Kaygı bozukluğu / anksiyete

Kaygı bozukluğu / anksiyete

Anksiyete diğer bir adıyla kaygı bozukluğu psikolojik bir rahatsızlıktır. Herkes zaman zaman gelecekte olabilecek durumlara dair endişe duyabilir fakat kaygı bozukluğuna sahip kişiler, birçok durum ile ilgili aşırı, kontrol edilmesi zor ve uzun süre endişe duyar. Bu kişilerin endişelendikleri konular; sağlık, maddi durum, iş, ilişkiler, aile, çocuklarının başına gelen küçük talihsizlikler, yapılacak işler gibi herkesin kaygılandığı konular olsa da kaygı bozukluğu günlük olağan kaygıdan ayıran, yaşanan kaygının boyutu, süresi ve hayata olumsuz etkisidir. Kaygı bozukluğu olan kişiler sürekli gergin ve diken üstendedir. Kaslarda gerilme, kontrol edilemeyen bir huzursuzluk ve tedirginlik yaşarlar. Bu kaygılar hemen hemen her gün kendini gösterir.

Kaygı Bozukluğu tanısı için altı aylık bir süreçte kaygı duyularak geçirilen gün sayısı kaygısız geçen günlerden fazla olmalıdır. Kaygı bozukluğunda rol oynayan diğer bir etmen ise belirsizliğe tahammülsüzlüktür. Belirsizliğe tahammülsüzlük durumunda kişinin belirsizliğe dair birtakım olumsuz inançları vardır. Belirsiz bir durum veya olayla karşılaştığında olumsuz tepki verirler.

KAYGI BOZUKLUĞU / ANKSİYETE BELİRTİLERİ

Gergin, huzursuz, panik halinde hissetmek

Sürekli kötü olayların olacağı hissi, sürekli olumsuz düşünme

Kalp atışlarında yaşanan aşırı hızlanma

Titreme

Aşırı terleme

Yorgun ve güçsüz hissetme

Odaklanma, konsantrasyon problemleri

Ağız kuruluğu, mide problemleri

Baş ağrıları

Uyku problemleri

Aşırı düşünmek

Kaygı duymayı tetikleyecek etkilerden kaçınma hali

Ölüm korkusu

KAYGI BOZUKLUĞU / ANKSİYETE KİMLERDE DAHA SIK GÖRÜLMEKTEDİR?

İstatistiklere göre, anksiyete bozuklukları kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmektedir. Yetişkinlerde de çocuklara kıyasla daha fazla görülmektedir. Başlangıç yaşı ergenliğin ileri dönemleri veya 20’li yaşların sonlarına denk gelebilir. Daha erken yaşlarda ortaya çıkması daha nadirdir. Çocuklarda ve gençlerde görülen kaygı bozukluklarının içeriği de farklılık gösterebilir. Ayrıca cinsiyete göre de kaygı bozukluğuyla birlikte görülen eş tanılar farklılık gösterir.

KAYGI BOZUKLUĞU/ ANKSİYETENİN BİRKAÇ TÜRÜ

Genelleştirilmiş Anksiyete Bozukluğu: Ortada bir neden olmadan duyulan aşırı endişe ve gerginlik hissiyatı.

Panik Atak: Ani ve yoğun korku, beraberinde panik atakları meydana getirebilir. Bu esnada göğsünüzde ağrı hissedebilir, vücudunuzda ter boşalması yaşayabilir, kalp atışlarınızda hızlanma gözlemleyebilirsiniz. Bazen süreç boğulduğunuzu ya da kalp krizi geçirdiğinizi düşünmenize sebep olacak kadar ağır seyredebilir.

Sosyal anksiyete bozukluğu; başkaları tarafından yargılanma veya olumsuz olarak görülme endişesi nedeniyle yüksek düzeyde anksiyete, korku ve sosyal durumlardan kaçınmaya neden olur.

Spesifik Fobiler; Yükseklik korkusu şeklinde kendini gösterebilir. Bu korkuya sahip olan kişiler uçağa binmek ya da yüksek katlı evlerde oturmaktan dolayı endişe duyabilir.

