Küme baş ağrısı

Küme baş ağrısı en şiddetli baş ağrısı olarak kabul edilir. Baş ağrısı hayat kalitesini bozan en önemli yakınmalardan birisidir ve doktora başvurma ve iş kaybı nedenlerinin başında gelir. Baş ağrıları primer (birincil) ve sekonder (ikincil) nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Küme baş ağrısı birincil baş ağrılarındandır. Yılın belli bir döneminde ortaya çıkan ve bu döneme kümelenen ağrılar nedeniyle bu adı almıştır.

Küme baş ağrısı

Küme baş ağrısı, sık tekrarlayan, tek taraflı, göz etrafına lokalize olan, çok şiddetli bir baş ağrısı olarak tanımlanır. En şiddetli haline kısa sürede ulaşır (dakikalar içinde). Ağrıyan gözde yaşarma, kızarıklık, aynı tarafta burunda akma, yüz yarısında terleme, göz kapağında düşme ve göz bebeğinde küçülme gibi otonomik bulgular eşlik eder.  Hastalarda huzursuzluk ve ajitasyon görülür. Genellikle günde 1-2 atak olmakla birlikte, atak sayısı günde 8’e kadar çıkabilir. Ağrılar gece daha sık ortaya çıkma eğilimindedir.  Ağrı süresi yaklaşık 15-180 dakika arasında sürer. Nadiren daha uzun sürebilir. 

Küme periyodunun özelliğine göre küme baş ağrısı epizodik veya kronik olarak iki alt gruba ayrılmıştır. Hastaların büyük çoğunluğunu (%80-90) epizodik olguları oluşturur. Bu hastalarda küme dönemleri arasında bir ay ya da daha uzun süren ağrısız dönemler olur. Küme dönemi 1 hafta ile 1 yıl arasında sürebilir, sıklıkla mevsim geçişlerinde birkaç hafta veya ay süren kümelenmeler şeklinde görülür. 

Arada ağrısız dönem olmaksızın ya da bir aydan daha kısa süren ağrısız dönemle birlikte, en az bir yıl süren ağrıları olan hastalar kronik küme baş ağrısı olarak tanımlanır. Tüm hastaların sadece %10-20’si kronik küme olgularıdır. Kalıtımsal özelliği dikkati çekmekle birlikte hastalarda özel bir genetik bozukluk saptanmamıştır.

Küme başağrısı oldukça tipik klinik özellikleri olan ve tanıda genellikle zorluk yaşanmayan bir baş ağrısıdır. Gece gelen ağrılar ve ağrı sürelerinin benzerliği nedeniyle hipnik başağrısından, ağrı lokalizasyonunun benzer olması nedeniyle trigeminal nevraljiden, otonomik bulguların eşlik etmesi nedeniyle paroksismal hemikraniadan ve SUNCT’tan ayrımının iyi yapılması gerekir. Otonom bulguların varlığı, ağrı süresi ve sıklığı bu baş ağrılarından ayırmada önemlidir.  

Küme baş ağrısı ile karışabilen ve otonom bulguların eşlik ettiği iki önemli baş ağrısı vardır. 1. Paroksismal hemikrania (PH) (Ağrı atakları dakikalar sürer) ve 2. SUNCT (Ağrı atakları saniyeler sürer). Küme baş ağrısında günde ortalama birkaç atak, en fazla 8 atak olurken, PH ve SUNCT’de aynı gün içinde çok daha fazla atak gözlenir. PH’de indometazine yanıt önemlidir. Küme baş ağrılarında ikincil nedenler görülebilmektedir (%3-5). Hiçbir anormal muayene bulgusu olmasa ve tedaviye cevabı iyi olsa bile, her küme baş ağrısı hastasında nöroradyolojik inceleme yapılması önerilir. Beyin MR görüntülemesi, MR anjiyografi ve bazen de klasik anjiyografi istenebilir. 

