Depresyon ile ilgili öncelikle bilinmeside fayda olan özellik, tedavi edilebilir olmasıdır. Depresyon günümüzde gelişen ilaçlarla da etkili bir şekilde tedavi edilebilmeltedir. Sadece ilaçla değil, psikoterapiyle de tedavisi mümkün olan bir hastalıktır.
Depresyonun bir kısmı kısa zamnda ilaçla tedavi edilerek iyileşir. Bir kısmında hastalık bir müddet sonra tekrar eder. Dirençli depresyon denen bir kısmının tedavisi ise uzun zaman alır, hatta yıllarca sürebilir. Bazı depresyon türlerinde oldukça ağır belirtiler, adeta kronikleşerek uzun yıllar devam edebilr, tedaviye cevap vermesi de uzun sürebilir. Ama her halükarda tedavi edilebilir olması çok önemlidir. Önerilen tedavi yaklaşımı hem ilaç hem de psikoterapi uygulanmasıdır. Psikoterapiyle yapılan tedavilerde hastalığın tekrarlanma oranları düşmektedir. Terapi seanslarında depresyona sebep olan geçmiş yaşantıların bulunması ve çözümlenmesinin daha kalıcı sonuçları olmaktadır. Yine terapi seanslarında farkındaılığın gelişmesiyle depresyona sebep olan yıpratıcı sosyal çevrenin kontrol edilmesi sonucunda da hastalığın tekrarları azalmaktadır.
Uygun terapi yöntemleriyle hiç ilaç kullanmadan da psikoterapiyle etkili şekilde tedavi edilebilmektedir. Depresyon araştırmalarda %30 oranında, hiç tedavi edilmediğinde de bir kaç yıl içinde kendi kendine iyileşen bir hastalıktır aynı zamanda. Ancak bu kendi kendine iyileşme süreci bütün depresyon tiplerinde gerçekleşmez . Hemde iyileşme sürecindeki yıllar içinde,geri döndürülmesi mümkün olmayan, sağlıktan yana kayıplara, ilişkilerin bozulmasına, ekonomik ve sosyal kayıplara sebep olmaktadır. Bu sebeplerle kendi kendine geçse bile "deldi de geçti" dercesine geçmektedir. Depresyon kendi kendine geçmesi beklenmeyecek kadar önemli ibr hastalıktır. Depresyon belitilerini farkettikten sonra üzerinden 15 gün geçtiği halde devam ettiğini gören hastaların bir an önce tedaviye başvurmaları çok yaralı olmaktadır. Erken davranmak bütün hastalıklarda olduğu gibi kasa zamanda iyileşmenin anahtarıdır.