Merhaba doktor bey, daha önce bu sitedeki doktorlara birkaç soru sormuştum bu sıkıntıma yakın sıkıntılar çekerken. Yardımcı oldular sağolsunlar ama kafamdaki soru işaretleri bitmedi. Hocam benim sıkıntım kendimi sürekli kontrol altında tutma ihtiyacı duyuyorum. Kendimi bırakırsam aptalca hareketler yapacağım ve komik duruma düşeceğim, kabul görmeyeceğim gibi hissediyorum. Hayatta hiçbir istediğimi yapamıyorum, hep başkasının beni eleştirmemesi üzerine yaşıyorum. Eskiden bunu dert etmeyip mutlu olabiliyordum ama son 2-3 senedir bunu dert ediyorum. Geçen kış psikiyatr'a gittim ve yaklaşık 4 ay prozac 20mg kullandım. İyileştiğimi zannettim ama hiçbir işe yaramadığını anladım ve bıraktım. Öyle kötü birşey ki çalışıp para kazanmak istiyorum önüme sosyal fobi çıkıyor. Okula gitmek istiyorum engel oluyor. Birine aşık oluyorum özgüven problemim yüzünden hiçbir şey yapmak içimden gelmiyor. Artık bunlar bende biriktikçe bunları düşünmekten kendimi alamaz oldum. Sürekli hastalığımı düşünüyor ve araştırıyorum. Tepemde bir kara bulut geziyor sanki, en mutlu olmam gereken yerde dahi güneşimi kesiyor. An'ı yaşamam gerekirken yine kendimle ilgilenmeye, eleştirilmemeye çalışıyorum. Tekrar psikiyatr veya psikologa gitmek istemiyorum, sebebini bilmiyorum. Bana öyle birşey söyleyin ki içim rahatlasın, kafamdaki soru işaretleri bir bir kalksın istiyorum hocam.
Merhaba, ne yazık ki öyle bir şey söyleyince iç rahatlatan bir kelam yoktur. Bu tür mucizelere kendini gark etmen de içinde bulunduğun durumun bir sonucudur. Psikolog ve psikiyatriste gitmek istememeni anlayabilirim ama unutma ki şu anda iletişimde olduğun kişi bir psikolog. Bu durumda bizim rasyonel olmayan tutum ve inançlar dediğimiz bir tabloyu da görebilmiş oluyoruz. Öncelikle kendini hasta olarak etiketlemen veya hastalığının olduğuna inanmandan vazgeçmen gerekiyor. Nitekim kendini etiketlediğin veya adlandırdığın şeylere göre davranmaya başlarsın. Kendine bir hastalık adı bulma davranışı bireylerde çok sık rastladığımız bir durumdur ancak aynı kaygı bunun için de geçerlidir. Söylediğin şikayetleri tamamen topyekun göz önünde bulundurmamız gerekiyor. Bireyin yaşadığı yer, kültür, aile tabanı ve bireysel özellik ve farklılıkları ile durumu ele almak gerekiyor. Kendini kontrol ederken kontrol etmen gerektiğini düşündüğün davranışın ne kadar kontrol edilmesi gerektiğini kendine sor. Başkaları için yaşamak biz insanlara ancak kaygı ve çökkünlük verir. Kısa ömürlerimizde buna ayıracak zamanın varsa dilediğin gibi başkalarının değerleri için yaşayabilirsin. Öte yandan kontrol ettiğin davranışlar yıkıcı, sağlıksız ve aşırıysa dürtü kontrol bozukluğu gibi tanımlamalar ile durum farklı olmaktadır. Ancak bu şikayetler için zaten psikiyatriste gitmişsen ve o da sana prozac vermişse zaten sen de böyle bir konudan bahsetmek doğru olmaz. Son olarak psikiyatristlerin ve psikologların çalışma prensipleri ve görev tanımları farklıdır. Eğer bulunduğun yerde psikoterapi alma şansın varsa bu profesyonel destekten yararlanmanı tavsiye ederim. Ancak yoksa bunu da şanssızlığın olarak algılayı geri kalan hayatını bu şekilde geçireceğine inanman yeniden kendini düşürmene sebep olur. Yukarıda yazdıklarımı unutma. Ne neden kontrol ediliyor? Kontrol etmem gereken davranışım mı yoksa kontrol etmem gerektiğini düşünmem mi? diye sorman gerek. Unutma bir kez var oldun ve bir kez var olabileceksin. Varoluşunu sorgula ve sakın kendinden kaçma. Gerçek ol ve kararlarınla değil isteklerinle yaşa. Ne istediğini bulmak istiyorsan da önce istemediklerine bak. Neşeli ve nefesli günler dilerim.