Toplumsal hayat içinde sahip olduğumuz birçok rol vardır. Örneğin, ebeveyn rolü, çalışan rolü, öğrenci rolü, partner rolü, evlat rolü, yetişkin rolü, arkadaş rolü vb. gibi…
Her bir rol kendi içinde bazı görev ve sorumlulukları barındırır. Bir birey olarak hangi role sahip olabileceğimizi ve hangi sorumluluğu ne kadar alacağımızı çoğunlukla seçebiliriz.
Ancak günlük yaşamda bazen rol karmaşası yaşarız. Örneğin partnerimizle ilişkimizde çoğu zaman kendimizi anne/baba gibi davranırken buluyorsak veya çalışma hayatında kendimizi güçsüz bir çocuk gibi hissediyorsak roller birbirine karışıyor olabilir.
Roller arasındaki karışıklıklar sürekli olmadığında normaldir ve yönetilebilir. Ama bu karışıklığı günlük hayatta çok sık hissettiğimizde içsel bir çatışma veya huzursuzluk yaşayabiliriz. Sanki bir şeyler yolunda gitmiyor gibi gelir.
Hayatımızda başka rollerimiz de olduğu halde, örneğin çoğu zaman ebeveyn gibi, çocuk gibi ya da çalışan gibi hissediyorsak, bu karşılanmayan bir ihtiyacımızın göstergesi olabilir.
Hayatınızda buna benzer bir karmaşa hissediyorsanız; hangi ihtiyacınızın ihmal edildiğini anlamak, rollerinizi yeniden tanımlamak ve o rollerin sorumluluklarını yeniden çerçevelemek işe yarayabilir.