Agorafobi; kişinin paniğe kapılmasına ve kendini kapana kısılmış, çaresiz ve utanmış hissetmesine neden olabilecek yerlerden veya durumlardan korktuğu ve sıklıkla kaçındığı bir tür anksiyete bozukluğudur.

Ayrılık Kaygısı; Bağlanılan kişiden (ebeveyn) ayrılmayı düşününce bile kişide yoğun strese ve korkuya sebep olan anksiyete bozukluğu çeşididir.

Seçici Konuşmama; Çocuğun okul gibi bazı sosyal ortamlarda konuşma ve iletişim kurma becerilerini kullanmaması olarak ifade edilir.

KAYGI BOZUKLUĞU/ ANKSİYETE İÇİN RİKS FAKTÖRLERİ

Travma; Travmatik olaylara maruz kalan bireylerin anksiyete bozukluğu yaşama oranı oldukça fazladır.

Çocukluk döneminde, cinsel istismar ya da ihmal yaşanması anksiyete riskini oldukça artırmaktadır.

Bir hastalıktan kaynaklanan stres; Kendi sağlığınız ya da çevrenizdeki kişileri sağlığından duyulan endişe ve stres hali anksiyete bozukluklarını artırabilir.

Ailelerin tutumları; Aşırı korumacı tutum ve davranışlar anksiyeteye neden olabilir.

Madde bağımlılığı anksiyete riskini artırır.

Kişilik; Bazı kişiler, anksiyete bozukluklarına daha yatkındır.

Özgüven eksikliği, alay konusu olma gibi olumsuz düşünceler, algılar anksiyete bozukluğuna sebep olabilir.

İnflamasyon

Beyindeki karar verme kısmında inflamason varsa anksiyeteye sebep olabilir

Hormonlar; Yüksek kortizol, düzensiz troid fonksiyonları, düşük progesteron seviyesi gibi hormonlardaki dengesizlikler  anksiyeteye neden olabilir.

Anksiyete bozukluğu olan akrabalar; Anksiyete bozuklukları genetik olabilir.

TEDAVİ

Anksiyete bozukluğu, tedavi edilmediğinde kişinin yaşam kalitesini düşürür ve depresyona neden olur. Hatta kişi içinde bulunduğu ruh halinden dolayı çıkmaza girerek madde bağımlılığına bile başlayabilir. Bu sebeplerle vakit kaybetmeden tedaviye başlamak şarttır. Psikoterapi, ilaç tedavisi ve bilişsel davranışçı terapi ile tedavi mümkündür. Hangi tedavi yöntemine daha iyi cevap vereceğiniz, deneme-yanılma yoluyla saptanabilir.

Bu makale 15 Aralık 2021 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Kl. Psk. Melek Sarıçiçek

Uzm .Klinik Psikolog Melek Sarıçiçek Almanya’ da Sosyal Pedagoji eğitiminin ardından bir çok kurumda çalışmalar yapmıştır. Aydın Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümünden mezun olmustur. Üsküdar Üniversitesi Klinik Psikoloji Tezli Yüksek Lisans eğitimini tamamlayarak Klinik Psikolog ünvanını almıştır. Lisans eğitimi süresince bir çok kurumda çalışarak mesleki deneyimiyle birlike Yurt içi ve Yurt dışında bir çok kongre Terapi Eğitimleri ve seminerlere katılarak mesleki açıdan halen kendini geliştirtirmeye devam etmektedir. İstanbulda yaşamaktadır. Bakırköy ve Bostancı ilçelerinde çalışmalarını yürüten Melek Sarıçiçek ağırlıklı olarak Şema Terapi, EMDR yaklaşımı, Bilişsel Davranışçı Terapi ve Bütüncül Psikoterapi yöntemlerini kullanarak sorunların yapısına göre ekletik olarak çalışmaktadır. Çift ve Aileler, Ergenler ...

Etiketler
Özgüven eksikliği
Uzm. Kl. Psk. Melek Sarıçiçek
Uzm. Kl. Psk. Melek Sarıçiçek
İstanbul - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube