Bu görüşü yazmak için epey bekledim ki doktoruma hakkı olan kelimeleri özenle seçebileyim. Ben 6 Şubat Maraş depremini Maraş’ta yaşamış aynı zamanda Hataylı bir danışan olarak başvurdum. Kısaca anlatmam gerekirse kanser atlatmış, iki kez atom tedavisi almış, psikolojisi yıpranmış, çocuğunu düşürmüş ve en sonunda depremi yaşamış biriyim. Öğrencilerimi kaybettim. Depremden sonra Isparta ya geldiğimde tanıştım hocamla. Bugün o zamanki kendime baktığımda umutsuz, bitik, yaşam enerjisi ve hatta gözlerindeki ışıltısını kaybetmiş biri olarak doktoruma başvurmuştum. Sadece psikolojik olarak değil kan değerleri ve diğer rahatsızlıklarım da mevcuttu. Hatice hocam ıv ve ozon tedavisi ile değerlerimi düzeltti. Ama ben daha çok hayata karşı kendimi yenik hissediyordum. Doktorum bana BENLİK ALGISI TEDAVİSİNDEN bahsetti. Benlik algısı ile tanışmam hayatımın DÖNÜM NOKTASIDIR. Burdan ne olduğunu anlatmam mümkün değil ama sonuçlarından bahsetmek isterim ki bu huzur ve mutluluktan herkesin haberi olsun. Sadece 6 seans sonunda ne istediğini ve nasıl mutlu olacağını bilen, kendine güvenen, kendinden emin ama en önemlisi mutlu bir birey olmaya başladığımı fark ettim. Çünkü bu terapi bana kendimi sevmeyi ve mutlu olmayı öğretti. Sonra fark ettim ki sorun olan her şey güzelliğe dönüşmeye başladı hatta mutluluğum çevremi de etkilemeye ve yayılmaya başladı. Bugün gülen yüzüm ve iç huzurumu canım doktorum Hatice Hocama borçluyum. İç sesim ve hesaplaşmalarım yok oldu. Canım doktoruma her şey için defalarca kez teşekkür ederim. Ben beni ona borçluyum.