Gaz gaita kaçırma nedir?

Gaz gaita kaçırma nedir?

Kontrol edilemeyen gaz ya da dışkı kaçırmasına Anal İnkontinens denir. Anal İnkontinens (Gaz-Gaita Kaçırma) bağırsaklarınızı kontrol etmekte sorunlarınız olduğu zaman ortaya çıkmaktadır.

Gaz Nasıl Oluşur?

Vücut, belirli enzim eksiklikleri nedeniyle ince bağırsakta bulunan karbonhidratları (şeker,  nişasta ve lifi birçok gıdada bulunan madde) sindiremez. Böylece Bu sindirilmemiş gıdalar ince bağırsaktan kalın bağırsağa geçerek kalın bağırsakta bulunan zararsız ve normal bakteri gıdayı parçalayarak tüm insanların üçte birinde hidrojen, karbondioksit ve metan üreterek metan oluşturur. Sonunda, bu gazlar rektumdan çıkıyor.

Metan üreten bir kişinin dışkıları sıvı şeklinde olmaktadır. Bazı insanlarda üretilen metanın sebebi tam olarak bilinememektedir.

Gıdaların etkileri ise kişiden kişiye değişebilmektedir.  Bir kişide gaza neden olan gıdalar bir diğer kişide gaz oluşumuna neden olmayabilir.

Gaz Birikimi Her insanda Aynı mıdır?

Bazı insanlarda diğer insanlara nazaran daha çok gaz birikimi olmasının nedeni: zararlı bakterilerin, vücut için gerekli olan diğer bakterilerin ürettiği hidrojeni yok etmedir. Vücutta bulunan iki bakteri türü arasındaki denge bozulduğunda insanlarda daha fazla gaz oluşabilmektedir. Ayrıca fazla gaz salınımı olan insanların mide ve bağırsaklarında diğer insanlara oranla daha fazla gaz içermediği, ancak bu gazın neden olduğu belirtilere karşı daha fazla duyarlı olduğu tespit edilmiştir.

Anal İnkontinens (Gaz-Gaita Kaçırma)  Belirtileri Nelerdir?

En sık karşılaşılan gaz belirtileri şunlardır:

Sızdırma, ( Örneğin rüzgârlı havada kaçırmak gibi)

Karın şişkinliği

Karın ağrısı.

Ancak hemen hemen herkes bu belirtileri yaşar. Belirleyici faktörler ise

Vücudun ne kadar gaz ürettiği,

Vücudun kaç yağ asidi emdiği,

Kişinin kalın bağırsakta gaza duyarlığıdır.

Mide ve Bağırsakta Gaz Birikiminin Sebepleri Nelerdir?

Sindirim sistemindeki gaz (yani özofagus, mide, ince bağırsak ve kalın bağırsak) iki temel sebepten kaynaklanmaktadır:

Sindirimi gerçekleşmeyen bazı gıdaların normalde kalın bağırsakta (kolonda) bulunan zararsız bakteriler tarafından parçalanması.

Hava yutmak: (aerophagia) Midede sık görülen bir gaz nedenidir. Yemek yiyip içerken herkes bir miktar hava yutar. Bununla birlikte, hızlı yiyip içmek, sakız çiğnemek,  sigara içmek ve gevşek protez kullanımı gaza neden olabilmektedir.

Gazın vücuttan atılmasında ise: Esneme ile vücudu terk eden gazlar  (azot, oksijen ve karbon dioksit içerir). Kalan gaz kısmen emilen ince bağırsağa geçer. Rektumdan salınmak içinde kalın bağırsaktan geçerler

Gaz Birikiminde Karşılaşılan Sorunlar Nelerdir?

Gaz salınımı olan insanların karşılaştığı sorunlar genel olarak: Geğirme, tantana (çok fazla gaz), karın şişliği, karın ağrısı ve rahatsızlık

Geğirme:  Yemekler sırasında veya yemek sonrasında ara sıra görülen gaz normaldir. Bununla birlikte Bazen kronik bel ağrısı olan bir kişi peptik ülser hastalığı, gastroözofageal reflü hastalığı (GÖRH) veya gastrit gibi bir üst GI hastalığına sahip olabilenler sık sık geğirme sorunuyla karşılaşabilirler.

