Doktorsitesi.com

Hangi hpv aşısı, kim için tercih edilmeli ?

Doç. Dr. Süleyman Eserdağ
Doç. Dr. Süleyman Eserdağ
18 Aralık 20101007 görüntülenme
Randevu Al
Hangi hpv aşısı, kim için tercih edilmeli ?

HPV Enfeksiyonları ve HPV Aşıları
HPV (Human Papilloma Virus) insanda 100'den fazla tipi olan ve bunlardan 30'dan fazlası seksüel geçiş özelliği olan bir virüstür.  Amerikan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi verilerine göre HPV en hızla yayılan cinsel hastalık olup her yıl 6.2 milyon Amerikanlıya bulaşmaktadır.

Yine dünyada her yıl ortalama 500 bin kişi cerviks kanserine yakalanmakta ve maalesef bu kişilerin yarısı kaybedilmektedir.

HPV ile karşılaşan kadınlarda özellikle rahim ağzı (serviks), vajina ve vulva bölgesinde anormal hücre büyümesinin bir sonucu ile yıllar sonra kansere dönüş olabilmektedir.

Hangi HPV Aşısını Yaptırmalıyım?
Dünyada ve ülkemizde özellikle son yıllarda HPV aşıları gittikçe artan hızla yapılmaya devam etmektedir. Kliniklere başvuran kişilerin pek çoğunun aklında olan soru ise HPV aşısı seçiminde nelere dikkat edilmesi gerektiğidir.

HPV aşıları rahim ağzı kanserlerinin önlenmesinde oldukça büyük bir beklenti oluşturmuşlardır. Buna rağmen rutin jinekolojik muayenelerde PAP smear testi ile rahim ağzının taranmasının önemi büyüktür. Çünkü HPV aşılarının yapılmasına rağmen kişilerde rahim ağzı kanseri riskinin kesin olarak ortadan kalktığı iddia edilemez.

Hangi HPV Aşısı Seçilmeli?

Günümüzde sağlık marketlerde HPV'den koruyucu “Dörtlü Aşı” ve “İkili Aşı” mevcuttur. Dörtlü aşı quadrivalan aşı olarak bilinir ve piyasadaki ticari ismi “Gardasil ™” dir. İkili aşı ise bivalan aşı olarak geçer ve ticari ismi “Cervarix ™” dir.
 

Gardasil ™ HPV tiplerinden Tip 6, 11, 16 ve 18'e karşı koruma sağlarken, cervarix ™ yalnızca Tip 16 ve 18'e karşı koruyucudur. Gardasil ™ yapılan bir çalışmada karşı koruma (cross protective) özelliği ile HPV Tip 31'e karşı da koruma sağlamaktadır. Tip 31 Avrupa'da Tip 16'dan sonra en sık rahim ağzı kanseri öncüsü durumlara sebep olan HPV tipidir (http://www.medicalnewstoday.com/articles/121461.php).

HPV Tip 16 ve 18 tüm rahim ağzı kanserlerinin % 70'inden sorumludur. HPV aşıları da HPV ile karşılaşmamış kişilerde rahim ağzı kanser ve kanser öncüsü durumların önlenmesinde etkindirler.

 
Dörtlü aşı HPV Tip 6 ve Tip 11'e karşı da etkili olduğu için Tip 6 ve 11'e bağlı CIN (Rahim ağzı kanser öncüsü) lezyonlarında da etkindirler.

Burada unutulmaması gereken her iki aşının da HPV enfeksiyonlarını tedavi etmediği, yalnızca bu virüs tiplerini kapmadan önce koruma sağladığıdır. Maalesef günümüzde henüz “tedavi edici HPV aşıları” bulunmamaktadır. Bu yüzden HPV ile aşılanmaya rağmen jinekolojik muayenelerdeki smear testinin önemi büyüktür.


Günümüze dek yapılan çalışmaların pek çoğunda her iki aşı da yüksek düzeyde etkinlik, güvenirlilik, immünojenite (bağışıklama), uzun süreli koruma ve immün bellek geliştirme açılarından güçlü kanıtlara sahiptir (Harper ve ark., Garland ve ark., 2007; Paavonen ve ark., 2007; Future II Çalışma Grubu, 2007).

Gardasil ™ genital siğile (genital wart enf.) karşı da etkindir…
HPV aşılarından Gardasil ™ genital siğillere karşı da ekstra koruyuculuk sağlamaktadır. Nitekim son yıllarda toplumun % 1-2 arasında görülen genital siğiller genellikle cinsel ilişki ile bulaşmakta ve kişilerde oldukça psikolojik travmatik etkiler oluşturmaktadır. Genital siğillerin %90'ı HPV Tip 6 ve 11 kaynaklıdır. Siğiller yakma, dondurma, lazer veya cerrahi yöntemlerle tedavi edilebilmekte; ancak cilt tabakasından dökülen virüsler tedavi sonrası dönmelerde dahi ömür boyu yayılarak seksüel partnere bulaşma riskini beraberinde getirmektedir.

Artan seksüel etkileşim toplum genelinde genital siğillerin yayılmasını kolaylaştırmaktadır. Ayrıca cildin cilde her türlü teması HPV'nin yayılması için yeterlidir. Prezervatif kullanımı da HPV'nin yayılmasını kesin olarak engelleyememektedir.

Sürtünme ile cinsel ilişki, steril olmayan materyaller ile ağda, başkasına ait havlu veya iç çamaşırların kullanılması gibi nedenler sonucunda bakire genç kızlarda dahi genital siğillerin yayılması mümkündür. Genital siğiller özellikle genç popülasyonda derin psikolojik yaralara yol açar, kişilere maddi- manevi anlamda büyük yükler getirir.

Genital siğillerdeki etkinliğinden dolayı dörtlü aşı erkeklere de yapılabilir. İkili aşının ise yapılma gerekçesi bulunmamaktadır. Nitekim batılı ülkelerin bir kısmında dörtlü aşı, erkeklere de standart aşılama programlarına girmiştir.

HPV vulva ve vajina kanserlerine de yol açabilir…

HPV enfeksiyonları rahim ağzı kanserleri haricinde “vulva” denilen dış genital alan ile vajinanın kanserleriyle de ilişkilidir. Ayrıca vulva ve vulva kanseri öncüsü lezyonlarda da HPV rol oynamaktadır. Tıbbi literatürde vulva kanseri öncüsü lezyonlar VIN 2/3, vajina kanseri öncüsü lezyonlar VAIN 2/3 olarak ifade edilmektedir. Dörtlü HPV aşısı, ikili aşıdan farklı olarak çapraz koruma sağlar, yani diğer bazı HPV tiplerine de etki eder. Dörtlü aşının VIN 2/3 ile VAIN 2/3 ‘de etkin olduğu kanıtlanmıştır. İkili aşıda ise böyle bir etkinlik henüz gösterilmemiştir (British Journal of Cancer (2007) 98, 15-21).

İkili aşıda Tip 18 antikor titresi daha uzun yıllar devam eder. Ancak dörtlü aşıda düşen antikor titresine rağmen “immün bellek” adı verilen bağışıklık sistemine kazandırılmış hafıza sayesinde virüse karşı hızlı bir antikor cevabı oluşmaktadır.

Kullanım Şekilleri
Dörtlü aşı koldan kas içine üç doz halinde 0.-2.-6. Aylarda yapılır (Yani ilk dozdan 2 ay sonra 2. doz, ilk dozdan 6 ay sonra 3. doz şeklinde). İkili aşı da koldan kas içine üç doz halinde 0.-1.-6. Aylarda yapılır (Yani ilk dozdan 1 ay sonra 2. doz, ilk dozdan 6 ay sonra 3. doz şeklinde). Dörtlü aşı ile birlikte diğer koldan Hepatit B aşısı da yapılabilmektedir. Hepatit B aşısı da 0.-1.-6. aylarda uygulanmaktadır. Ayrıca dörtlü aşının bir yıl içinde üç dozunun tamamlanabilmesi de aşıya “doz esnekliği” sağlamaktadır.

