kimlik bulanımı,
Benim sorunum takıntıya, evhama sebep olan düşüncelerimin,kaygılarımın gerçek dışı olduğunu bir türlü kabullenemeyişim ve bu konuda tatmin edici bilgilere ulaşamayışım,diye düşünüyorum.Kendimin gerçekliğinden,yaşadığımdan bile şüphe eder konumdayım. Gördüğüm, duyduğum,hissettiğim,bildiğim,tattığım her şeyden şüphe eder durumdayım.Kısacası algılarıma, inançlarıma, yaşantıma,geçmişime konu olan her şeyin arkasında başka bir gerçeklik varmış da ben yanlış biliyorum gibi geliyor.Bazen aklıma ben kimim,neyim,ne yapıyorum,çevremdekiler gerçek mi,ben deli miyim,anne ne demek,birbirimizin konuşmasını nasıl anlıyoruz,bu kelimeler kavramlar ne ifade ediyor,konuştuklarımı karşı taraf anlıyor mu,geçen her an ya da olay acaba kurgu muydu yoksa gerçek miydi,geçen zaman diye bir şey yok hepsi kurgu,yalan zaman diye bir şey yok,kendimizi nasıl yönetiyoruz,ailemizi ve insanları nasıl tanıyoruz,evimin yolunu nasıl buldum vb.sorular zihnimi,beni nerdeyse çıldırtacak derecede meşgul ediyor.Algıladığım, inandığım, yaşadığım ve yaşayacağım her şey zihnimdekilerin yansıması ve zihnimin beni yanıltması gibi geliyor.Dolayısıyla hiçbir şeyin gerçekliğinden emin olamıyorum.Ben önceden her şeyi zihin dünyamda kurgulamışım,herkese ve kendime birer de senaryo yazmışım,herkes ve ben o senaryoları oynuyoruz. Her şey benim kurgumsa o zaman ben tanrıyım,ben tanrıysam her istediğimi yapabilirim,eğer istersem bu büyük kurguyu bozabilirim ama ben her istediğimi yapamıyorum ve bu büyük kurguyu bozamıyorum,ben nasıl tanrı olabilirim, dediğimde‘’sen bu kurguyu kurmadan önce bu büyük kurguyu bozmayacağına ve her istediğini yapamayacağına dair kanun koydun.’’diyor. Hocam benim sormak istediğim algılarımın, bildiklerimin,inançlarımın,hafızamın doğru olduğuna dair kendimi nasıl ikna edebilirim?Yukarıda yazdığım kaygıları,duyguları,durumları yaşayan birinin nörolojik,hafıza,algısal ya da başka bir problemi olabilir mi?
Merhaba Hakan, Yazdıklarını dikkatlice okudum ve bilinçli bir kişi olduğunun kanısına vardım ancak belirtmiş olduğun yakınmalar ve soruların birçok sebepleri olabilmektedir. Obsesif Kompulsif Bozukluklar altında bu sorunun sorulmasını önce ele alalım. Obsesif bozukluk takıntı bozukluğudur ve psikiyatri biliminde kontrolsüzce bir düşüncenin sürekli akılda dönmesi, olumsuz hissiyatlara ve olumsuz düşüncelere sebep veren inançlar ve düşüncelerin gün içinde zihni sürekli meşgul etmesi bu yüzden baş edebilmek için kişiyi birtakım davranışlara itmesi (fazla sorgulama, internet üzerinden kendisinde olan durumların ve değişimlerin nedenlerini araştırma isteği vb.) gibi sonuçlar söz konusu olabilir. Bu düşünceler zihin içinde patladığında kalp atışlarında yükselme, avuç içlerinin terlemesi veya genel bir terleme, irkilme, huzursuzluk, nefes almada sorun yaşama (aldığı nefesin yetersiz olduğunu hissetmek gibi), titreme, baş dönmesi veya başta dönme hissi hatta baş ağrısı, başta basınç gibi fizyolojik belirtiler deneyimleme olabilir. Bu yazdıklarımın bir kaçı veya hepsi aynı anda da olabilmektedir. Öte yandan henüz ergenlik döneminin karakteristik özellikleri göründüğünden kimlik arayışı içinde olman, evrensel ve ilahi inancı sorgulama gibi davranışların gösterilmesine sebebiyet verebilir. Davranışların ve düşüncelerin oluşması konusunda benim de kullandığım bilişsel davranışçı yaklaşım modelinden örnek vereceğim. Şema ise şu şekildedir: İnanç düşünceleri düşünceler ise duyguları duygular da davranışları şekillendirir. Yani köpeklerin saldırgan hayvanlar olduğunu inanırsam köpek gördüğümde o köpeğin beni ısıracağını düşünürüm dolayısıyla gerginlik ve korku hissederim ve bu duyguya göre de davranırım. Davranışlarımız bir üründür bu yüzden önce duygularına ve ardından düşüncelerini irdelemeni salık ederim.