Küme baş ağrısı tedavisi, akut atak tedavisi ve profilaksi tedavisi olarak ikiye ayrılır. Tek başına ilaç dışı tedaviler hastaların çoğunda etkisiz kalır. Profilaksi tedavisinde küme periyodu süresince ilaçlara devam edilmeli, son küme atağından 3 hafta sonra ilaçlar azaltılarak kesilir. Kronik küme hastalarının tedavisi daha zordur ve daha uzun süre profilaksi gerekir.

İlaç dışı tedaviler: 

Küme dönemlerinde atakları tetiklediği bilinen alkol ve sigara tüketimi azaltılmalıdır, mümkünse kesilmelidir. Hastaların çoğunda alkol alımından sonraki bir saat içinde akut atak tetiklenir.

Kapalı, havasız yerlerde durulmamalıdır. Açık ve bol oksijenli hava atakları azaltır.

Gündüz uykularından kaçınılmalıdır.

Egzersiz ve çevre sıcaklığının yüksek olması ağrı ataklarını tetikler. Serin ortamlar tercih edilmelidir ve mümkünse spor yapılmamalıdır.

 

Alkol, küme dönemlerinin arasındaki ağrısız dönemlerde ağrı atağını tetiklemez. Alerji, gıda hassasiyeti, hormonal değişiklikler ve stres ağrı ataklarını anlamlı düzeyde etkilemez.

Atak tedavisinde, baş ağrısı atakları çok hızlı şiddetlendiğinden, hızlı etki eden, damardan veya burundan alınan ilaçlar tercih edilir. Oksijen tedavisi çok etkilidir. Geri solumaya izin vermeyen yüz maskesi ile 15-20 dakika boyunca, 7-12 lt/dk, %100 O2 solutulması hastaların yaklaşık üçte ikisinde ağrıyı geçirir. O2 tedavisinin etkisi 5-10 dakika içinde başlar ve atakların %70’inde ağrıyı geçirir. O2 tedavisinin yan etkisi ve kullanılmaması gereken durumları yoktur, günde çok kez uygulanabilir. Pratik olmaması ve rebound etki oluşturabilmesi (1-2 saat sonra ağrı geri dönebilir) olumsuz yanlarıdır. Hiperbarik oksijen tedavisi etkisizdir.

Profilaksi tedavisinde çok farklı ilaç seçeneği vardır. En sık kullanılan verapamil etken maddesidir ve normalde bir tansiyon ilacıdır. Ayrıca antidepresanlar, epilepsi ilaçları, yeşil reçeteli sakinleştiriler ve ağrı kesiciler ile genel destek tedavileri kullanılır.

 

Bu makale 12 Mayıs 2025 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Burcu Örmeci

2000 yılında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum. 2000-2005 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalında uzmanlık eğitimimi aldım, migren üzerine yaptığım tez çalışması ile eğitimimi tamamlayarak nöroloji uzmanı oldum. Nöroloji uzmanlık eğitimim sırasında 2003 yılında Türk Nöroloji Derneği tarafından düzenlenen ulusal kongrede “Baş Ağrısı” konusunda gerçekleştirdiğim çalışma ile üçüncülük ödülünü kazandım. 2005 yılında Türk Nöroloji Derneği Ulusal Yeterlik Belgesi’ni aldım. 2005-2009 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Nöroloji Anabilim dalında uzman doktor olarak çalıştım. 2005-2008 yılları arasında uzman olarak çalışırken aynı zamanda DEÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsünde “Klinik Nörofizyoloji” alanında “Tezli Yüksek Lisans Eğitimi” aldım ve bu süreçte tüm nörofi ...

Etiketler
Küme baş ağrısı
Prof. Dr. Burcu Örmeci
Prof. Dr. Burcu Örmeci
İstanbul - Nöroloji (Beyin ve Sinir Hastalıkları)
Facebook Twitter Instagram Youtube