Karın Şişkinliği: Birçok kişi çok fazla gazın karın şişkinliğe neden olduğuna inanıyor. Bununla birlikte gaz normal düzeyde olmasına rağmen karın şişliği olabilir. Şişkinlik genellikle irritabl bağırsak sendromu (IBS) gibi bir bağırsak motilite bozukluğunun bir sonucudur. Bu rahatsızlıklar artan  duyarlılık nedeniyle şişkinlik hissi verir. Bağırsak tıkanıklığına neden olan herhangi bir hastalık (örneğin, Crohn hastalığı veya kolon kanseri) de karın şişkinliği yaratabilir. Buna ek olarak, çok sayıda ameliyat geçirmiş, yapışıklık (skar dokusu)  şişkinliği neden olabilir. Ayrıca çok miktarda yağlı yiyecek yiyip midenin boşalmasını erteleyebilir ve şişkinliğe neden olabilir. Fakat her karın şişliği gaz olduğunu göstermez.

Karın ağrısı ve rahatsızlık: Gaz karın ağrısı sorununa yol açabilir. Ancak gaz sol kolon tarafında toplandığında, ağrı kalp rahatsızlığıyla karışabilir. Kolonun  sağ tarafında toplandığında ise gaz ağrısı, safra taşı, apandisit ile karıştırılabiilir

Gaz Birikimine Neden Olan Gıdalar Nelerdir?

Karbonhidrat içeren gıdaların çoğu gaz oluşumuna neden olur. Gaz oluşumunu önleyen ve sindirimi kolaylaştıran gıdaların içeriğinde ise yağlar ve proteinler bulunur. Gaz oluşumuna neden olan gıdalar ise şu şekildedir:

Şekerler:

Gaz oluşumuna neden olan şeker türleri:  Rafinoz, Stakyoz, Verbaskoz, Laktoz, Fruktoz ve Sorbitol'dür:

Rafinoz, Stakyoz, Verbaskoz: Baklagillerden özellikle fasulye bu tür şekeri içeren gıdalardır. Bu tür gıdalarda sindirilemeyen oligosakkaritler bulunur.  Ayrıca:  lahana, brüksel lahanası, brokoli, kuşkonmaz, diğer sebzeler ve tahıllarda az miktarda şeker içermektedir.

Laktoz:  sütteki doğal şekerdir. Peynir ve dondurma gibi süt ürünlerinde bulunmakla birlikte ekmek, tahıl ve salata sosu gibi işlenmiş gıdalarda da bulunur. Özellikle Afrika, Amerika yerlileri veya Asya kökenli insanların laktozu sindirmek için gerekli  olan laktaz düzeyleri düşüktür. Ayrıca İnsanlar yaşlandıkça enzim seviyeleri azalır.  Bunun sonucunda da laktoz içeren gıdaları tükettikten sonra sindirim gerçekleşmeyebilir ve gaz oranı artar.

Fruktoz soğan, enginar, armut ve buğdayda bulunur.  alkolsüz içecekler ve meyve suyu gibi içeceklerde  tatlandırıcı olarak kullanılır.

Sorbitol elma, armut, şeftali, kuru erik ve bazı sıvı formları içeren meyvelerde doğal olarak bulunan şeker alkolüdür. Aşırı miktarlar da tüketildiğinde ishale neden olabilir. Birçok diyetetik gıdada e yapay bir tatlandırıcı olarak da kullanılır.

2.Nişasta

nişasta içeren Patates, mısır, erişte ve buğday dahil çoğu gıda gaz üretimine neden olur ve  kalın  bağırsakta parçalanırlar.  Gaza neden olmayan tek nişasta içerikli gıda ise pirinçtir.

3.Lif

Çoğu gıdada çözünür ve çözünmez lif bulunur. Çözünür lif suda kolayca erir ve bağırsaklarda yumuşak, jel benzeri bir doku halini alır. Yulaf kepeği, fasulye, bezelye ve pek çok meyvelerde bulunan çözünebilir lif, sindirimin gaza neden olduğu kalın bağırsağa ulaşana kadar parçalanmaz. Böylece Çözünmeyen lif değişmeden bağırsaklardan geçer ve gaz üretimine sebep olur. Ayrıca, buğday kepeği ve bazı sebzeler bu tür lifleri içerir.

