Ülkemizde cinsel sorunla başvuran kadınların en büyük şikayet grubunu oluşturmaktadır. Bu sorunda cinsel birleşme ya imkansızdır ya da kasların kasılmasına (spazmına) bağlı olarak oldukça ağrılıdır. Aşırı kasılma kadının kontrol edemeyeceği biçimde ağrılıdır. Bir çok kadın bu durumu ilişkiye başladıkları ilk birkaç seferde orta şiddette yaşar ancak çoğunluk ilişkiye izin vermeyecek biçimde ağırdır. Bu durum çoğunlukla primer yani ilk deneyimde başlar. İkincil olan yani sonradan ortaya çıkanlar; doğum sonrası yırtıklar ya da enfeksiyonlara bağlı olarak nadiren başlayabilir.
Başvuru örnekleri: Aşağıdaki cümleler kliniklere başvuran ve vajinusmus için çare arayanların başvurularına birkaç örnek olarak verilmiştir.
“2 yıldır evliyiz karı koca olamadık”
“Bacaklarımı açamıyorum bile”
“Eşim yanaşınca cinsel organım kasılıyor”
“Bir kez girdi çok acıdı, hemen çıkardım artık dokunamıyorum bile”
Vajinusmuslu vakaların çoğunda vajinal girişe karşı aşırı bir korku vardır. Genellikle çoğu vajinusmuslu kadın, vajinasının erkek organının girişine izin veremeyecek kadar küçük olduğunu, hatta imkansız olduğunu düşünür. Bazıları kızlık zarının zorla ve kanamayla yırtılacağını ve bu sırada inanılmaz acılar çekeceklerini, çaresiz ve kontrolünü kaybetmiş bir vaziyette kalacaklarını düşünürler. Çoğu; arkadaştan, teyzeden ya da başka kaynaklardan çeşitli öyküler duymuşlardır. Bunların en yaygın olanları; bazı çiftlerin kanlar içinde ya da acı içinde acile başvurmaları ya da kenetlenerek battaniyelerle acil servislere başvurmaları gibi gerçekdışı öykülerdir.
Vajinusmusu olan kadınlar “giriş” dışındaki cinsel aktivitelerden çoğunlukla oldukça zevk alır ve çoğu ön sevişmeyle orgazm olabilirler. Sürekli cinsellikten kaçınan kadının korkularını bir süre sonra eşi de paylaşmaya başlar ve eşte de isteksizlik ya da ereksiyon (sertleşme) sorunları yaşanabilir.
Bu sorun, kadının hem kendi kadınlığında eksiklik olduğunu düşünmesine, hem de eşine karşı yoğun suçluluk hissetmesine neden olur. Çoğunlukla herkesin rahatlıkla başarabildiği bir şeyi yapamamak kadında bir başarısızlık duygusu ve güven kaybı yaratır. Erkek de eşine karşı öfke, reddedilme hissi oluşabilir. Bazı erkekler eşlerinin bekaretinden kuşku duyabilir. Bir çok çift bir süre sonra cinsel birleşmeyi denemekten vazgeçer. Bu ortamı kısmen yatıştırsa da bir süre sonra çocuk isteği durumu gene çıkmaza sokar. Vajınusmuslu kadın için doğum olayı düşünülemeyecek kadar korkutucudur.
Ailelerin durumu biliyor olması durumu daha da ağırlaştırır. Aileler birbirini suçlamaya başlayabilir ve herkesin gözünün üstünde olduğu çiftin sorunu ailelerin de işin içine karışmasıyla büsbütün ağırlaşır.
Vajinusmusla karşılaşan çiftlerin çoğu, bu durumun bir tek kendi başlarına geldiğini sanır. Ancak bu durumun, Türkiye deki kliniklerde en sık görülen kadın cinsel sorunu olduğunu öğrenmek, onları biraz rahatlatır.
Genellikle ilk başvurulan hekim kadın-doğum uzmanı olur. Bu kadınların, kadın-doğum muayenesi zor, hatta çoğunlukla imkansızdır. Muayenede vajınal girişe yaklaşıldığında kasılma ve bacakların kapanması durumu ortaya çıkar. Kadın doğum uzmanının durumun psikolojik olduğunu söylemesi ya da anatomik olarak sorun olmadığını söylemesi, çoğunlukla yeterli olmaz ve kadının suçlanmasına neden olur ve tartışmalar artar. Uyuşturucu krem kullanımı, zarın kesilmesi, alkol alarak yapılan denemeler ve yatıştırıcı ilaç kullanımı çok büyük bir oranda başarısızlıkla sonuçlanır. Genel anestezi altında oldukça yaygın biçimde yapılan denemelerin hem başarısı hem de ahlaki yönü tartışmalıdır. Tek seanslık bazı yaklaşımlar ise etik dışı ve travmatik sonuçları olan yaklaşımlardır.
Kliniğimize başvuranlar arasında 14 yıllık evli olup vajinusmus nedeniyle cinsel ilişkiye girememiş çiftlere rastlanmaktadır.
Tedaviye yanıt çoğunlukla oldukça iyidir ortalama 4-5 seansta düzelme yüzdesi yaklaşık % 95’ tir. Bazı çiftlerde ilk gece korkusuna bağlı kasılma, bir iki seans danışmanlıktan sonra düzelebilir. Tedavinin her aşamasında tüm kontrol kadındadır ve hiçbir biçimde ağrı, kanama, travma, sürpriz yaşanmaz. Tedavi bitiminde danışanlarımızın memnuniyet ve şaşkınlığı (“korktuğumuz bumuydu?” biçiminde) gerçekten görülmeye değen ve bizi mutlu eden bir tablodur.