir. Ortalama 15 dakika içerisinde bitmektedir. İşlem öncesinde hasta masaya alınmakta ve ardından lokal anestezik krem sürülmektedir. 30 dakika sonra krem etkisini gösterdiğinde işlem başlatılmaktadır. Vajinaya spekulum yerleştirilmekte ve salgılar temizlenmektedir. Ardından cihaz vajinaya yerleştirilmektedir. Vajina duvarlarına mikronluk lazer atışları gerçekleştirilmektedir. Lazer ile idrar kaçırma tedavisinde seans sayısı hastanın şikayetlerinin ciddiyetine göre değişmektedir. Bazı hastalarda 2 seans tatmin edici sonuçlar vermesine rağmen ileri yaş, şiddetli idrar kaçırma, kronik hastalıklar ihtiyaç olan seans sayısını artırabilir.
Son yıllarda oldukça sık tercih edilmekte olan bu yöntem sayesinde oldukça başarılı sonuçlar elde edilerek hastaların hayat kalitelerinin yükselmesine olanak sağlanmaktadır. Böylelikle idrara kaçırma sorununa da son verilmekte ve hastaların hayat kalitesinin artmasına olanak sağlanmaktadır. Eski yöntemlere oranla hastaların işlem sonrasında daha çabuk hayata karışmakta olduğu da söylenebilmektedir.
