Ekran Kullanımı ve Uyku Kalitesi


Ekranlardan yayılan mavi ışık, beynin uyku hormonu olan melatonini üretmesini engelleyebilir. Melatonin, karanlıkta salgılanan ve vücuda 'uyuma zamanı geldi' sinyalini veren bir hormondur. Gece boyunca ekran maruziyeti melatonin seviyesini baskılayarak uykuya geçişi zorlaştırır, uyku süresini kısaltır ve derin uyku evresini bozar.
Uyku kalitesi bozulduğunda, sabah yorgunluk, gün içinde dalgınlık, ruh hali dalgalanmaları ve dikkat eksikliği gibi sonuçlar ortaya çıkabilir. Özellikle ergenler ve genç yetişkinlerde geç saatlere kadar süren telefon ya da bilgisayar kullanımı, kronik uyku eksikliğine ve zamanla akademik, sosyal ve duygusal sorunlara yol açabilir.
Terapötik bağlamda, ekran kullanımının uyku üzerindeki etkileri değerlendirilirken, kişinin gece rutini ayrıntılı olarak ele alınmalıdır. Danışanın yatmadan ne kadar süre önce ekran kullandığı, ekran süresinin içeriği (örneğin oyun, sosyal medya, dizi) ve ekran karşısında geçirilen sürenin bireyin duygu durumunu nasıl etkilediği araştırılmalıdır.
Uyku hijyenini desteklemek amacıyla önerilebilecek müdahaleler arasında şunlar yer alır:
- Yatmadan en az 1 saat önce ekran kullanımını sonlandırmak
- Odayı karanlık ve serin tutmak
- Akşam saatlerinde mavi ışık filtresi kullanmak veya gece modunu açmak
- Uyumadan önce rahatlatıcı rutinler (kitap okuma, nefes egzersizi, bitki çayı)
- Gün içinde fiziksel aktiviteyi artırmak
Sonuç olarak, ekran kullanımı modern yaşamın vazgeçilmez bir parçası olsa da, kontrollü ve bilinçli kullanıldığında uyku kalitesi üzerindeki olumsuz etkiler azaltılabilir. Uyku problemleriyle başvuran bireylerde ekran alışkanlıklarının sorgulanması, sadece uyku değil genel psikolojik iyilik halinin de iyileştirilmesine katkı sağlar.
Hazırlayan: Uzman Psikolog Mustafa Cem Oğuz