Her iki aşının da daha çok 9-26 yaş arasında yapılması önerilmekle birlikte bir çalışmada dörtlü aşının güvenirlilik, etkinlik ve bağışıklama yönlerinden 24-45 yaş arasında da yapılabileceği gösterilmiştir (Joaquin Luna ve ark., Future III çalışması).

Dörtlü HPV Aşısı gebelikte kategori B düzeyinde güvenlidir. Yani insanda gebelik sırasında yapılmasına bağlı bebekte belirgin anomali riski gösterilememiştir. Yine de 3. dozunu yaptırmadan hamile kalan bayanlara kalan dozun doğumdan sonra (emzirme döneminde) yaptırmaları önerilir. Bu aşının emzirme döneminde yapılmasında bir sakınca bulunmamaktadır.

Etiketler

Human papilloma virusCinsel hastalıkHpv enfeksiyonu

Yazar Hakkında

Doç. Dr. Süleyman Eserdağ

Doç. Dr. Süleyman Eserdağ

. Kozmetik ve Fonksiyonel Jinekolojide Öncü Hekim ve Uluslararası Eğitmen
. Seksolog, Avrupa Cinsel Tıp Derneği Tarafından Fellow (FECSM, Akademi Üyesi)
. “HERA Vajinismus Tedavi, Eğitim ve Araştırma Derneği” Kurucusu ve Başkanı
. “Uluslararası Estetik Genital Cerrahi ve Seksoloji Derneği (ISAGSS)” Kurucusu ve Başkanı
. İrlanda Merkezli Avrupa Estetik Tıp ve Cerrahi Koleji (ECAMS) Geçmiş Dönem Kıdemli Öğretim Üyesi ve Uluslararası Eğitmeni

İlkler ve Yenilikler
Doç. Dr. Süleyman Eserdağ genital estetik ameliyatları, genital estetik cerrahi dışı tedavileri ve kadınlarda cinsel sağlık alanlarında, tüm dünyada ve ülkemizde öncü hekimler arasında yer almaktadır.

Çalışmalarının Bazıları:
Dr. Eserdağ Avrupa Cinsel Tıp Derneği (ESSM) ve Avrupa Seksoloji Federasyonu tarafından düzenlenen ‘board’ sınavını başarıyla geçerek, ‘fellowship’ (akademi üyeliği) unvanını kazanan ülkemizin ilk jinekolog hekimlerindendir.
Kadınlarda cinsel işlev bozuklukları tedavilerinin, jinekolog hekimler tarafından benimsenmesinde ve yaygınlaşmasında öncülük etmiştir.
Vajinismus tedavileri alanında çalışan ülkemizdeki ilk ulusal derneği kurmuştur (Hera Vajinismus Eğitim, Araştırma ve Tedavi Derneği, Kuruluş; 2015).
İlk defa 2002 yılında vajinismus tedavilerine başlamış ve vajinismusta kısa sürede sonuç alma konseptini geliştirmiştir.
Dr. Süleyman Eserdağ, ülkemizde genital estetik eğitimlerini ve hands-on kurslarını düzenleyen ilk hekimdir.
Oldukça saygın, İrlanda merkezli Avrupa Estetik Koleji ECAMS’a (European College and Aesthetic Medicine and Surgery) atanan ilk Türk hekim olmuştur (2015). Bu fakülte çatısı altında 2015 ve 2017 yılları arasında, genital estetik alanında pek çok ülkede uluslararası eğitimler düzenlemiştir.
Genital estetik ve cinsel tedaviler konusunda çalışan ülkemizdeki ilk uluslararası derneği kurmuştur (ISAGSS, Uluslararası Estetik Genital Cerrahi ve Cinsel Tedaviler Derneği, 2017).
ISAGSS; genital estetik uygulamalarını seksoloji temelli ele alarak uygulayan dünyadaki ilk dernek olmuştur. Dr. Süleyman Eserdağ, bu dernek çatısı altında bugüne kadar beş kıtadan 1000’den fazla hekimi birebir eğitmiştir.
2018 ve 2019 yıllarında estetik genital cerrahi ve seksoloji alanında düzenlediği uluslararası kongreler de bu alandaki ülkemizin ilk kongrelerindendir. Alanında oldukça önemli yabancı ismi ülkemize davet etmiş ve ülkemizin isminin bu alanda da duyulmasını sağlamıştır (RAGSS Kongreleri; 2018 ve 2019).
Orgazm aşıları olarak bilinen “O-Shot” ve “G-Shot” uygulamalarını ülkemize ilk defa getiren, bu tedavi isimlerini tescil ettirerek ülkemizdeki isim hakkına sahip tek kişidir.
“Barbie Vajina Estetiği” ismini ve konseptini ülkemize ilk getiren hekimdir. 2015 yılında “Cosmopolitan” dergisindeki röportajından sonra bu konsept ülkemizde hızla yayılmış ve popülerlik kazanmıştır (Cosmopolitan dergisi, Vajina estetiğinde yeni trend: “Barbie estetiği”).
Genital estetik alanında ülkemizin ilk kitabını yazmıştır (Kadın Genital Estetiği ve Fonksiyonel Cerrahisi kitabı, 2021). Bu kitap iki ay sonra İngilizce olarak da basılmıştır.
Ülkemizde cinsel tıp ve genital estetik alanında yayınlanan, yazarları arasında 50 kadar hekimin yer aldığı, ülkemizin ilk multidisipliner (çok branşlı) kitabının editörleri arasında yer almıştır (Cinsel Tıp ve Genital Estetik Kitabı; İstanbul Tıp Kitabevleri, 2020).
2023 yılında İngilizce olarak yazdığı “Aesthetic and Functional Female Genital Surgery” kitabı İsviçre merkezli Springer Nature kitabevi tarafından basılarak dağıtılmıştır. Bu kitap, genital estetik ve fonksiyonel cerrahisi alanında ülkemizin uluslararası literatüre kazandırdığı ilk ve tek kitaptır. 400’den fazla görsel ve 23 ayrı bölümden oluşan bu kitap yayınlandığı ilk günden itibaren uluslararası bilim camiasında son derece ilgi çekici bulunmuş ve pek çok yabancı hekimin takdirini kazanmıştır.
Doç. Dr. Süleyman Eserdağ ülkemizde ve dünyanın farklı bölgelerinde yılda 20’den fazla toplantıya konuşmacı olarak davet edilmektedir. Kendi çalışma alanlarında, 50’den fazla uluslararası kongrede konuşma yapmıştır. Avrupa’nın en büyük cinsel tıp kongresi ESSM (Avrupa Cinsel Tıp Derneği),estetik alanında lider konumundaki IMCAS (Paris),IMCAS (Asya) ve AMWC (Monaco) gibi kongrelerde konuşmalar yapmış ve dernek olarak da afiliye olmuştur.
Ülkemizin ilk “Rejeneratif Jinekoloji” kongresini düzenlemiştir (5-8 Şubat, 2025, Antalya)
Doç. Dr. Süleyman Eserdağ hastalarını İstanbul Nişantaşı kliniğinde kabul etmekle beraber, yıllar içinde kurmuş olduğu İstanbul Suadiye, Ankara, İzmir kliniklerine de danışmanlık hizmeti vermektedir. Aynı zamanda Altınbaş Üniversitesi Kadın Sağlığı Anabilim Dalında yarı zamanlı öğretim üyesidir.

 

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.