Anal İnkontinens (Gaz-Gaita Kaçırma) Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Pelvik taban egzersizleri- biofeedback:  Bu yöntemde özel cihazlarla hastaların görerek ve duyarak pelvik taban kasları ( mesane ve rahim arasında hamak görevi gören kas grubudu) güçlendirmeleri amaçlanmaktadır.  Ayrıca bu egzersizler hastalarımıza birkaç seansta doğru biçimde öğretildikten sonra kendilerinin de devam etmeleri mümkün olabilmektedir.

Sinir uyarılması (Nöromodülasyon )   tıbbi adıyla PTNS  denilmektedir. Bu yöntemde ayak bileği iç yüzüne yerleştirilen bir iğne (akupunktur iğnesine benzer) ya da elektrod ile bunlara ayarlanmış özel frekanslarda elektrik uyarısı veren bir cihaz kullanılır. Bu sayede aşırı aktif mesane hastalığında, idrar kaçırma, gaz-gaita tutamama, dışkılama güçlüğü ve kronik kabızlık gibi hastalıklarında kullanılabilir.  

Nöromodülasyon Ne Şekilde Uygulanmaktadır?

Sinir uyarılması işlemi elektrot ya da iğnenin yerleştirilmesini takiben uygun program açılarak verilecek elektrik dozu uygulanan ayaktaki başparmağın aşağı-içe doğru kıvrılması gözlenene kadar arttırılmaktadır Elektrik uyarısı 30 dakika süresince aralıklı olarak program dâhilinde otomatik şekilde verilip kesilmektedir. Hastaya oturduğu yerden uygulanan bu işlem ek bir travmaya neden olmamaktadır.

Nöromodülasyon Yöntemi Ne Sıklıkla Uygulanmaktadır?

Nöromodülasyon tedavisi günlük 30 dakika süre ile gün aşırı ve haftada 3 gün ya da haftada bir olmak üzere genellikle 12 seans planlanmaktadır. Ofis şartlarında da iğne ya da elektrod sinir uyarılması uygulanabilmektedir. Bu programların süresi (seans sayısı-hafta sayısı) hastanın ve hastalığın özelliğine göre artıp azaltılmaktadır.

Nöromodülasyon Tedavisinin Faydaları Nelerdir?

Gaz gaita kaçırma tedavisinde; hastaların %78 inde uzun dönemli iyileşme görülmüştür.

Kronik kabızlığı olan bireylerde dışkılama sıklığında artış ve de bağırsak sak fonksiyonlarında düzelme izlenmiştir.

Aşırı aktif mesane tedavisinde %60 – 80 başarı görülmüştür.

Gündüz ve gece işeme sıklığı ve gaz salınımda ciddi lı azalmalar tespit edilmiştir.

Bu makale 13 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Sezai Leventoğlu

Prof. Dr. Sezai LEVENTOĞLU, lisans öncesi eğitimlerinin ardından 1988 yılında Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1994 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasına ise 1997 yılında aynı üniversitesinin Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nda yapmış ve 2002 yılında Genel Cerrahi Uzmanı olmuştur. 2002 yılından beri Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Öğretim Üyesi olarak görev yapan Prof. Dr. Sezai LEVENTOĞLU, 2007 yılında Columbia University, New York Presbyterian Hospital'da çalışmalar yapmıştır. 2009 yılında ise Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Doçentlik kadosuna atanmıştır. Aynı yıl Cleveland Clinic Foundation, Digestive Disease Center, Colon and Rectal Surgery Departmanı'nda Observer olarak çalışmalarda bulunmuştur.  Avrupa Kolorektal Cerrahi Derneği (ESCP), Amerika Kolorekt ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Gaz ve gaita kaçırma
Prof. Dr. Sezai Leventoğlu
Prof. Dr. Sezai Leventoğlu
Ankara - Genel Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube