Benlik Saygısı ve Sosyal Medya Etkileşimi


Sosyal medya platformları, bireylere kendilerini çeşitli şekillerde sunma imkânı verir. Filtreler, düzenlemeler ve seçici paylaşımlar, kullanıcıların 'ideal benlik' algılarını yansıtmasına neden olabilir. Bu durum zamanla 'gerçek benlik' ile 'sanal benlik' arasında bir kopukluk yaratabilir. Bu kopukluk, bireyde yetersizlik, kıyaslama ve değersizlik duygularını besleyerek benlik saygısında düşüşe neden olabilir.
Özellikle ergenlik ve genç yetişkinlik dönemlerinde, sosyal onay arayışı daha belirgin hale gelir. Bu yaş gruplarında beğeni, yorum ve takipçi sayısı gibi göstergeler, benlik değerinin bir ölçütü olarak algılanabilir. Araştırmalar, sık sosyal medya kullanan bireylerde depresyon, anksiyete ve düşük benlik saygısı gibi psikolojik sorunların daha yaygın olduğunu ortaya koymuştur.
Ancak sosyal medya ile benlik saygısı arasındaki ilişki her zaman olumsuz değildir. Destekleyici bir sosyal çevre, olumlu geri bildirimler ve anlamlı etkileşimler, bireyin kendilik değerini güçlendirebilir. Burada önemli olan, bireyin sosyal medyayı nasıl kullandığı ve bu platformlarla nasıl bir psikolojik ilişki kurduğudur.
Terapötik bağlamda, sosyal medyanın bireyin benlik algısı üzerindeki etkisi sıkça ele alınmalıdır. Danışanların dijital dünyada kendilerini nasıl konumlandırdıkları, gerçek yaşamla ilişkileri ve kendilik algıları üzerine derinlemesine çalışmak, benlik saygısını yeniden inşa etmede önemli bir adımdır. Öz-şefkat, sınır koyma becerileri ve dijital detoks gibi stratejiler, bu süreçte danışanlara yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, sosyal medya bir araçtır; olumlu ya da olumsuz etkileri, bireyin bu aracı nasıl kullandığıyla yakından ilişkilidir. Psikolojik dayanıklılığı yüksek, öz-farkındalığı gelişmiş bireyler, sosyal medyayı daha sağlıklı bir şekilde yönetebilir ve benlik saygılarını bu platformdan etkilenmeden koruyabilirler.
Hazırlayan: Uzman Psikolog Mustafa Cem Oğuz